Antik Yunan'da Solon sonrası sınıf,Oligarşi ve Aristokrasi
Solon'un ardından Atina üç dört ayrı partiye bölünmüştü. llk grup, eupatrk ­ desler, (iyi doğmuşlar, soylular) verimli ova topraklarını ellerinde tutuyorlardı (bu yüzden onlara pedionlular da deniyordu). İkinci grup (paralialılar), deniz bölgesinin tüccar ve zanaatkarlannı temsil ediyordu. Üçüncü grup ise dağlılar (diakrialılar), yoksul theteslerdi. Bu grubun başında da soylu olmasına rağmen, soyuyla bağlarını koparmış Peisistratos vardı. Çatışmadan bu grup zaferle ayrı­kacak, M.Ö 560 yılında Peisistratos iktidarı ele geçirecek, ancak kesin hakimiyeti­ni 542'de tesis etmeyi başaracak ve demokrat güçler adına tiran olarak Atina'yı M.Ö 527'deki ölümüne kadar yönetecektir. Bu dönemde soyluların önemli bir bö­lümü tasfiye edilecek, geniş topraklarına el konulacaktır. Bu dönem adeta Ati­na'nın altın çağıdır. Hem askeri ve kültürel, hem ekonomik olarak. Ancak Pei­sistratos'un ardından oğullan aynı başarıyı gösteremeyince, Sparta'nın da des­ teğiyle Atina'da aristokrasi, oligarşiyi yeniden inşa etmeyi başaracaktır. Yunan dünyası az sayıda kişinin bir araya gelerek yönetimi ele geçirmesine alışkındır ve bu nedenle de bu tür rejimlere, "soy olarak en iyilerin ya da kısaca soylula­rın yönetimi" anlamında aristokrasi adını vermekten çok, az sayıda kişinin (oli­goi) yönetimi elde tutmasından ötürü "azınlığın ya da az sayıda kişinin yöneti­mi" anlamında oligarkhia, oligarşi demeyi tercih etmiştir.
Bayram
BAYRAM Büyüklerin ellerinden Küçüklerin gözlerinden Suriye’nin toprağından
Reklam
Son padişah Vahdeddin Han giderken parmağındaki pahalı, değerli yüzüğü çıkarıp devlet malı diye masaya bırakır. Bu, nerede, ne zaman görülmüştür? Hangi hükümdar, hanedan böyle bir soylu davranış örneğini göstermiştir? Var mı bunun eşi menendi? Öylesine meteliksiz kalır ki, masraflar karşılanamadığından, cenazesi (İtalya'da) ikametgahının arka kapısından kaçırılır. Eski vilayetimiz Suriye acıyor da kabul ediyor; yoksa gömülecek bir mezar bile bulunamayacaktı. Halaskargaziyi yurdu düşman işgalinden kurtarsın diye Anadolu'ya gönderen vatan haini ilan ettikleri Mehmet Vahdeddin Han değil midir? Burası dingonun ahırı mı Mustafa Kemal Paşa elini kolunu sallayarak Anadolu'ya adım atabilsin? Halife­ padişahın tayin edip gönderdiği kumandandır diye Mustafa Kemal Paşa ilk gününden itibaren Anadolu'da, Kazım Karabekir Paşa gibi, kendisinden daha rütbeli subaylar dahil, askeri - mülki zevattan hüsnükabul görüyor. Altı yüz küsur yıl bu devleti namusuyla, haysiyetiyle idare etmiş, şanın şerefin zirvelerine taşımış bir hanedana reva görülür davranış mıydı bu? Böyle bir nankörlüğün, vefasızlığın, ihanetin ıstırabını ve sıkıntılarını çekiyoruz, daha da çok çekeceğiz.
Dahhak
Bilindiği gibi, Firdevsi gibi milli İran tarihçileri, Dahak, Azi Dahaka, Zohak gibi adlarla bahsettikleri kişiyi ve bizin I. Dayauku dediğimiz kralı bir Med veya Kayânî kralı gibi anlatmazlar. Hakkında üç başlı bir yılan veya ejderha gibi efsanevi bir mahluk olarak Babilden İran'a gelen Arap soylu birisi ve Persleri asıp kesen İran'ın ezeli bir düşmanı olarak anlatırlar. Bu durumda en önemli olan sorun, bizim Azi Dahaku'yu veya I. Dayauku'yu Arap soylu değil; bir Medli veya Kayânî kralı olarak anlatmamızın tarihi dayanağı olup olmadığı sorunudur. Azi Dahaku efsanesinin I. Cyrus zamanında oluşturulduğunu ve bazı kaynaklarda onun son Med kralı Afrasyap ile özdeşleştirildiğini belirten H. C. Rawlinson'ın efsaneyle ilgili verdiği bazı bilgiler, konumuz açısından oldukça önemlidir. Rawlinson önce, Dahâko adını açıklarken, bu adın Avesta ve diğer benzer kaynaklarda geçen ''Vaekeret'' veya ''Dahâko sayanem'' yer ismiyle aynı olduğunu, bununla Horasan'daki dağ silsilesi veya Elbruz dağları kastedildiğini, bu dağlarda oturan Medlere de ''Yılan Irkı'' dendiğini belirtir. Daha sonra Azi Dahaka adının, Aryanlar tarafından Med Ülkesindeki Sakalara verildiğini söyler.
MÖ. 2200Kitabı okudu
Geri117
174 öğeden 171 ile 174 arasındakiler gösteriliyor.