Bir Game of Thrones izleyicisi olarak kitabı biraz geç okudum. Geç olsun güç olmasın diyelim.
Taht Oyunları point of view tekniği ile yazılmış. Yani karakter odaklı yazılmış. Arya, Jon, Eddard.. gibi karakterlerin başlığı altında toplanmış.
Farklı diyarlar ve bu diyarlarda olan farklı hanedanlar var. Hanedanların taht kavgasını anlatmasının yanında bu hanelere bağlı küçük ailelerin de yaşadığı entrikalar, kaoslarda anlatılıyor. Hanelerin kendilerine özel armaları, tarihleri ve kalıplaşmış cümleleri var. (Favorim tabii ki Winter is Coming :’))
Yazarın kullandığı dil, yaptığı betimlemeler, olay örgüsü sizi zaten kitabın içine çeken şey oluyor. Aynı zamanda Martin Bey gerçekçi dünyamıza da çoğu yerde göndermeler yapıyor. Gerçekçi bir fantastik eser tam anlamıyla. Yaşadığımız dünya o evrende geçiyor denilebilir. Başka dinlere inanılması, farklı inançların getirdiği farklı düşünceler ve insanlar; yaşanan olayların sürekli geçmişe
dayanması, geçmişten beslenmesi gibi gibi bir çok ortak nokta bulabiliriz yaşadığımız dünya ile.
Bol aksiyonlu, kanlı ve savaşlı bir kitap okumak istiyorsanız tam adresi denilebilir. İyi okumalar dilerim.