Ne burayla sınırlı sözler, ne bir elektriğe bağlı öfkemiz. Nefesin olduğu yerde nefes, sözün olduğu yerde söz olmak mecburiyetindeyiz. Evet, belli ki elimizden dua etmek dışında başka pek bir şey gelmiyor, peki bu basite alınacak bir şey midir? Bizler, bize gösterildiği gibi yaşamaya alıştığımız için belli ki her şeyi görüntüsüyle kaim sanıyoruz.