Ne anlatabilirim karşımdaki yabancıya. O da bir dünyanın yabancısı. Kendi dünyasında itilip kakılmış,anası babası tarafından hor görülüp sevilmemiş yurdumun insanı işte.
Söylenecek söz bulunmamış belki.İnsanlara değer verip değeri hiçe sayılmış.Dostu tarafından arkasından ağza alınmayacak sözlerle bahsedilmiş. Bir asgari ücrete tabii kılınmış. İnsanların din sömürüsü ve duygusal baskısı altında kalmış. Altına ne araba ne motor alabilmiş.Sevdiği insanı ne bir yere götürüp ilgilenmiş.Ne de ilgi görmüş. Battığı yerden yan yatmış hayal dünyası. Eee siz bu adama hayalden bahsedin,sanattan romandan bahsedin.Dinler mi sizi?Takar mı sizi kafasında.
Somurtkan insanların arasında üç kuruş liraya çalışan,Adem'le Havva'nın garibanlığından bahseden bir patronu varken "Bu vatan bizim,bizim kalacak!" lafına inanır mı bu adam?
Pes eden bir ruh var karşınızda. Tabii gördüğüm kadarıyla karşı taraf sağır ve dilsiz.
Bugün gündüzlerden karanlık,
Yine başlayalım söze;
Ardında kalmış mumlu avize
Bir de yansa, çığlık çığlığa
Bir ben olur muydum aşkına,
Deli sarhoş.
Ceketinde üç kuruş para
Bugün günlerden akşam,
Yıllardan ömür
Ben sana gelemedim,
Sen ise bir ömür...
Öyle geçiyordu zaman,
Kimi an heves dolu dünyam
Kursakta kalmış düşünceler
Ardı ardına kalan sayfalar
Hep yarım mıdır insan?
Aşığa hesap veremez mi
Gariban mıdır alemde insan
Acıyor ruhumun bir parçası
Sokaklar derdimin meskeni
Bulvarımda kötü resimler
Yıkılmış dünyam,çocuk olsa
Ne aranmış ne soranı var
Bir kimsesiz duruşu,biçare
Aşık atan dertleri var
Aranmaz,soralmaz
Divitinde makberde yatan biri var
Yol geçmez bu meçhul yerde
Denizi olsa kurur,gemisi olsa batar
Yurdu olsa vatan denilmez
İnsanı olsa adam denilmez
Alemi olsa ilahı bilmez
Bizdeki aşk olmasa
Üç kuruş etmez
Edebiyat ve şair
Ayrılmaz ikili, kör sarhoşlar
Ne aşık ne tutkun
Bir köşe başında yazarlar nutkunu
Söyle bana elim derdini
Dem vuralım, kis bulaşmış gönlümüze
Ayrı ayrı düşmeyelim
Yıkılmayalım inci taneli romanımızda
Biz kader arkadaşı,kalp yoldaşı
Aynı yolun yolcusu,sefir sarhoşu
Ne istenir bizim gibi garibandan
Tuttuğumuz altın olsa beş kuruş etmez
Bugünler günlerden salıymış
Bahar çiçek açmış, kınalı koyunlar
Varmış,dört bir yanda otlarmış
Bugünler günlerden salıymış..
Bir yetimin sözü varmış ağıt gibi
Yas tutmuş anası varmış bağrı yanık
Bir kül gibi evi varmış
Dışı duman içi makberden hallice
Ne romantiktir bedevi aşıkları
Oysa bizim oğul tekte devirirmiş bardakları
Garip kalmış yetimin de çocukları
Bir gariptir bizim evin kınalı kuzuları