Mevlana ya göründüğün gibi ol ya da olduğun gibi görün demiş.
Çağımız hiçbirine izin vermez oldu.
Göründüğü gibi olmamak, görünmediği gibi olmaya çalışmaya karıştı.
Kolay mı ayıklamak!
Önder Karaçay
Çünkü aşk, hayatın asıl özü, esas gayesidir. Mevlana'nın bizlere hatırlattığı üzere, gün gelir, herkesi, ondan köşe bucak kaçanları bile, hatta "romantik" kelimesini bir suçlama gibi kullananları dahi kıskıvrak yakalar aşk.
Bugün
Mevlana caddesinde
Bir güzel gördüm
Boylu poslu
Hep saçlarını okşuyordu
Senin gibi ikide bir
Titriyordu sanki
Yürüdüğü kaldırımlar
Kadının cazibesinden
Ben yine
Saf saf
Hüzünlenip
Sana dalmışım...
Cayır cayır acı bir fren sesi
Yanıbaşımda
Donakalmışım...
Açık ağız, rızıksız kalmaz. Ölmeyecek kadar ekmek, eninde sonunda gelip seni bulur. Yeter ki; tertemiz bir kalbin olsun...neyim var neyim yok gamı yemeyen...
Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun, etme.
Başka bir yar, başka bir dosta meylediyorsun, etme.
Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı?
Hangi hasta gönüllüyü kastediyorsun, etme.
Çalma bizi, bizden bizi, gitme o ellere doğru
Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun, etme.
Ey ay, felek harab olmuş, altüst olmuş senin için.
Bizi öyle harab,
İNSAN YAZIN KIŞI İSTER, fakat kış geldi mi bundan da vazgeçer, istemez . Bir hale katiyen razı olmaz . Ne darlıktan hoşlanır, ne genişlikten, boşluktan . Geberesi insan, efendisine ne de kâfirdir ya . . . Hidayete nail oldu mu tutar, inkâ ra sapar . Nefis, bu çeşit mahluklardandır da onun için gebertilmeye layıktır . . . Onun için Peygamber, “Öldürün nefislerinizi” demiştir . Nefis, üç köşeli dikendir, ne çeşit koysan sana batar, ondan kurtulmana imkân mı var? Heva ve hevesi terk etme ateşini vur şu dikene; iyi işli dosta uzat elini, sarıl ona .