Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Fazismin tarihi
Hitler’in ve Mussolini’nin iktidarları, tamamen uydurulmuş birer milli tarih akışı üzerine kuruluydu. Her iki rejimin de çağdaşları olan diğer rejimlerin çoğundan daha fazla tarihçi yetiştirip istihdam etmeleri boşuna değildi. Bu tarihçiler, öncelikle, tarihe son derece narsist bir bakışa sahipti. Biz tarihin en özel, en saf kan, en üstün, en güzel hasletlere sahip milletiyiz. Kimse bizim gibi olamaz. Bu üstünlük vehminden dolayı paranoya da kaçınılmazdı. Bize bizden başka dost yok. Bizden olmayan herkes varlığımıza potansiyel tehdittir. Çünkü bizden olmayan herkesin bütün mesaisi, içimizdeki hainlerle beraber bizi yıkmak için çalışmaktan ibaret. Tarih de sadece bunun öyküsüdür.
Mehmet Akif Ersoy Ankara Soğuğunda Paltosuzdu
İstiklal Marşı’nın yazarı Mehmet Akif Ersoy da son yıllarını ıstırap içinde geçirdi. Dostu Abbas Halim Paşa’nın daveti üzerine kışı geçirmek için Mısır’a gitti. Daha doğrusu gitmek zorunda kaldı. Maaşsızdı, işsizdi. Ancak onu esas üzense polis takibi altında olmasıydı. Takriri Sükûn’un çıktığı, İstiklal Mahkemeleri’nin yoğun mesai yaptığı 1920’li
Reklam
Milli gururumuz Togg, dünya sahnesine yine, yeni ve güçlü bir iddia ile çıktı.
Modernleşmenin bizi soyadı taşımağa mecbur kıldığını farz edelim. Bu mecburiyet karşısında bile millî kalabilirdik. Macarlar millî kalmakta ısrar ettiler. Bugün hâlâ konuştukları dile sadık kalarak soyadlarını isimlerinden önce kullanıyorlar. Millî kalmak demenin konuştuğu dile sadık kalmaktan zerrece farkı olmadığını iyi bilmek zorunludur. Hayal edebileceğimiz diyalog şöyledir:-Ali geldi. –Hangi Ali? –Süpürgecigillerden Ali. Yani “Hangi Ali?” sualinin cevabı “Ali Süpürgecigillerden” değil, “Süpürgecigillerden Ali ”dir. Konuştuğu dile sadık kalmayanların mensup oldukları dine sadık kalacaklarını mümkün sanmak çocuksu bir inanıştır. İsmet Özel'den 10 Ocak
Üzdü
‘Yerli ve Milli Hawking’ lakabıyla tanınan ve Twitch platformunda yayın yapan Gürkan Özcan yoğun bakıma alındı.
Reklam
The Shirt of Flame
Ateşten Gömlek
Ateşten Gömlek
denildiğinde aklınıza gelen şey Halide Edib Adıvar’ın romanı olabilir. Ancak Ankara’daki Kelime Müzesi’ni ziyaret ettikten sonra aklınıza gelen sadece bu olmayacak. Müzedeki Ateşten Gömlek vurgusu, gerçekten beyaz bir okul gömleği üzerine yazılan kitaptan alıntılara ve sözlere yer verilmiş. Ziyaret ve okuma önerisi olsun.✅ 🔥🥼Ateşten Gömlek 🇹🇷Türkiye’nin ilk dil müzesinde sergileniyor: instagram.com/kelime.muzesi?i... 📖✍🏻Milli Mücadele yıllarında kitabı yazan
Halide Edib Adıvar
Halide Edib Adıvar
’a rahmetle… #9Ocak1964
Diktatörlere neden bu kadar karşısınız? Amerikanın diktatörlük olduğunu hayal edin.Milli gelirin büyük bir bölümüne nüfusun %1'i sahip olabilir.Vergi indirimleri ile zengin dostlarınızı daha da zengin edebilirdiniz.Kumar oynayıp kaybettikleri zaman mali destek sağlayabilirdiniz.Fakirlerin eğitim ve sağlık ihtiyaçlarını görmezden gelebilirdiniz.Basın özgür görünür ama bir kişi veya ailesi tarafından gizlice kontrol edilebilir. İstediğiniz herkesi dinleyebilir yabancı mahkumlara işkence edebilir seçimlere hile karıştırabilir savaş açmak için yalan söyleyebilirdiniz.Bütün hapishaneleri tek bir ırka mensup insanlarla doldurabilirdiniz kimse de bundan şikayetçi olmaz.Medya üzerinden insanları korkutur onları çıkarlarına karşı politikaları desteklemeye zorlayabilirdiniz.Biliyorum bunu hayal etmek siz Amerikalılar için zor ama deneyin. 🎬The Dictator
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.