Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Miray

“Ne demek istediğimi A-Ş-K ile ifade edemeyecektim bir türlü.”
Sayfa 105 - Sel YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
“Bazı insanlar, aşkın varlığından habersiz olsalardı asla aşık olmazlardı.”
Sayfa 100 - Sel YayıncılıkKitabı okudu
“İkimiz de aşık olmaktan söz edebilirdik ama aşk ikimiz için de bambaşka anlamlar ifade ediyor olabilirdi.”
Sayfa 98 - Sel YayıncılıkKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“ İnsanlar eşit oldukları, her iki tarafın da eşit düzeyde özveride bulunmaya hazır olduğu ilişkilere girmeli.”
Sayfa 32 - Sel YayıncılıkKitabı okudu
“Oysa kime aşık olduğumuzu bilmeden aşık olabiliriz ancak. O ilk an ister istemez cehalet üzerine kuruludur.”
Sayfa 22 - Sel YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
"İnsan dünyaya sadece yemek, içmek, koynuna birini alıp yatmak için gelmiş olamazdı! Daha büyük ve insanca bir sebep lazımdı."
Sayfa 188Kitabı okudu
"Acaba o şu anda ne düşünüyor? Herhalde beni değil... Niçin?... Onun kafasında bir müddet yaşamak için neleri feda etmem ki?...
"Herkes ne diyecek?... Fakat bu ana kadar herkesten ne gördüm ki... Bana en yakın olanlar dahil olmak üzere, beni üzmekten, hayatımı manasız bir hale sokmaktan başka ne yaptı? Bu yaşıma kadar en iyi zamanlarım tam manasıyla yalnız kalabildiğim günler olmuştu. Ömer yakınlığıyla beni memnun eden, bana saadet veren ilk insan... Herkes kim? Emine teyzeler mi? Ahlaksız eniştem mi?... Bunların uğrunda bugüne kadar çok şeylere katlandım, şimdiden sonra beni rahat bırakabilirler... Ben de onları rahat bırakırım... Beni öldü farzetsinler." Burada güldü ve Ömer'in ellerini sıktı: " Tam yaşamaya başladığım bu andan itibaren beni öldü saysınlar..."
Sayfa 109Kitabı okudu
"Bir müddet bavulun üzerine yan yana oturarak dinlendiler. İçlerinde çalkalanan denizin durulmasını bekliyor gibiydiler."
Sayfa 108Kitabı okudu
"Buna içimdeki şeytan diyordum; müdafaasını üzerime almaktan korktuğum bütün hareketlerimi ona yüklüyor ve kendi suratıma tüküreceğim yerde, haksızlığa, tesadüfün cilvesine uğramış bir mazlum gibi nefsimi şefkat ve ihtimama layık görüyordum. Halbuki ne şeytanı azizim, ne şeytanı? Bu bizim gururumuzun, salaklığımızın uydurması... İçimizdeki şeytan pek de kurnazca olmayan bir kaçamak yolu... İçimizde şeytan yok... İçimizde aciz var... Tembellik var... İradesizlik, bilgisizlik ve bunların hepsinden daha korkunç bir şey: hakikatleri görmekten kaçma itiyadı var... Hiçbir şey üzerinde düşünmeye, hatta bir parçacık durmaya alışmayan gevşek beyinlerimizle kullanmaya lüzum görmeyerek nihayet zamanla kaybettiğimiz biçare irademizle hayatta dümensiz bir sandal gibi dört tarafa savruluyor ve devrildiğimiz zaman kabahati meçhul kuvvetlerde, insan iradesinin üstündeki tesirlerde arıyoruz."
Sayfa 250Kitabı okudu
Reklam
"Eşit olmadığımızı, olamayacağımızı çok iyi biliyorum,ancak saygı görmek adına alt tabaka insanlarından kendini uzak tutmak gerektiğine inanan kişi, yenilgiden korktuğu için düşmandan saklanan bir korkak kadar eleştiriyi hak eder."
"Kızın siyah gözlerini, gülümseme ile susma arasında karar veremeyen dudaklarını görünce, dünyanın konuştuğu ve yeryüzünün bütün yarattıklarının yürekleriyle anladığı dilin, en temel ve en yüce bölümünü anladı delikanlı. Ve Aşk'tı bunun adı, insanlardan da çölden de daha eskiydi, tıpkı kuyunun yanında bu iki bakışın buluşması benzeri, iki
Sayfa 112Kitabı okudu