Muallim, hoca, öğretmen
Biraz uzun ama gerekli. Merhum Cemil Meriç yıllar yıllar önce isyanını, "Öğretmen ne demek? Ne soğuk, ne haysiyetsiz, ne çirkin kelime" sözleriyle dile getirirken ne çok tepki almıştı.. Aydınların böyle bir özelliği var işte. 30 yıl sonra yaşanacakları öngörüp, teşhisi koyabilmek. Herşey ufak ufak değişti aslında.. Cemil Meriç
Kadim Müslümanların kimliğini belirleyen bu ontolojik ve varoluşsal keyfiyetler sonuçta onların yapıp ettikleri şeyleri de eylemlerini de etkiliyordu. Yani buna bağlı olarak kurdukları medeniyetlerde bu kimliğin izlerini görmek mümkündü. Modern Çağ öncesinde Müslümanlar, bütün dünyada yazdıkları eserlerle, yaptıkları sanatlarla tanınan bir kimliğe sahiptiler. Modern Müslümanlar, ortaya bu neviden bir şey koyamadıklarından dolayı, başka kimliklerle tanınmak durumunda kalıyorlar. İbn Arabi'yi, Mevlana'yı, Yunus Emre'yi, Gazzali'yi, İbn Sina'yı üretebiliyorsanız evrensel, kuşatıcı bir kimliğiniz var demektir sizin. Tac Mahal'i, el-Hamra'yı, Süleymaniye'yi inşa edebiliyorsanız muhteşem bir kimliğiniz var demektir. Bir sultanınız, yani bir siyasi lideriniz muazzam bir peşrev, bir Mevlevi ayin-i şerifi bestelebiliyorsa işte o zaman, o lider alemşümul manada, global manada bütün insanlık için bir tehdit değil rahmet olacaktır. Ama bunlar üretilemediği, sanatta, şiirde, edebiyatta, estetikte bir varlık ortaya konulamadığı zaman, ister istemez birileri sizi, kendi karşısına alarak aksülamel bir hareket, refleksif bir hareketin içine sürükleyip kendi düşünce tarzı ve metodolojisini size yansıtarak kendine benzetecektir
Reklam
744 syf.
7/10 puan verdi
Modern çağ masalı
#30gunde20kitap okuma maratonunda 1. Kitabım #ışılca dan #Köle oldu.. Daha önce #duygu #ali #bekir ve #sedat serisini de okumuş birisi olarak akıcılık, konu özgünlüğü, sürükleyici olması yine tam puan aldı benden. Fakat kitap yaklaşık 750 sayfa ve çok fazla (bence konu akışının gerektirdiğinden de fazla) +18 kısmı var.. Kalemini bildiğim için hiç yoktur beklentisi ile kitaba başlamadım tabi ki ama okurken bu fazlalık rahatsız etti mi etti. Sırf bu sebeple bırakıp daha sonra devam etmelerim oldu. Kitabı bitirmek isteme sebebim ise hem kurgunun farkli olmasi hem de olay akışını merak etmem oldu.. Bu kısımlar dikkate alındıktan sonra tercihen okunabilir. Sanırım serinin devamı köle-intikam da tüyap fuarındaki yazar @isilcakitaplar in imza gününe yetişecekmiş.Ikinci kitabi bekleyenlere ön bilgi olsun .. Herkese keyifli okumalar ... #kitapyorumum #kitaptavsiyesi #book #kitap #roman #modernçağmasalı #bookstagram @muptela_yayinlari
Köle
KöleIşıl Parlakyıldız (Işılca) · Müptela Yayınları · 2015643 okunma
İçeridekiler ve dışarıdakiler diye insanları bölmek ve dışarıdakiler dediğine aşağılayıcı isimler bulmak, toplumların evrensel bir alış­kanlığıdır. Antikitenin en belagatli iki topluluğu, kendisinden ol­mayanı Centil ve Barbar olarak adlandırdı. Orta Çağ Müslümanları ve Hıristiyanları birbirlerine kâfir dediler, modern toplumlarda "ya­bancı" kavramı barbarlığın ve inançsızlığın en kötü özelliklerini bir­leştirmişti. Değişikliğe uğramış bir Latin atasözü "Hiçbir yabancıyı insan yerine koymam" der. Bu laf, yirminci yüzyıl devlet adamlığı­nın ve idare pratiğinin hatırı sayılır bir kısmının mottosu olabilir.
Sayfa 95 - Kronik Kitap 1. BaskıKitabı okudu
Son üç yüz yıl sıklıkla, dinlerin giderek önemini kaybettiği ve sekülarizmin yükseldiği çağ olarak betimlenir. Teist dinlerden bahsediyorsak bu tanım büyük ölçüde doğrudur, ama eğer doğa dinlerini de dikkate alacaksak modern çağ yoğun dini öfkeye, daha önce görülmemiş ölçek­te misyonerlik hareketlerine ve tarihteki en kanlı din savaşlarına ev sa­hipliği yapmıştır. Modern çağ liberalizm, komünizm, kapitalizm, milli­yetçilik ve Nazizm gibi yeni birtakım doğa dinlerinin yükselişine tanık olmuştur. Bu inançlar kendilerine din değil, ideoloji adını verirler ama bu sadece anlambilimi ilgilendiren bir çabadır. Din insanüstü bir düze­ne olan inanca dayanan bir insani değerler ve normlar sistemiyse, Sovyet Komünizmi İslam’dan daha az din değildir.
Sayfa 228Kitabı okudu
Foucault'nun benliğin teknolojileri dediği şeye dair güçlü bir yorum İslam'daki önde gelen entelektüel figürlerden birinden, Ebu Hâmid El Gazzâli'den (ra.) (ö.1111) gelmiştir. Aslında, şu anki tartışmamızla birçok yönden ilgili olarak, her ne kadar modern öncesi özne konusunda fazlaca bir değerlendirmesi olmasa da Foucault, esaslı bir Gazzâlîcidir. Bu teknolojileri anlama çabasında Gazzâli'nin değeri, hayatı (en azından biyografik bir örnek olarak) ve ilmi-ruhani çabaları anaakım İslam'ın şer'î, sufi ve felsefi ifadelerinin sentetik pratiklerini yansıttığından paha biçilemezdir. Felsefi metafiziğin şer'i, mistik ve ılımlı kabulünün dört dörtlük yorumlanması, dini kültürün öne sürdüğü, uyguladığı ve değer verdiği çoğu meseleyi yansıtmıştır. Heybetli ve etkili eseri, İhyâ Ulum ed-Din, özellikle, şer'î-sufi doğru davranış biçimlerini yansıtan bir etik önermiştir ki bu, ruhani ve dünyevi bir deneyim olarak İslam'ın ne olduğuyla ilgili hemen her şeyi tanımlamıştır. İhya'sı dini pratiğin ve aslında hayat ve iyi yaşama sanatının mâhir bir örneğidir. Paradigmatiktir. Eğer modern çağın Kantçılık tarafından gölgede bırakıldığı söyleniyorsa, Orta Çağ İslam'ının bir kaç yüzyılı da Gazzâlîciliğin gölgesinde kalmıştır.
Sayfa 218 - babilKitabı okudu
Reklam
1,000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.