Özledim sesini ne olur konuş
Bir gül açtır zamanların ötesinden
Karanlıklar içindeyim, kapkarayım bugün gel
Gök mavisinden, deniz mavisinden
Bana bir şarkı söyle
//– Ümit Yaşar Oğuzcan
Bir terzi nasıl ki bir elbiseyi ortaya çıkarmak için eline aldığı kumaşı kesip biçiyorsa, bazı anne baba tutumları bundan pek de farksız olmayabilir. Öyle ki geriye kırpılmış, ziyan edilmiş ve yaşanmamış, gerçekleştirilmemiş hayatlar kalabilir.
Eğer bir gün gidecek olursam:
Beni kalmaya ikna et.
Zor olmayacaktır eminim,
Yavaş yavaş konuş benimle,
Tane tane anlat her şeyi.
Gitmek gibi bir düşünce belirdiyse aklımda,
Kızdığımdandır.
Kızgınlıklar da sevgiye dahil.
"Her özleyişte gelinmez" derdin,
Her gelişinde bir özlem var halbuki..
//– Atilla İlhan
Biz bir olma gücümüzü toplum olarak "dış tanıklıktan alıyoruz. Ayrıldığımız kutuplardan çıkıp birlik olabilmemiz için mutlaka bir "öteki"nin bulunması gerekiyor. Bu "öteki" vatana dair bir tehlikeyse, bir doğal afetse toplum olarak "biz" oluyoruz; günlük yaşamımızda ait olduğumuz grubu tehdit eden bir durumsa o grubun üyeleri olarak "biz" oluyoruz. Futbol karşılaşmalarını hatırlayın mesela. Ama her iki koşulda da "öteki"nin varlığına ihtiyaç duyuyoruz.