”her şeye rağmen sıcaktı güneş. her şeye rağmen üstesinden geliyordu insan. hayat bir şekilde günleri birbiri ardına eklemenin bir yolunu buluyordu, her şeye rağmen.."
İnsan ilişkilerinden umutsuzluğa düşünce (insanlar öyle zordu ki), çoğu zaman bahçeye çıkıp kadınlarda ve adamlarda hiç bulamadığı huzuru çiçeklerinde buluyordu Sally.
Ölüm bir meydan okumaydı, iletişim kurmak için bir çabaydı. İnsanlar gizemli bir biçimde onlardan kaçan bir merkeze ulaşmanın olanaksızlığını hissediyorlardı; yakınlık uzaklaşıyordu, çılgınca sevinçler solup gidiyordu, tek başınaydı insan. Ölümde bir kucaklaşma vardı.
Her şey, her türlü patlama, her türlü dehşet, insanların böyle amaçsız dolaşmasından, Ellie Henderson gibi bir köşede durmasından, dik durmak için ufacık bir çaba göstermeyen insanlardan iyiydi.
İnsanlar birbirlerini nasıl tanıyabilirlerdi ki? Her gün görüşürsün; sonra altı ay, hatta senelerce görüşmezsin. İnsanları bu kadar az tanımak doyurucu değildi, aynı fikirdeydiler.