Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

metin Yıldız

metin Yıldız
@mtnyldz47
Evet, Golgotha ;ya giden yol zorludur! Yıldızlara erişmenin zamanıdır.
Malı çok olandan alıp, malı olmayanlara verecekmiş. Zuhur ve huruç ettikten sonra Çukurovada,ve hem de koca Toroslarda kurt ile kuzu birlikte yayılacakmiş. Herkes çalışacak, herkes eşit kazanıp, eşit yiyecekmiş. Kimsenin kimsede gözü kalmayacakmış. O ince Mehmet zuhur ve huruç edince değil insanın insanı en küçük bir biçimde incitmesi, en küçük bir biçimde de kimse kimsenin gönlünü bile kıramayacakmış. O zuhur ve huruç edince insan değil insanı, yerdeki karıncayı bile incitmeyecekmiş
Sayfa 193Kitabı okudu
Reklam
Bir insanın,cisimleşmiş bir ucube olan paraya,"Tanrı'ymış gibi"davranmasının ne demek olduğu sanılır? Açgözlülük ve istifçiliğin şehvânî zekvi ile,varolanın varlığı ile ilgili neşvenin ortak yanı var mıdır?Servetin kölesi,paraya SEN diyebilir mi? SEN nasıl denir bilmiyorsa,onun için, Tanrı ne olabilirdi? O kişi,iki efendiye hizmet edemez -hatta birbiri peşi sıra bile hizmet edemez;
Sayfa 176Kitabı okudu
Konuşmacı, konuşmakta çok geç kaldınız. Biraz evvel kendi konuşmanıza kendiniz inanabilirdiniz; artık bu mümkün değildir. Bir dakika önce, devletin artık idare edilmediğini,en az benim kadar anladınız:ateşçiler kömürü yığmakta, fakat liderler, sadece, yürümekte olan lokomotifi idare eder görünmekteler. Ve sizin konuştuğunuz şu anda, ekonomi makinesinin nasıl alışmadık sesler çıkarmaya başladığını, benim kadar,siz de işitiyorsunuz; idare edenler size, şöyle yukarıdan tebessüm ederler, fakat içlerinde ölüm korkusu pusuda beklemektedir. Size, cihazı modern şartlara ayarlayamadıklarını anlatırlar; fakat o cihaz elverdiği sürece, bundan böyle, sadece kendilerini ona ayarlayabildiklerini fark edersiniz. Sözcüleri, devletin mirasını ekonominin devraldığını size öğretirler; siz bilirsiniz ki, O'yu çoğaltma despotizminden başka devralınacak hiçbir şey yoktur. Bu despotizmin hükmü altında gittikçe acizleşen BEN, hala kendi sözünün geçtiği hayalî içindedir.
Sayfa 116Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Modern insan ,iyi okumayı asla öğrenmemiş,doymak bilmez bir okuyucudur. Rahatsızlığın bir bölümü, saçma şeylerin,yani okumaya pek değmeyen şeyleri okumanın öğretilmesidir.
Kutsal olan,burada ve şimdi olandır. Bilinmeye değer olan tek Tanrı, bilinemeyen; hakkında konuşulmaya değer olan Tanrı, hakkında konuşulamayan Tanrı'dır. Tanrı; konuşma,bilgi veya hatta tecrübe objesi değildir. Ondan bahsedilemez, fakat onunla konuşulabilir; görülemez, fakat dinlenebilir. Tanrı ile mümkün olan tek ilişki:ona hitap etmek ve onun tarafından hitap edilmektir.
Reklam
Geçmişte kölelik vardı, bugün de var. Fakat geçmiş kölelik bilinçli bir kölelikti; hem köle köle olduğunu duyumsuyor , hem kimden ve nasıl köle yapıldığını biliyor, hem kendisini köleliğe götürmüş olan efendisini tanıyor hemde kölelik düzeninin baskıcı kalıplarının esaretine sürüklenen yazgısını biliyordu. Kulunç ve böreğinin üstüne yediği kırbacı da hissediyordu. Gelgelim köleler - insanlar azad olmuşlar, özgürlüklerine kavuşmuşlardır.; fakat bilinçsizce içten köleliğe sürüklenmişlerdir. Gerçi kölelerinin başları kölelik bağından kurtulmuştur; fakat " başlarının içi" köleleşmiş ve köleleşmektedir. Bu bir trajedidir, felakettir. Bugün biz" seçme özgürlüğü " çağında yaşıyoruz,oy veriyoruz;" o " diyoruz," hayır " diyoruz" evet " diyoruz," istiyoruz ", veya istemiyoruz diyoruz. Bütün bunlar bizim özgürlüğünüzün göstergesidir. Ancak hissettiğimiz şeyi bilinçli bir biçimde seçmemişiz; bilinçsizce bir başkası irademizi telkinde bulunmuş ve ipotek koymuştur. O zaman köle özgürdü , ama şimdi " özgür köle"dir. Bu ne anlama geliyor? O zaman ben bir efendinin kırbaç darbeleri altında tutsak esir iken," ben şunu istemiyorum, bunu seçiyorum şunu tercih ediyorum diyordum efendi ise izin veriyordu . Ama şimdi benim seçme özgürlüğüm var, lakin efendinin benim için belirlediği şeyi seçebiliyorum. Yani kendisi benim irademi meydana getiriyor ve ondan sonra da hadi şimdi seç diye beni özgür bırakıyor
Sayfa 157Kitabı okudu
Nadiren bu büyüyü çözmeye cesaret eden birisi çıkar ve kral, çırılçıplak herkesin önünde yürürken bir çocuk, herkesin görüp de söylemeye cesaret edemediğini haykırır;"KRAL ÇIPLAK!"
Herşey, dışarıdan gelen bir güçle hareket eder. Kendi kendine hareket ediyor gibi görünen canlılar bile, içten gelemeyecek bir başlangıç kuvvetine gerek duyar. Canlı olan her şeyin hareketi , dışarıdan gelen bir hareketin sonucudur. Bu hareket süreklidir ve yaşam sürdükçe bizimledir. Bunun dışında,her hareket özellikle de yaşayanların hareketi,bilinen, bilinçli ve maksatlı bir harekettir. Bu anlayışa göre herşeyi hareket ettiren kuvvet,bir bilinci sahiptir. Diğer bir deyişle,her hareket, üzerinde düşünülmüş bir harekettir. Bu güç, hareket üzerinde düşünür ve düşündüğü biçimde hareketin başlamasını sağlar.
"Ohhoooo, Van gölü çok uzaklarda. Güneşin doğduğu yerlerde."
Sayfa 613Kitabı okudu
Burası her zaman bir hizipleşme, kargaşa, iltimas,adam kayırmacılık, rüşvet ülkesi olacak.
Reklam
Dünyada benden başka kimsesi yoktu, ama o beni kendisi için değil benim için seviyor ve sadece başımı sokacak bir dam bulmamı değil, güvende olmamı istiyordu.
Siddhartha sarayına döndüğünde çok kederliydi.Daha önce , insanların acı ve keder içinde yaşadıklarını ve bütün insanların eninde sonunda öleceklerini bilmiyorumdu. Etrafındaki bütün konfor ona sahte ve yanlış geldi. Bunun üzerine pahalı giysilerini çıkardı,bir dilencinin kıyafetlerini giyip dış dünyaya çıktı.
Sayfa 202Kitabı okudu
Hatta bazı gladyatörler başka insanları öldürmek zorunda kalmamak için kendilerini öldürmüşlerdi.Romalı filozof Seneca bir arkadaşına yazdığı mektupta şöyle demişti; böyle bir şey olduğunda gösteri çok daha harika olurdu, çünkü seyirciler ölmenin öldürmekten daha erdemli bir davranış olduğunu öğrenirlerdi.
Sayfa 190Kitabı okudu
İlim değil burjuvaziydi Şimdi söz konusu olan sorun, günümüzün insanının yenilgisi ; günümüz insanının heyecan dolu bütün ideallerinin mağlubiyettir.
Bir savaş patladığında insanlar "Uzun sürmez bu, çok aptalca!"derler.Ve kuşkusuz bir savaş çok aptalcadir, ancak bu onun uzun sürmesini engellemez. Budalalık hep direnir,insan hep kendisini düşünmese bunun farkına varabilirdi. Bu açıdan burada oturanlar da herkes gibiydi, kendilerini düşünüyorlardı; bir başka deyişle hümanisttiler; felaketlere inanmıyorlardi.
317 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.