“Acı vereceğinden endişe ettiğim için korkmuyorum.Korkuyorum,çünkü son anda aklımdan ne çok zamanı heba ettiğimin,hayatı ne denli boşa harcadığımın geçeceğini biliyorum.Korkuyorum,çünkü nasıl yaşadığımla iftihar ederek ölmeyeceğim.”
Acı çekmenin, utanmanın, umutsuzluğa kapılmanın ne demek olduğunu anladığım günler oldu.
Sayfa 12 - Petrus AbelardusKitabı okuyor
Reklam
Mutluluk
Gerçekten mutlu olduğunda, tüm dünyanın sana karşı cephe aldığını göreceksin. Kimse mutlu birinden hoşlanmaz çünkü mutlu kişi diğerlerinin egosunu incitir. Diğerleri şöyle hissetmeye başlar: "Demek sen artık mutlusun ama biz hala karanlığın, acının, cehennemin içinde sürünüyoruz. Biz bunca acı çekerken sen ne cüretle mutlu olursun!" Ve tabii ki dünya acı çeken insanlardan oluşur ve kimse tüm dünyayı karşısına alma cesaretini gösteremez; bu fazla tehlikeli, fazla riskli bir şeydir.
Ne egoistçe davranışlar vardır, ne de ego istçe olmayanlar: iki kavramda psikolojik saçmlıktır. Ya da, “insan mutluluk peşinde koşar” cümlesi... Ya da, “haz ve acı birbirlerinin zıddıdır” cümlesi... İnsanlığın Kirke'si ahlak, tüm psikolojileri tepeden tırnağa yozlaştırdı.
·
Puan vermedi
Ağaçlar Ağaçlardan Olur Biz Uzaklardan
’Benim hayranlığımdan inlerdi şehir/Ben atlara ve uzaklara hayrandım.’ Kitaplar ambalajlarından belli olur. Kapak tasarımı 51 yaşındaki Mario Dilitz’e (Büyük Balık) ait. Bir çocuk elinde acı çektiğini hissetmediği ölü bir balık taşıyarak barbarlığı temsil ediyor olsa gerek. Daha iyi bir üsluba sahip isimler okudum edebiyatımızda. Ali Hoca olsaydı
Barbarın Kahkahası
Barbarın KahkahasıSema Kaygusuz · Metis Yayınları · 20201,819 okunma
turist taşıyan bir tur otobüsü, tarihî bir mekânda asırdide çınarların gölgesinde mola verir. muavin restoran görevlisine, 35 turist ile kendisi ve şoförü kastederek seslenir: —35 kahve, iki nescafe! .. ne acı bir kahvenin kırk yıl hatrı, ne de o zarif fincan zarfları artık kalmadı.
Reklam
224 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Meksika Devrimi sırasında bir çiftlikte De La Garza ailesinin 3 kızı Gertrudies, Rosaura ,Tita ve anneleri Elena birlikte yaşamaktadırlar. Tita küçüklüğünden beri mutfakta yardımcıları Nacha’nın yanında yetiştiği için tüm yemekleri en ince ayrıntısına kadar yapmayı bilir. Fakat bu yemekler ruh haline göre farklı tatlarda olabilir. Mutluyken yaptığı yemeğin tadından yenmez, üzgün iken yaptığı yemeği ise kimse yiyemez. Onların geleneklerine göre evin en küçük kızı evlenemez annesine ölene dek bakmak zorundadır. Tita da aşık olunca buna başkaldırır ve annesi onu bastırmak için onu can evinden vurur. Ama Tita öyle kolay yenilecek bir kız değildir. Ne yapıp edip istediklerini alan güçlü bir kızdır. Yemek tarifleri arasında okunan tatlı bir hikaye idi.Akıcı hemen okunabilecek bir kitap.
Acı Çikolata
Acı ÇikolataLaura Esquivel · Can Yayınları · 20213,227 okunma
Bütün iyi kalpli insanlara has bir özelliği vardı: Karşısındakini olduğundan iyi görür, daha ilk bakıştan büyük bir heyecanla meziyetlerini büyütürdü. Bu çeşit insanların hayal kırıklığına, hele sebebin kendileri olduğunu bilerek uğramaları pek acı olur. Ne diye kendilerine verilebilecekten fazlasını umarlar sanki?
Bu şehirde yalnız başımayım. Gönlüm param parça, ruhum karanlıklarda. Her yanda senin izin var; ama hasretinle baş başayım. Ayrılık ne de zor! Söylemesi anlık, yaşaması acı ve kapkaranlık. Senden ayrı düşmek ne de zor sevgili. Haberini bekliyorum, ben geldim demeni.
Sayfa 25 - Eğitim Kitapevi Yayınları - Haziran 2011Kitabı okuyor
Reklam
"Yaşamlarımızda büyük bir rolü olan bu sır ne? Bizi engebeli yola sokup sonrada dağın tepesine varmadan gülümseyerek ve övünerek bizi durduran, sonra bizi birden ağlayarak ve acı çekerek vadinin derinliklerine atan bu Kanun ne? Bizi bir gün sevgili gibi sevip ikinci gün düşman gibi savaşan bu hayat ne?
Halil Cibran
Halil Cibran
Sana kıskanılmış zamanlar, mesafeler ötesinden seslenmek ne acı bilemezsin. Seni gören, güzelliğini arzulu bakışlarını seyreden insanların da bu dünyada yaşadığını düşünmek ne korkunç bir şey anlayamazsın. Hele seni başkalarının da sevdiğini ve seveceğini bilmek ne türlü bir ölümdür düşünemezsin.
Keşke insanın acısı muğlak kelimelerle değil de net sayılarla ölçülebilseydi.Keşke ne kadar acı çektiğimizi bilmenin bir yolu olsaydı,acının maddesi ve ölçüsü bulunsaydı..
142 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Güzel bir aşk dramı. Zorla evlendirilen veya istediği kişiyle evlenmesine yasak konulan gençlerin çıkmazını anlatmış şair Schiller. Tabi siyasi otoritelere de, yaptıkları entrikalara da iğne sokmuş ve oyunun kimi yerde oynanmasının yasaklanmasına kadar da isabet etmiş ve incitmiş zavallı otoriteleri. Aşk mı aile mi? Sanırım bugün bile sık sık başa gelen ve verilen kararın etkisinin ömür boyu sürdüğü acı bir mevzu. Fakat insan tarafından yapılmış suni ve dayatılan bir sorunsal malesef. Aşk evliliği yapıp ailesini karşısına alan tüm arkadaşlar çok iyi anlayacak ne demek istediğimi. Yer yer cümlelerdeki derinlik ve retorik deha, retorik seviye mest etti beni. Schiller Almanların bir zamanlar övündüğü ve övünmeye de hakkı olduğu şairlerden (diğer övündükleri düşünürleri). Klasik ve dram eser sevenler için bir zorunluluk kitabı okumak. Erkek ve kadının kendilerine evlilik konusunda karşı gelen ailelerine verdikleri tepkileri, duygusal iniş çıkışları görme ve tanık olma açısından da önemli bir eser. Sözü fazla uzatmayalım, keyifli okumalar. Kitapla kalın...
Kabale und Liebe
Kabale und LiebeFriedrich Schiller · Reclam Verlag · 200170 okunma
"Anlayabilmek için en kötüsünün başa gelmesini beklemek ne acı. Neden mutluluğu, ancak çekip giderken çıkardığı sesle tanıyabiliyoruz?"
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.