Bağımlılık üzerine'
"Bir gün yolculuk sırasında Diyojen'in kölesi Manes kaçmış. Ortalık karışmış. İnsanlar, derhal kaçak kölesinin peşine düşmesini tavsiye etmiş. Diyojen demiş ki: "Manes, Diyojen olmadan yaşayabilir ancak Diyojen, kölesi Manes olmadan devam edemeyeceksen bunda bir gariplik var". Öyle ya, eğer kölesi olmadan yaşamayacaksa belli ki Diyojen Manes'e bağımlıdır, kölesi ona değil. Bu olayın Diyojen'in büyük bir şok yaşamasına yol açtığı, başkalarının "asla bırakamam" dediği mal-mülk ve lüks olan her şeyi bırakmasını sağladığı anlatılır. Bu çağda bizim Manes'imiz kim ya da ne? Mesela cep telefonu olabilir mi? Onsuz yaşamak nasıl bir şey olur? Biz mi telefonun kölesiyiz yoksa telefon mu bizim? Diyelim ki telefonumuz yani Manes'imiz kayboldu. Neyse travma yaşatmayayım; bir an gözden kayboldu. Ne hissedersiniz? Diğer yandan giyeceği markalı olmadığında kendini eksik sayanlar, alışveriş yaptığında kendini tamamlanmış hissedenler var bir de. Sadece geçinebilmek için bile çok çalışmak zorunda olduğumuz bu çağda tüketimin kölesiysek efendimiz kim? Uzatmayayım ama biraz düşünmekte yarar var." |
Ziya Selçuk
Ziya Selçuk
--- Kinik felsefeye göre insan az tüketerek yoksullaşmaz, aksine az tüketerek varsıllaşır. Bunu ancak bir erdeme çevirerek alışkanlık haline getirdiğimizde özgürleşebiliriz. Diyojen’in yaşam felsefesinin temelinde her koşulda “özgür olma” fikri yatar. Başkasına olan bağımlılık, köleleşmeye giden yolun başlangıcıdır. Hatta ona göre, köle olmadan yapamayan köle sahipleri de bir tür bağımlılık içine girdikleri için köle veya köle ruhludurlar.
ama biliyorum, pis bir yağmur başlıyor, şemsiyem yok yanımda, yağmurda yürümekten nefret ederken, yürümekte ısrarlıyım gene de isterseniz, kederdeki bütünlük, diyelim buna ne kadar ıslansam, o kadar çıkacağım sanki bir zamanlar çok daha bütün olduğumu sandığım o yıkanmış zamanlara...
Reklam
"Tanrı bir varsayımdır; ama ben sizin varsayımlarınızın yaratıcı isteminizin önüne geçmesini istemem." Bir tanrı yaratabilir misiniz? -Öyleyse tanrılar hakkında tek söz söylemeyin bana! Oysa pekâlâ yaratabilirsiniz Üstinsanı. Varsayımlar ne zamandan beri üretken olmanın önüne geçmiş, aksine sürekli yanlış ya da doğru olsa bile varsayım üzerinden bilim de psikoloji de tıp dahi gelişmedi mi? Deney dahi mesela derine inersen bir varsayım değil mi? Hadi diyelim varsayım üretken(yaratıcı) olmayı engelliyor, tanrıyı kabul etmenin bir tane yaratıcılık istemine engel olduğuna dair bir argüman nedir mesela? Hadi bazı dindar kesimler her şeyi Allah biliyor, her şeye kabul diyip okumaktan kaçıyor vardır böyleleri, ya Allah'ı kabul edip sürekli üretkenlik gösteren, hatta bir zamanlar bilimin de felsefenin de temelini atan bilginlerin yaratıcılık özellikleri yabana atılmıyor mu? Üstinsan tanımını yapıyor Nietzsche, bu üstinsanin nasıl olması gerektiğini, ne tip özelliklere sahip olduğunu neden sen belirliyor oluyorsun ki? Nietzschenin bu görüşü altı doldurulamayan, çürütülmeye bir çok açıdan müsait.
Partnerine inanırsın; görevin budur. Ama o kişinin senin beklentilerinle ve güveninle ilgili olarak nasıl davrandığı, başkalarının görevidir. İsteklerini o çizgiyi çekmeden dayattığında, daha ne olduğunu anlamadan birisini gizlice izleyen bir müdahalede bulunmuş olursun. Diyelim ki partnerin istediğin gibi davranmadı. Bu kişiye hâlâ güvenebilir miydin? Bu kişiyi hâlâ sevebilir miydin? Adler'in sözünü ettiği sevgi görevi, bu tür sorulardan oluşur.
Sayfa 147 - Koridor Yayıncılık, İstanbul, 2019Kitabı okudu
En büyük hazinemiz aklımızdır
Yalnız her şeyi unutmayalım. Yağmurun dinmesini beklediğimizi unutmayalım. Hayatın bir oyun olduğunu unutmayalım. En büyük hazinemizin aklımız olduğunu unutmayalım. Aklımızı korursak bütün oyunları istediğimiz gibi oynayabileceğimizi unutmayalım. Dalgınlıkla yanlış kelimeler kullanmayalım; birbirimizi bu hususta her zaman uyaralım. Dikkat et, hatırlıyorsun ya, diyelim; aman elini unutma, elinden bir kaza çıkmasın. Bir de ne olur kelimelere dikkat et, yalvarırım kelimeleri unutma!
Sayfa 400 - İletişimKitabı okudu
…Şöyle diyelim, bence yapabileceğin en iyi şey hayatı sanki Emma hâla hayattaymış gibi yaşaman. Sence de en iyisi bu değil mi?" "Bunu yapabilir miyim, bilmiyorum." "Eh, denemen gerekecek." Uzaktan kumandaya uzandı. "Son on yıldır benim ne yaptığımı sanıyorsun?"
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.