Mevzuya, yaşadığım ve manipülasyona uğradığımın çok sonraları farkına vardığım bir olayla başlayacağım. Balıkları seven birisiyim. Hobi olarak akvaryumumda balık beslemeyi ne kadar seviyorsam, yemek olarak tabağımda balık görmeyi de o kadar seviyorum. Sevdiğim bir şeyi yaptığım, akvaryumumda balık beslediğim günlerdi. Kendimce güzel bir iş yapıyordum, hayatın karmaşıklığı ve sıkıcılığı içerisinde basit ama güzel kaçış yolları arıyordum. Zihnimi sakinleştirecek, berraklaştıracak bir meşguliyete sahiptim. Bana sorarsanız her şey güzel gidiyordu...
“Anlaşılan ne kadar uğraşsam da güzel yüzünü mahvetmişim.”
Sayfa 146
Kime sorsan, güzel olan ne varsa onu hak ediyodur zaten. Bana sorsa biri şimdi, "Ne istiyorsun lan?" dese şrak diye veririm cevabımı. Ben her şeyin en iyisini istiyorum. Hak ettiğim için değil ama.
"Müslümanca yaşamak ne kadar güzel ise, Müslümanca ölmek de o kadar güzeldi."
Sayfa 139Kitabı okudu
"Hiçbir şey hem bu kadar kırılgan hem de bu kadar güçlü olmamıştır. Elimde tuttuğum şey, incecik bir saz gibi. İki parmağımla bükebilirim onu ama büksem ne işe yarar ki,kırsam, kökünden söksem ne işe yarar? Şu gözlere bakın, şu gözlerden bana bakan o kararlı, vahşi, özgür şeye bakın, bana meydan okuyor,üstelik de sadece cesaretle değil, ondan öte, güçlü bir zaferle meydan okuyor. Kafesine ne yaparsam yapayım ona ulaşamam,o vahşi, güzel yaratığı ele geçiremem. Bu cılız kafesi yırtsam,parçalasam öfkem sadece tutsağı dışarı salacaktır. "
Sayfa 464Kitabı okuyor
Utancın övülmesini eleştirirken kişilerin utancı vicdan ile karıştırdığını söylemişti ne kadar güzel bir ayrım. Vicdan ,gücümüzü ve irademizi duyduğumuz bir durum. Utanç ise kendi gücümüzü ve irademizi bizden çalan bir öz kısıtlama. Iyi olanı vicdanımızla seçmek mümkünken utanma nedeniyle kötüden kaçınmamız övülmemeli. Utanç ilişkisel bir duygu. Ilk sosyal Duygu olarak tanımlanıyor. Hiç kimsenin olmadığı yerde de kötüden kaçınmak Oysa meziyet. Utanmamızı isteyen kişi O kişiden veya başkalarından utanmamızı istiyor. Onlar önünde eğilmemizi. Bu davranışımızdan pişman olmak demek değil. Onu irademizle değiştirmeye karar vermek değil. Utanmak vicdanımızla tek başımıza hissettiğimiz bir şey değil
