Ne pahasına olursa olsun, akıllı, berrak, aydınlık olunmalı: içgüdülere, bilinmeyene verilen her taviz, aşağıya çeker...
"Ne denirdi o halka, hatırında mı?" "Bir şey denmezdi," diye yanıtladı Çagatayev. "Ama kendi kendisine kısa bir ad vermişti." "Nasıl bir ad?" "Can. Ruh ya da tatlı hayat anlamında. O halkın, ruhundan ve kadınların, anaların ona bağışladığı tatlı hayatından başka hiçbir şeysi yoktu - halkı doğuran analardır çünkü."
Reklam
'Duyguların hızına bakarak, ' dedim kendi kendime, 'yaşamın ne kadar kısa olduğu anlaşılıyor!'
Mutsuz olduğu halde umudunu hala taşıdığı dönemde okuduğu kitapları görmek bile ne kadar kırabiliyor insanı tahmin edemezsiniz. Ne gülünç aslında kendisine bu kadar kızgın olduğu halde suçu etrafındakilere atması insanın. Hala gençken bile sanki yarın ölecekmiş gibi umutsuzca çırpınışı... kendisine yabancılaşması insanın. Sevdiğini sandığı şeyleri sadece bir kaçış olarak görmesi. Uzaklaşmak istiyorum beni bu kadar kendime yabancılaştıran her şeyden.
680 syf.
10/10 puan verdi
Bitmeyen ateş, sönen anlam.
Neler yazsam acaba dediğim kitaplardan kendisi o derece mükemmel bir derleme. Derleme diyorum fark ettiyseniz sebebi dümdüz yazılmış bir eser olmamakla beraber alıntıların yer yer Fernando'nun hayatından kesitler günlük stiliyle oluşturulmuş bir yapıttır. El yazmalarının derlendiği şaheser. Alıntılar üzerinden eleştirimi ve övgülerimi
Huzursuzluğun Kitabı
Huzursuzluğun KitabıFernando Pessoa · Can Yayınları · 202110.7k okunma
Şu yüreğim ne meraklı hiç sözümü dinlemiyor
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.