Allah'ını ve Allah'ının Sevgilisini seven bu son tek kıvılcım noktasının üzerine titresin,onu Nuh'un gemisindeki son insanın son nuftesi gibi muhafaza etsin,onu gayet büyük bir ihtiyat ve itina ile üflesin,genişletsin;ve Allah'tan lûtfedeceği mucizeyi bekletsin! Bekleyiniz !
Sayfa 561
Reklam
Beni anlıyor musunuz? Beni anlatamayan kelimelerin aczini Allah'a havale ederim.
Biz,işte,Allah'ın böyle bir harikaya memur ettiği,pis sularda boğulmuş kimbilir hangi yanık bağrın sönmeyen ve istikbale sıçrayan son zerresiyiz! Fırtınalar içinden geçtik,kasırgalı denizler üzerinden aştık,lağım akıntılarını bir saman çöpüne sarılıp geçtik,yine sönmedik,yine bugünlere vardık;ve şimdi mahut odun yığınının gizli bir köşesinde parıldamaktayız!
Sayfa 561
Doğru ama,bu odun yığını öyle bir kütle ki,üzerine,Şarkın ve Garbın bütün petrol kuyuları dökülse yine alev alacağa benzemiyor! Onu ıslatmak,onu küfletmek,onu pisletmek,onu rutubet süngeri haline getirmek için bazı sihirbazlar,babadan oğula menfî bir tarikat edebiyle el ele verip tam bir asır çalıştılar! Biz ki,onun gizli bir köşesinde tek ve son kıvılcım noktasıyız,onu nasıl yakar,tutuşturur,alevlerle sarabiliriz?
Sayfa 561
Ateş,her pisliği yiyen,süpüren,götüren,yok eden ateş,mânevi ateş;sana aşığız !
Sayfa 561
Reklam
Aslına bakarsanız,arsadaki odun yığınının gizli köşesinde tek bir kıvılcım noktasıyız biz! Odunların üstüne,yıllar ve asırlardır,yağmadık yağmur,düşmedik kar kalmadı.Onları küf basmış,pas yutmuş,rutubet bürümüş;üstelik Garp dünyasının bütün kanalizasyonları bu odunların üzerine akmıştır.
Sayfa 560
Suları bile "Allah deyu deyu" akan vatanın,o mukaddes emanet çerçevesinin "Harîm-i İsmet"inde,Anadolu,düşmanlarını boğacak şuura yükselmedikçe,bilerek veya bilmeyerek Firavunların ehramlarına taş taşıyan esirlerden farksız yaşayacaktır.
Sayfa 554
Bu dünyada ne varsa gurbet. Bütün varlıklar yokluk, bütün sahipler yoksunluk..
Ve nihayet Anadolu...Tarih boyunca cihanın en büyük mânâ ve madde imparatorluğuna dayanak vazifesini gördükten sonra,dört asırdır öksüz,mazlum,harap ve mahrum yaşayan;bir asırdanberi de ihanetlerin en acıklısına uğrayan,derken an'anevi tahammül ve tevekkülün üstünde ruh eşkiyasının çatı kurduğuna şahit olan misilsiz çile ve işkence arsası...
Sayfa 553
Reklam
Anadolu...Putların ve salîbin binbir cümbüşü arkasından kendisini topyekûn hilâle teslim eden ve onun dâvasını bütün dünyaya şâmil bir (aksiyon) halinde güden aslî ve asîl unsur kadrosu...
Sayfa 553
Anadolu...Kıt'alar arası tarihî hesaplaşmaların geçit meydanı,medeniyetlerin sergi evi,mahrem ve muazzam Asya'nın,Avrupa'ya bakan cumbası...
Sayfa 552
Anadolu...Türkün,gerçek ruh muhtevasını bulur bulmaz seyyarlıktan sabitliğe geçtiği ve ruh vataniyle içiçe yeryüzü vatanını kurduğu büyük mânâ çerçevesi...
Sayfa 552
Etmeyin reis bey, siz ağlayamazsınız! Ağlayabilseydiniz , anlayabilirdiniz!
Dedi: - Allahla kul arasında perde, toprak ve sema değildir. Arş ve Kürsî değildir; benliktir. Bunu ortadan kaldıran Hakka erer.
Sayfa 208 - Büyük Doğu YayınlarıKitabı okuyor
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.