Tarih bir anlatıdır, ama anlatılan her şey tarih değildir.” Bu söz, Nedim Gürsel’in Boğazkesen romanını kavramanın anahtarıdır belki de. Zira Gürsel, bu eserinde tarihin kendisini yeniden kurarken,
Gülen dudağının temaşasının başı dönen sarhoşuyum.Diken isem de ben senin güzelliğinin gül bahçesinde dikenim;toprak isem de bari misk saçan yolunun toprağıyım.