264 syf.
·
Not rated
Cinsel Terörizm üzerine
İnceleme başında ilk önce de Sade hakkında kısaca bilgi vermek belki de önemli olacaktır. Küçük yaşlardan itibaren şımartılmıș bir çocuk olarak büyütülmüştür. Özellikle babası bu konuda onu olabildiği kadar etkilemiştir. Varlıklı ve Fransız aristokrasi geleneğine mensup bir ailede olan de Sade ve ailesi liberten düşünceyi benimseyip istedikleri
Yatak Odasında Felsefe
Yatak Odasında FelsefeMarquis de Sade · İthaki Yayınları · 20192,169 okunma
386 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 12 days
Jack London ile tanışmam çok çok eskilere dayanır. Çocukluk dönemlerimde okumuştum Vahşetin Çağrısı ve Beyaz Diş'i... Ve ikisi de beni çok etkilemiş kitaplardı. Uzun yıllar sonra da Martin Eden ile tekrar hayatıma girdi Jack London. Ama bu sefer bir farkla, hayatıma aldığım Martin Eden ismindeki bir kurgu karakter değil, Martin Eden ismi altında
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202393k okunma
Reklam
144 syf.
3/10 puan verdi
Karanlıkta Sabah Kuşları, 1997 yılında basılmış ve Ahmet Altan’ın denemelerinden oluşan bir kitap. Ve yine, kütüphanemin kıyısında köşesinde bulduğum, kim tarafından satın alındığı ve kütüphaneme sıkıştırıldığı belli olmayan kitaplardan.. Aslında bu kitabın incelemesini yapmayı düşünmüyordum, sonuçta bir deneme kitabı. Deneme dediğimiz şey ise
Karanlıkta Sabah Kuşları
Karanlıkta Sabah KuşlarıAhmet Altan · Everest Yayınları · 2013698 okunma
222 syf.
·
Not rated
·
Read in 14 days
Kuyucaklı Yusuf, yazarın okuduğum ilk kitabı. Genelde daldan dala atlayarak okumalar yaparım ancak bu sıralar okuduğum Esir Şehrin İnsanları, Ateşten Gömlek ve Kuyucaklı Yusuf kitapları benzer dönemlerde geçen ve aralarında benzerlikler bulup karşılaştırmalar yaptığım kitaplar oldu. Öncelikle tabii ki Sabahattin Ali'nin anlatımı diğer kitaplara
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021176.1k okunma
Mevlana Celaleddin-i Rumi
Mevlana Celaleddin-i Rumi
VE
Karl Jaspers
Karl Jaspers
'İN BENZEŞEN İNSAN ANLAYIŞI Hasan ÇİÇEK İnsan, tarih boyunca hem dış âlem, hem de kendisi üzerine düşünmüş ve araştırmalar yapmıştır. Hatta düşünce tarihinin belli dönemlerinde insan üzerine düşünme, dikkatleri insana çekme yoğunlaşır. Böylece
eskisinden daha çok sıkıntılı değilim, sevgilim. yalnız bu sıkıntıların ne olduğunu iyice anladım artık. o kadar anladım ki, özne de ben, nesne de ben oluverdim. yani sıkıntının ta kendisiyim. bunu ortadan kaldıracak bir çare bulamadım. bulsaydım -ki tek bir çare vardır bence- sıkıntıyı değil, dünyamı yok etmiş olurdum ancak. belki de, maddesel, yaşamaya ilişkin durumlardan soyutlana soyutlana, metafiziksel bir tablo çizdim kendime. "ne? nasıl? niçin?"ler daha bir çoğaldı böylece. amaçla günlük yaşam arasındaki uyuşmazlık, çelişmeli, sallantılı bir hayat biçimi sundu bana. geçenlerde birisi, "öyleyim, öyleyse varım." diyordu. ben diyemiyorum da. peki ne olacak? işte bu sorunun karşılığıdır benim hayatım. önce bir problem, sonra bu problemin çözülüşünde ortaya çıkan yepyeni problemler. tek bir kurtuluş yolu olsaydı, her şey çok kolaylaşırdı. her neyse, bırakalım bu filozofik ürpertileri de, gönlümüzdeki bir kırda bulduğumuz bir (achillea millefolium) bitkisini düşünelim. çehov'un bozkır hikayesini yeniden okuyalım. siyah orfe'yi bir daha görelim. kapalıçarşı'dan bezler alalım. yüreğimizi kuşatan bir sevginin, çeliğe su verir gibi, bizi nasıl sağlamlaştırdığını anlamaya çalışalım.
Sayfa 52
Reklam
96 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.