Hep karsimdasin Uzaklarda olsan da Bütün nesneler seni anlatıyor Seni canlandırıyor herşeyiyle Unutmak mümkün mü ki seni Güneş ile ay gibiyiz Birbirimize yakın Ama hep bir kovalamaca Ulasamiyoruz birbirimize Ne kadar birbirimizi tanısakta Guzelliginden ve askimizdan Bütün dünya haberdar olsa da Bu kovalamaca hiç bitmeyecek Dünya son bulup biz kavusmadikca #hidden
DEĞİŞİYOR Bundan beş yüz yıl önce birisi çıksaydı da: “Dünyanın bir ucunda, sözgelişi, İsveç’in bir köyünde oturan bir adam, dünyanın öbür ucunda, sözgelişi, İspanya’da oturan bir adama mektup yazacak ve bu mektup yerine ulaşacak,” deseydi, ona çıldırmış damgasını basarlardı. Bugün, trene, vapura, otomobile, tayyareye dayanan bir posta ağıyla bu iş oluveriyor. Teknik günden güne ilerleyişle aman vermeden, acımadan önüne gelen bütün sosyal değerleri çiğneyip yok ederek yürüyor. O kadar ki, vaktiyle olmazlığın dileği diye söylenen sözler, masal istekleri bugün bize en kolay nesneler gibi geliyor. “Kuş olup uçsam!” Bu bir vakitler göresimle dolu, olmazlıkla yanan bir gönül isteğiymiş. Bugün kuş olmak bir motor ve iki mekanik sanat işi. “Bir balık olayım mı? Denize dalayım mı?” Bunu bir vakitler belki yarı alayla, belki olmazlığı göze alan bir kahramanlık duygusuyla söylemiş söyleyen. Bugün balık olmadan, bir denizaltı gemisiyle denize dalmaktan kolay ne var? Masalların yıllarca uzakları gösteren büyülü aynasına bugünün çocukları dudak bükerler. Televizyon yalnız uzakların resimlerini değil, radyo ile el ele verince seslerini de getiriyor… Daha sayayım mı? Değişen, durmadan değişen bir dünya içindeyiz. Baş döndürücü bir hızla değişen değişe ayak uydurmak her babayiğitin elinden gelmiyorsa ne çıkar. Değişen, baş döndürücü bir hızla değişen değişiş iki ayakları topal olanları bile sürükler peşinden. [Nazım Hikmet (Orhan Selim takma adıyla)- Akşam,27.4.1935]
Reklam
Zümrüdüanka Efsanesi (Anka, Simurg, Cennet Kuşu) Anka kuşu yanarak ölen ve küllerinden doğabilen bir canlıymış. Yaralara şifa, her derde deva olabilirmiş. Kaf dağının tepesinde yaşayan anka kuşunu görmek için bütün kuşlar bir olup yola çıkmışlar. Kaf dağına gidene kadarda yedi vadinin üzerinden uçmak zorundalarmış. * 1. vadi “NEFS” vadisi Vadiye
"Nesneler ve anlamlar üzerine konuşmak beni rahatsız ediyor. Şeylerin ne anlama geldiğini çok fazla bilmemek daha iyidir. Çünkü anlam göreceli bir şeydir ve benim için olan anlam, bir başkası için olmayabilir."/ David Lynch
"... İnsanlar arası ilişkiler ve insan-hayvan arası ilişki arasındaki, şu ana kadar bildiğim kadarıyla pek irdelenmemiş karşılaştırmalar arasında, yetişkinlerin çocuk ve genç bireylere davranışı ve yetişkinlerin yaşlılara davranışı da bulunmakta. Bütün bu durumlarda, baskıya uğrayan davranışlarının tüm sorumluluğuna sahip olmayan biri olarak görülüyorlar. Örneğin çocuklar ve yaşlılar (sorumluluk konusundaki, gerçek potansiyellerinden bağımsız olarak) zayıf ve yetersiz olarak görülürler. Yaşçılık, yetişkin-rejimi adı verdiğim, yetişkinliğin, yaşlı veya gençlerde bulunmayan bir sorumluluk niteliğine sahip olduğu görüşüne temellerini dayamaktadır. Hayvanlar gibi, yaşçılık tarafından ezilenler bireysel karakter ve değer sahibi olmayan nesneler gibi muameleye maruz kalmaktalar. Fırsat buldukça sömürülüp, “şirin” oldukları düşünüldüğünde şımartılırlar, ancak neredeyse hiçbir zaman yetişkinlere gösterilen saygı kendilerine gösterilmez. Çocuk, yaşlı ve hayvanların, yaşayan, düşünen duyarlı varlıklar oldukları gerçeği, yetişkinlerin üstünlük ve güç mücadelesinde bir şekilde kaybolup gider. Ataerkillikten pek de farklı olmayan bir şekilde, yetişkin-rejimi de resmi bir hiyerarşi gerektirmez: Egemenliğini, kurbanlarını yetişkin zalimlerinden gerçekten de daha az değerli olduklarına ikna ederek sağlar. ..." veganarsi.wordpress.com/2013/08/07/hayv...
ALACA AYDINLIKTA Gel de yürürken hiç konuşmayalım Bir yanımız güvercinler, parke taş altımızda Bırak Çıkrıkçılar Yokuşu orda dursun Nasılsa vur emri çıkartıldı adımıza. Nasılsa biz demeyi öğrendim, nasılsa
Reklam
biraz araştırmaca.... HAVVAS' IN ÖZÜ: Havas ilmi genel kanıdaki düşüncelere rağmen sadece harflerin ve sayıların, esmaların veya ayetlerin sırlarından, hikmetlerinden faydalanılarak çeşitli etkiler elde etmek için esmanın veya ayetin kendisi ya da vefki ve bunlara bağlı harf ve sayılar ile tılsımlar kullanılarak ve bu sistem üzerine kurulmuş
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.