Bize yaptıklarını İran'a da yaptılar ve hine baş rolde o var...
Laiklik yolunda yaptığı değişikliklerde yeterince başarı gösteremeyen Rıza Şah, İngilizler tarafından tecrübelerin- den faydalanması için komşu Türkiye'ye gönderildi. Bir haftalığına Ankara'ya giden Rıza Şah'ın, Atatürk'ün misafiri olarak kaldığı Türkiye'de kurs mahiyetindeki gezisi 26 gün sürmüştü. Devrimleriyle halkın
Bu kadının canının istediğini yapma, istemediğini yapmama özgürlüğü vardı. Ender rastlanan o kimseye bağlı olmama, her şeyden vazgeçme, çevredeki dünyayla bütün ilişkilerini kesme, tamamen bağımsız olma ve bağımsızlığının hakkını vererek yaşama; bir erkeğe, evliliğe ya da aşka bağlanmadan özgür olma; tüm kural ve yasaların sınırlandırmasından kopma hazzını yaşıyordu bu kadın.
Sayfa 90Kitabı okudu
Muhbetê Mihnet • Melayê Cizîrî
Muhbetê mihnet di zor in
Hub dibêm bêşek bela ye
`Umr û jî xweş pê diborin
Sotin û derd û cefa ye
Sotin û derdê evînê
`Illetê dax û birînê
Xweş dibin ma ew bi dînê
Bütün kadınlar yalanların dolanların kurbanıydı erkekler kadınları aldatır. Aldandıkları için de onları cezalandırır aşağılar bu kadar düştükleri için cezalandırır evlenmeye zorlar sonra da ömür boyu hizmetçiliği küfürlere ya da daya mahkum ederlerdi en az aldatılan kadının fahişe olduğunu kavramıştım artık evliliğin kadınların en zalim şekilde acı çekmesine dayalı bir sistem olduğunu anlamıştım.
Sayfa 89 - MetisKitabı okudu
Beynimdeki bir kurşunu çıkarır ya da bir uru çıkarıp atarcasına onu kafamdan çıkarabilecek bir şey yok muydu?
Sık sık cuma namazına gidip cemaatle oturan hükümdarların resimlerine rahatlardım hükümdar süzülmüş gözlerinin arasından büyük bir küçümsemeyle hakka ermiş gibi bakarak otururdu Halkını aldattığı gibi Allah’ını da aldatmaya çalıştığını görürdün çevresinde söylenen her şeye hayranlıkla kafa sallayan kısık sesle dua eden ellerini önlerinde kavuşturan çevrelerinde olup biteni açıkgöz kuşkulu sinsi saldırmaya hazır aşağılık bir saldırganlık dolu gözlerle seyreden yüksek görevliler olurdu savaş kıtlık ya da salgın hastalık sonucu yaşamlarını yitiren şehitlerin ruhları için istekle dua ederken görürdüm onları başlarını yere eyüp korku ve etinde olgunlaştırdığı popolarını kaldırarak secdeye varırlardı yurtseverlik sözcüğünü her andıklarındaAslında Allahtan Korkmadıklarını kafalarındaki yurtseverlik kavramının yoksulun Zenginin toprağını onların kendi topraklarını savunmak için ölmesi gerektiği anlamına geldiğini hemen anlardım çünkü yoksulun toprağı yoktu.
Sayfa 38 - MetisKitabı okudu