Doğduğunuz ülkeyi seviniz
Benim gibi ve tüm Slavların sevdiği gibi
Onu elde etmek için savaşmak zorunda kaldık
Ve gereksiz sözlerle değil, hayatlarıyla
Onun yumruğunu ve kalkanını yaratanların
Gömütleri hâlâ tazedir
ben oyumu devrim'den yana kullanıyorum
(ben, mutluluğun ölümcül gereksinimini duyanlardanım)
insafsız beyinlere, daha çok zenginlik biriktirenlere
ve hayâtı yokedenlere karşı
Gönlünde kırılmış ışıkları kurtarıyorsun
Ve aşkının önünde yalnızca nefreti görüyorsun
Bilinçlerin kaba saygısızlığını
Bu nedenle bilinçaltına kaçıyorsun
Orada binlerce masalsı yaratıkla
Tutkun meteorlarla dans ediyor
Bilinm edik maddeleri altına dönüştürerek
Sen, heryerde gerçek insan özünü arıyorsun
ÖLÜ NEZVAL' LE SOHBET
Sen gittikten sonra, hemen
hava soğud, karladı.
Böyle olunca, ölene
gökyüzü derler, ağladı.
Ama biliyorsun, bahar,
gün açtı on üç Nisanda,
Pırağ gülümseyiverdi,
hattâ orda, kabirstanda.
Hâlâ biraz dua gibi
ediliyorsa da lafın,
vitrinde günlük güneşlik
kara tüllü fotoğrafın.