Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

nilay eraslan

nilay eraslan
@nilonili61
Tanrı Türk'ü korusun ve yüceltsin. 🇹🇷 T 🇺🇿 U 🇰🇿 R 🇰🇬 A 🇦🇿 N 🇹🇲
istanbul
15 okur puanı
Ekim 2018 tarihinde katıldı
240 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Deli Kurt
Deli KurtHüseyin Nihal Atsız
8.8/10 · 15,6bin okunma
Reklam
Artık hiçbir şey görünmüyor, fırtınanın uğuldadığı bu yolda yalnız bir atın nal sesleri ve bir insanın hıçkırıkları işitiliyordu...
Sayfa 240Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
- " Biz insanları dinlerine göre değil, soylarına göre ayırırız... "
Sayfa 148 - Esen BörüKitabı okudu
- " Müslüman değilim. " - " Nesin? " - " Türküm dedim ya... "
Sayfa 147 - Esen Börü - Deli KurtKitabı okudu
Reklam
- " Oğul! Siz Osmanlılar da Karamanlılar gibi insanın yüreğindeki nesneye mi karışırsınız? Müslüman olup olmadığımı niye soruyorsun? Türk olduğum yetmiyor mu? "
Sayfa 147 - Esen BörüKitabı okudu
- " Birbirinizi severseniz gözlerine bakarsın. Hiçbir şey olmaz. Sevgi körleşmeye başlayınca gözler ağulanır... "
Sayfa 146 - Esen BörüKitabı okudu
Herkes, Şeytana yenilmeyen bu kızın tılsımını merak etmiş. Meğer kızın kalbi yokmuş.
Sayfa 129Kitabı okudu
Öğütler sırasında bir aralık: - " Osmanlı çerisi az konuşur! " dedi. - " Neden ağam? " - " Gâvurun çaşıtı vardır. Çeriden duyduğunu kendi ordusuna ulaştırırsa Osmanlıya zarar gelir. " - " Yalnızken bizi kim duyar? " - " Yalnızken kimse duymaz ama, yalnızken de az konuşmaya alışanın ağzı sıkı olur. Kalabalıkta boşboğazlık etmez. " - " Çaşıt nasıl olur? " - " Çaşıt Rum'dan olur, Frenk'ten olur, Çıfıttan olur ama sen onu tanıyamazsın. Çünkü o Türk kılığına girer. "
Sayfa 50 - Çakır - EvrenKitabı okudu
Reklam
Bu sefer hepsi birden seslendiler : - " Bizi unutma!..." - " Bizi an!.." Anası tek başına söyledi : - " Ölüm o kadar güç değildir. Unutulmak yamandır. " Babası fısıldadı : - " Asıl ölüm unutulmaktır. " Amcası ilâve etti : - " Unutmak da ölmektir. " İsa Beğ devam etti : - " Hayat birkaç hâtıradır. " Balâ Hatun bitirdi : - " Hayat ölümün başlangıcıdır. "
Çakır ağlamaklı olmuştu. Üç hayalet birden kendisine biraz yaklaştılar. Balâ Hatun fısıldadı: - " Olmaz. İnsanlar her şeyi bilmeyecektir. " İsa Beğ devam etti: - " Olmaz. İnsanlar ancak gördüklerini bilecek, bildiklerini görecektir. " Anası tamamladı : - " Olmaz. İnsanlar daima bir şeye hasret kalacaktır. " İki yeni fısıltı daha duyuldu : - " Olmaz. İnsanlar bilemeyecektir. " Bunları söyleyenler, İsa Beğ'in arkasında peyda olan iki hayaletti ve bu hayaletler Çakır'ın babasıyla amcasıydı.
Belki Balâ Hatun'un kemikleri bile kalmamıştı. Yaşayan birisiyle konuşur gibi: - Bu kadar geç kaldığım için bağışla sultanım. Unutmuş değildim ama, gelemedim işte... dedi.
Bu sırada kapının önünde gürültüler oldu, sesler işitildi ve arkası kapıya dönük olan Çakır, sütanasının: - " İşte, Deli Kurt geldi! " dediğini duydu. - " Deli Kurt mu? " - " Evet! " - " O da kim? " - " Kim olacak, Murad! " - " Neden Deli Kurt diyorsun? " - " Ben demiyorum, köylü diyor ama, hani yakışmıyor da değil... "
Çakır, denenmiş, sınanmış kişiydi. Birinci sınıf bir asker, vefalı bir yoldaştı. Tam bir Türk'tü.
61 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.