Beni etkileyen ikinci nokta, bu savaş öyküsünde tehlikeli askeri çatışmalardan ya da karmaşık cephe harekatlarından hiçbirine yer verilmeyişi oldu. İnsan burada hiçbir kahramanlık tasviri bulamıyor. Bu öykünün malzemesini keşif kollarının kahramanlığı değil, bu tür iki eylem arasındaki dinlenme oluşturuyor. Yazar bu dinlenmeye, hiçbir dışsal araçla ifade edilemeyecek, sarsıcı ve etkileyici bir gerilim katıyor. Öyle bir gerilim ki insana son noktasına kadar kurulmuş bir gramofonun gergin yayını hatırlatıyor. Savaşın bu tür bir tasviri, içinde barındırdığı sinemasal imkanlarla göz kamaştırıyordu. Önümüzde, savaşın asıl atmosferini yeni bir biçimde yeniden sergileme yolu açılmıştı; hem de olayların yüzeysel örtüsü altında saklı duran ve en iyi şartlar altında bile ancak derinlerden gelen bir ses olarak algılanabilen bütün o coşkusu, o olağanüstü sinirsel gerilimiyle...
"Benim kızdığım nokta, kararlılığını onlara göstermemen... "
Reklam
Algı, gerçektir. İnsanların neye inandığı, aslında ne olduğundan daha da gerçektir ve kimsenin gerçek ilan edilmiş şeyi değiştirmeye gücü yetmeyecektir. Bu nokta kabullenme ve geri çekilme noktasıdır. Ta ki …..
Kan döken öfkelerle çıldırtan gamsızlığın, taş gibi ağır acılarla isterik neşelerin, hazin doğumlarla gülünç ölümlerin, zehirli nefretlerle zaaflı aşkların, kedi ile köpeğin, eğri ile doğrunun, ak ile karanın ana baba bir kardeşmişçesine birlikte ve birbirini yiyerek yaşadığı; düz- gün hayatlar cephesindekilerin akıllarına sığmayacak kadar karışık, hayat denen muammanın kısa bir özetini andıran o diğerlerine benzemez sokaklardan geçti. Gitti, döndü, geldi. Birbirlerini tüketerek besleyen, böylece var olanların yaşadığı nokta kadar bir toprak parçası üzerinde kısa sayılabilecek ömrü hızlıca tükendi.
"Senin bu alışılmış çözümlemende katıldığım tek nokta, bizim birbirimizden uzaklaşmamızda masum olman. Ama kabul etmelisin ki ben de bu konuda eşit derecede suçsuzum."
·
Not rated
Dava Hanımları Okuma grubumuz ile bir dava kardeşimizin daha İslam yuvasında, bereketli bir tahlil gerçekleştirdik Elhamdulillah. Muhakkak bereketimizi artıran sebep İslam’ı konuşmamız, İslam için buluşmamız, İslam için kardeşlik kurmamızdır. Rabbim hepimize mağfiret etsin. Mayıs ayı tahlil kitabımız yedi güzel adamın güzide ismi Erdem Bayazıt’ın ‘Müslüman Yürekler Bilirim’ kitabı idi. Kitap; Afganistan, İran, Filistin İslam beldelerinin siyasi, ekonomik ve psikolojik yönde uğradığı baskılar üzerine yazılardan oluşuyor. Emperyalizm ve kapitalizmin Müslüman coğrafyaları için ne ifade etmesi gerektiğini, bu iki tehlikenin bize dönüşlerini ifade eden yazar, gücümüzü toplamamız gerektiğinden yakınıyor. Duygusal yorum yapmak gerekirse, mazlum İslam coğrafyasını böylesine dert edinmesini görmek etkiledi. Bugün imani bir nokta olmasına rağmen Filistinin görmezden gelinmesini izlerken, bu yazılar içimi burktu. Rabbim basiretimizi artırsın. Son olarak yazılar, yıl olarak bundan 40-50 yıl önce kaleme alınmasına rağmen okurken hiç de yabancı olmadığımız gündemler içeriyor. Afganistan- İran tam gündemdeyken bu kitabı 2024 yılında okuyup bitirmiş bulunuyorum. Bugünün dünyası değişmedi, yine gözler İslam ülkelerinde. A l ı n t ı “Dün Siyonizm ile iş birliği ederek II. Abdulhamid Han’ı tahttan indiren zihniyetle bugün Filistinlilerin haklı davasını görmezlikten gelen zihniyet arasında bir fark yoktur. Bunlar ittihatçı soyun ürünüdürler.” #freepalestine
Müslüman Yürekler Bilirim
Müslüman Yürekler BilirimErdem Bayazıt · İz Yayıncılık · 202253 okunma
Reklam
Yeni dönuştuğum son nokta memnun edici olmuş galba?..
Sanırdım ki, herhangi bir fenalık; ruhumuzu baştan başa kirletir, ondan hiçbir temiz nokta bırakmaz. Halbuki hakikatte her zaman böyle olmuyor. Maddî sükûtların manevî sükûtlardan bir farkı var. Meselâ bir uçuruma düşen bir insan paramparça olup ölüyor. Fakat manen düşen insanın bazen yalnız bir tarafı zedeleniyor, öte tarafları tamamiyle salim kalabiliyor. Fahişeler, görüyorsunuz ki, aile muhabbetini hiç kaybetmemiş, katiller görüyorsunuz ki, samimî surette seviyor, acıyor, yardım ediyor. Ben de vak'aların şevkiyle bir hırsız ve dolandırıcı olup çıkmış bulunduğum halde çocuklarımı ancak tamamiyle salim ruhlu insanlarda bulunacak bir temizlik ve kutsiyetle seviyordum.
Bilinçsizliğin içinde kaybolmuşken bile bir türlü unutamadığım, uykulu hayallerimde yanından ağır aksak geçtiğim sabit bir nokta vardı sanki. Ama asıl tuhafı, uyandıktan sonra o gün başıma gelenlerin eskilerde kalmış, tüm bunlar çok çok uzun zaman önce yaşanmış gibi gelmeye başlamasıydı.
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.