Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Biliyor musun, insan vücudu kendine yabancı olan şeyi tanır ve bunu sistemine kolay kolay kabul etmez. Mesela kalp transplantasyonu... Yani organ nakli. Alıcı ve vericinin kalbi her şeyiyle tamamen uyuşur ama bazen alıcının vücudu o kalbi reddeder. Çünkü ona ait olmadığını, bunun başka birinin kalbi olduğunu bilir ve buna karşı bağışıklık geliştirir. Bu durumda immunsupresif ilaçlarla bağışıklık sistemini baskılamaya çalışırız.” Durakladı ve sırıttı. “Ne demek istediğimi anladın mi?” Hare gözlerini kısıp dudağını ısırdı. “Imm... Senin için yabancı bir organ gibiyim. Aslında tamamen birbirimizle uyumlu olsak da, beni kabul etmeye hazır değildin. Bu yüzden kendini inkâr edip, duygularına karşı bağışıklık geliştirdin. Çünkü...” Hare dudaklarını öfkeyle birbirine bastırdı. “Çünkü kendi beğenmiş alçağın tekiydin.”
Sayfa 309 - Ephesus Yayınları, 1. Baskı
Tanıştığı erkeğin 'o' olmadığını anlar anlamaz ayrılacağını söylerdi. B.'nın bir yanı, Erhan'ın aradığı 'o' olmadığını biliyor, ama zorluyor kendini. 'Niye o olmasın? Öyle güzel ki...'
Sayfa 32
Reklam
Özgürlük dediğin öksüzlüğe kalıyorsun debisi yüksek nehirler akıp durdu içinde şimdiki çaresizliğin haksız bir dinginlik içindeki saf şiir, kendinden hayat yapan toy tedirginlik yıllara kaptırdıklarını olgunluk sanıyorsun görünür oluyor dünya yuvarlaştıkça bütün maceraları kuşatan politika o zaman da biliyordun, şimdi de biliyorsun yıllarca
Ben karanlık bir adamdım .Düşünsene, kocaman bir yabancı evde karanlığın ortasında dolaşıyorsun.Yüzlerce oda var ,içlerinde çeşit çeşit eşya var ve tek bir ışık kaynağı bile yok ... -Dokunarak geziyorsun. Her türlü kaza olabilir! Başkasının malına da zarar verirsin, kendini de sakatlarsın. İnsan böyle bir yerde yalnız kalınca deli mi, cani mi yoksa ışıktan mahrum bir talihsiz mi olur? İşte o zaman bir parça sevdiğiniz ben bu halde idim. Ve böyle karanlıkta kalmış kaç tane Johan var, biliyor musun? Karokep iç çekti. Milyonlarca! Bütün bir halk!
Sayfa 169 - Nilüfer YayıncılıkKitabı okudu
Keşke o zaman da biliyor olsaydım şimdi bildiklerimi.
Sayfa 25 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
"İnsan kendini yakınca ne oluyor biliyor musunuz? Yanıyor, işte o kadar! Ve yanma denen bir acı veriyor, işte o kadar!"
Reklam
"Uyanırsın, gözlerini ovuşturursun, esnersin ve birden artık hiçbir şey istemediğini fark edersin. Onunla sokakta karşılaşsan bile senin için fark etmez. Telefon ederse gerektiği gibi konuşursun. Seni görmek isterse ve bu buluşma kaçınılmazsa, hay hay, neden olmasın... Ve biliyor musun, bütün bunları içinden gelen bir rahatlık ve dürüstlükle yaparsın. Kasılma, acı, kendini kaybetme, hiçbiri yoktur. Bu nasıl olmuştur? Anlayamazsın. Artık intikam almak da istemiyorsundur, hayır; ve işte o zaman, hakiki intikamın bu olduğunu fark edersin, tek intikam, tek kusursuz intikam budur, artık ondan hiçbir şey istememek, ona ne iyilik ne kötülük dilemektir, çünkü o zaman artık seni yaralayamaz."
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.