Piyâle
Sıra hep son kadehe geliyordu Dudakların başkalarının masasında lâle Ben boynumdaki ipe bir düğüm daha atıyordum Peşinden başka gidecek yer yoktu Seni artık hiç sevmediğim halde Senin o eskisi olmamana imkân yoktu Ama inadından yapıyordun bunu Cemile İnattandı hep o içip içip gitmeler Bense boşalttığın kadehleri satın alıyordum Enayilik ettiğimi bile bile Hele o çıkışın yok mu kapıdan O Allahın belâsı herifle Başkasının olmayı bir türlü beceremiyordun Millet arkandan gülüyordu Düştüğün hale...
Mezarlık, kimsenin kaçabileceği bir hapishane değildir. O halde, niçin bu kadar korkuyorum ki? Mezarın kapağı, içerden açılamaz.
Reklam
1918 Kerkük Günden güne artan bu takib kolorduyu son derece bunaltmış ve tahammül edilmez bir hale getirmiş olduğundan kolordu kumandanı Selahaddin Bey'in mürâcaatı üzerine (Sina) cephesinde vazife görmekte olan (Yüzbaşı Şunisin) kullandığı tek satıhlı Alman tayyaresi gelmiş ve ertesi sabah İngiliz tayyareleri mutad taarruzunu icrâ ederken
Terkeden bir terkedilmiş...
O halde ben, terkeden bir terkedilmiş olacağım. Şeklen terkeden, hakikatte terkedilmiş.
Sayfa 241 - Ötüken NeşriyatKitabı okuyor
Çoğu insanda böyle bir canavar; besleyen bir kötülük, iç kemiren bir ejderha, geceye çöken bir umutsuzluk gizlidir. Böyle bir insan digerlerine benzer; gelir,gider. O sefilin içinde yaşayan ve onu öldüren bin dişli, ürkütücü, asalak keder farkedilmez. O adamın durağan ama derin bir uçurum olduğunu kimse bilmez. Ara sıra yüzeyinde anlaşılmaz bir karışıklık olur. Gizemli bir kırışıklık kıvrılır,sonra kaybolur ve tekrar belirir; bir hava kabarcığı yükselir ve patlar. Ufacık bir şeydir ama korkunçtur. Bu o bilinmeyen yaratığın soluğudur. Başkalarının dışarı çıktığı saatte eve dönmek, başkaları ortadan kaybolduğunda ortaya çıkmak,her fırsatta duvar renkli paltoyu sırtında taşımak, ıssız yolları aramak, tenha sokakları tercih etmek, sohbetlere hiç katılmamak, kalabalıklardan ve şenliklerden uzak durmak, refah içindeymiş gibi görünüp yoksul bir yaşam sürmek, zengin olduğu halde anahtarı cebinde, mumu kapıcısında olmak, arka kapıdan girmek, gizli merdivenden çıkmak gibi garip alışkanlıklar, bu anlam verilemeyen ilginçlikler, hava kabarcıkları, yüzeydeki kaçamak kıvrımlar sıklıkla dehşet verici bir derinlikten kaynaklanırlar.
Sayfa 790 - sefiller ııKitabı okuyor
O halde uyanınız, kim yarım hurma kadar iyilikle bir hayır işleyerek ateşten korunmaya muktedirse onu yapsın. Kim ki uyarım hurmayı bulamazsa, bari tatlı bir söz söyleyerek iyilik etmeye çalışsın. Çünkü bir iyiliğe 10 misliden 700 misliye kadar sevap verilir
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.