1696 yılında İsviçreli matematikçi Johann Bernoulli, brakistokron adı verilen çözümlenmemiş bir problemin halli için öğrencilerine 6 ay süre tanımıştı. Fakat öğrencilerinden olan filozof Leibniz'in ricası üzerine problemin çözüm süresini 18 aya çıkardı. Leibniz, Newton'ın bu alandaki buluşlarindan habersiz olarak, kendi başına diferansiyel ve entegral hesaplama yöntemlerini bulmuş bir kişiydi. 29 Ocak 1697 günü öğleden sonra saat 16.00'da bu problem Newton'a sunuldu. Ertesi sabah işe giderken problem çözümlenmiş olarak masanın üzerinde bekliyordu. Çözüme ilişkin olarak bulduğu yeni yöntemlerle birlikte problemin çözümü yayımlandı. Newton'ın isteği üzerine adı açıklanmamıştı. Fakat çalışmanın orijinalliği Newton'ı eleverdi. Bernoulli çözülmüş problemi gördükten sonra şunu söylemişti: "Biz aslanı pençesinden tanırız." Newton o tarihte elli beş yaşındaydı.
Sayfa 95Kitabı okudu
Haiti için sünnet, tarihlerinde unutulmaz bir kare idi. Dominik için ise yaşlısı ve genci ile koşarak gelmek idi. Tabii ki yaşlı insanlar iyi birer anlatıcı oldukları için durumlarını daha güzel özetliyorlardı. Mesela son gün koşa koşa gelen, iki ihtiyar delikanlıdan birisi Abdullah dede 68 yaşında idi. 6 yıl önce Müslüman olmuş. Etrafındaki gençleri sürekli sünnete teşvik etti. Bir çocuk gibi heyecanlı idi. 52 yaşındaki, Dominik’teki ilk helal kesim et işini de yapmaya çalışan Ali Bey ise 7-8 yaşındaki çocuk gibi sünnetteki her detayı soruyordu.
Suleyman Nazif
Nasıl Yazı Yazardı?
“Merhum, makalelerini kendi kendine okur, pürüzlerini asabiyetle ıslah eder; ondan sonra neşirden evvel o yazıları dostlarından sanatı anlayanlara okutur, eleştirilerini dinler w ancak ondan sonra matbaaya teslim ederdi...” Hakimiyeti
Milliye, 6 Ocak 1927
Lozan zafer’dir ama bizim değil İngilizlerin zaferi
Evet; Ankara, Lozan'da istediğini aldı… Peki, ne istedi?
Tam yüz yıldır Lozan'ın "zafer mi; yoksa hezimet mi" olduğunu tartışıyoruz. Çünkü, baktığınız yere göre her ikisi de doğru görünmektedir. Elbette kim için zafer ve kimler için hezimet olduğu önemlidir. Gelin bu "derin" karanlığı; belgeler ışığında aydınlatmaya
Deniz Gezmiş
30 Ocak 1968'de Hukuk Fakültesindeki arkadaşları ile amaç maddesi: "Türkiye'nin ulusal tam bağımsızlığı ve Türk halkının her türlü sömürüden uzak olarak en ileri uygarlık düzeyine ulaşması için, Atatürk Devrimi doğrultusunda elinden gelen katkılarda bulunmaktır." olan Devrimci Hukuklular Örgütünü kurdu.
7 Mart 1968 tarihinde İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi konferans salonunda düzenlenen bir toplantıda konuşma yapan Devlet Bakanı Seyfi Öztürk'ü protesto ettiği için tutuklandı ve 2 Mayıs'a kadar tutuklu kaldı. 6. Filo'ya karşı yapılan eylemlerden kaynaklı 30 Mayıs'ta tekrar yargılandı ve beraat etti.
Her geçen gün öğrenci eylemleri içinde daha aktif rol almaya başlayan Deniz, İstanbul Üniversitesinin 12 Haziran 1968'deki işgaline önderlik yaptı. İşgalin ardından İstanbul'a tekrar gelen 6. Filo'yu protesto eylemlerine de katıldı ve 30 Temmuz 1968 tarihinde tutuklandı. 20 Eylül'de serbest bırakıldı.
Sayfa 21 - HERDEMKitabı okudu
BEDEN SOSYOLOJİSİ BAĞLAMINDA MODA
1. Moda kavramının kelime anlamına baktığımızda, " Latince yapmak anlamına gelen moda, baştan çıkarma, aldatma, statü belirleme, toplumsal ve bireysel başkaldırı gibi " anlamları üstlenerek günümüze ulaşmıştır.
2. Moda, belirli bir zaman diliminde hızla yükselen belli tarzları ifade etmektedir.
3. 1825-95 yılları arasında günümüzün
22 Ocak 1932 tarihinde ilk Türkçe Kur'an İstanbul'da Yerebatan
Camiinde okundu.
29 Ocak 1929 tarihinde ilk Türkçe ezan Fatih Camiinde okundu. 6
Şubat 1932 tarihinde ilk Türkçe hutbe Süleymaniye Camiinde
okundu.
