''Her tarihçinin özellikle bağlı olduğu, eski bir silahı var ve tarihçi bu silahı kendi tarihinin odak noktası kılıyor. O noktada silah, bir bereket simgesi gibi dimdik ve gururla duruyor; gerçekte ise buz gibi, taşlaşmış bir katilden başka bir şey değil.''