- O olaydan sonra okulda bütün çocuklar "hamam lifi" diye takılmaya başladılar ona. Okul çocukları pek gaddar olur: Ayrı ayrıyken birer melektirler, ama bir araya geldiler mi, hele okuldayken bir felakettirler! Alaya alınınca bizim İlyuşa'nın soyluluk damarı kabardı. Öyle göze batar özellikleri yoktur, zayıf yaratılışlıdır, her şeye boyun eğmesi, babasına edilen hakarete ses çıkarmaması gerekirdi, ama herkese karşı babasını savunmayı aldı göze. Babasını, gerçeği savunuyor. Ağabeyinizin elini öperken, "Babamı bağışlayın, babacığımı bağışlayın," diye bağırırken yüreğinin nasıl sızladığını bir Tanrı bilir bir de ben. Çocuklarımız -yani sizin değil elbette- ezilmiş ama soylu yoksulların çocukları, hayatı daha on yaşında öğrenirler. Varlıklılar nereden bilecekler: Ömürleri boyunca gerçeği bu denli çıplak göremezler. Ama benim İlyuşa'm alanda ağabeyinizin elini öperken her şeyi, bütün gerçeği bir anda öğreniverdi. Yüreğine saplandı bu gerçek, bir daha da çıkmaz.
Sayfa 292 - İletişim Yayınları
520 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
Psikolojik gerilim polisiye...
Öncelikle herkese merhaba. Uzun zamandır polisiye gerilim okumuyordum ve canım çok çekiyordu. Bu kitap ilaç gibi geldi. İlk olarak konusundan biraz bahsedeyim. Kitabımızın ana karakteri olan sarah, bir ortaokulda öğretmen. Kendisinin acılı bir geçmişi var ( abisi 16 sene önce kaybolmuş vb.) Bir gün okuldayken Jenny Adlı öğrencisinin velisi okula
Ölümün Soğuk Sesi
Ölümün Soğuk SesiJane Casey · Olimpos Yayınları · 20141,660 okunma
Reklam
300 syf.
10/10 puan verdi
İki Şehrin Hikayesi
Konu olarak aynı olmasa da bana Vıctor Hugonun Sefiller kitabını hatırlattı. Sanki aynı dönemlerde yaşanmış gibi hissettirdi bana… Dickens kitaplarını severim aslında sadece Büyük umutlar kitabını sevmemiştim. İki şehrin hikayesi Kitabını okumadan önce çok duymuştum hiç bu kadar güzel olduğu aklıma gelmemişti. Okuldayken Tarih derslerinde Fransız ihtilalinin görmüşsünüzdür ben bu ihtilalin hiç bu kadar kanlı olduğunu bilmiyordum. Sanki okurken ben Fransız İhtilalini iliklerime kadar yaşadım. Keşke daha önce okusaydım. Bu kitap bana farklı bir bakış açısı kazandırdı. Okumaya doyamadım. Tek kelimeyle soracak olursanız muhteşemdi diyebilirim. Okudukça neden daha önce okumadım diyorsunuz.
İki Şehrin Hikayesi
İki Şehrin HikayesiCharles Dickens · İskele Yayıncılık · 200558.9k okunma
28.04.2019
9 saat derse girmiştim, 500 tane öğrencinin nöbetini tutmuştum. Belki abartılı gelecek ama kirpiklerime kadar yorulmuştum. Telefonumun şarji okuldayken ilk defa o gün bitmişti. Köyün son aracına yetişip eve gelmiştim. Sabah 7'de çıktığım evden akşam 19.00'da dönmüştüm. Saat 21.00'da arkadaşlarım kapımı çalmıştı. Söylediklerini ilk
40 syf.
·
Not rated
Çocuklar İçin Felsefe
İlkokul ve ortaokul çağındaki çocuklar için çok faydalı bir felsefeye giriş kitabı. Ben de orta okuldayken, Türkçe öğretmenim vasıtasıyla okumuştum. Düşünmeye sevk eden bir kitap.
Bildiklerimiz ve Bilmediklerimiz
Bildiklerimiz ve BilmediklerimizBrigitte Labbé · Günışığı Kitaplığı · 2014137 okunma
limonlu dondurma
İşte böyle kuzum, anlayacağın şu ömrümde pek çok şeye göğüs gerdim. Hani diyor ya Ahmet Arif; aç kaldım, susuz kaldım. Parasız kaldım. Annem, babam, seninle de tanıştırdığım küçük kız kardeşim, üniversite arkadaşlarım, bir masada gülüp eğlendiklerim; benim de figüranlığını yaptığım, kimi zaman ana karakterlerinden olduğum onlarca güzel insanın
Reklam
Kahredici çelişkilerin kardeşleşeceği birleşmeyi bulmak ve yeryüzündeki hayat ile gökyüzü krallığını kazanmak istiyordum. Yıllardan beri, daha küçükken... Daha okuldayken, en yakın arkadaşlarımla gizli bir "Dostluk Derneği" kurmuştuk; adına böyle diyorduk; odama girip kapıyı kilitledikten sonra, bütün hayatımızı haksızlıkla savaşmaya vereceğimize ant içmiştik. Elimizi kalbimizin üstüne koyup, ant içtiğimiz sırada gözlerimizden, iri damlalar halinde yaşlar boşanmıştı. Çocukça hayaller ama, vah o insana ki, bunları duyunca güler! "Dostluk Derneği" üyelerinin, birer doktor, avukat, tüccar, politikacı, birer gazeteci olduğunu gördüğüm zaman yüreğim burkuluyordu. Anlaşılan, bu toprağın iklimi çok sert olup, değerli tohumlar filiz atmadan papatya ve ısırganlar arasında boğuluyorlar. Ama, öyle görüyorum ki, ben hâlâ akıllanmadım; çok şükür Allah'a, şu anda bile Don Kişot benzeri seferlere hazırım!
Sayfa 62 - Can YayınlarıKitabı okudu
266 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.