Ben, dedi, okuduğum kitabın kahramanlarını sev­mek isterim; onları dostum farz ediyorum, hep kendile­riyle beraber yaşıyorum ve yanımdan ayrılmalarını iste­miyorum. Onun için bir kitabın kahramanını... Hatta pek çok sevmeliyim. Senelerce aynı kitabı tekrar tekrar oku­duğum vardır. Öyle bir kitap arıyorum ki bütün hayatım­da bıkmadan hep onu okuyayım. - Müfritsiniz. - Belki; bence kitap demek bir defa oku­mak için yazılan şey değildir. Bazı tanıdıklarım haftada üç dört tane okuyorlar. Onlara hayret ediyorum. Kitap. Nasıl diyeyim... İçinde yaşadığımız ev gibi olmalı, vatan gibi olmalı, ona alışmalıyız, bağlanmalıyız, köşesini bucağını gayet iyi tanımalıyız, her noktasına hatıralarımız ka­rışmalı. Değil mi? Bir musiki parçası gibi... Her vakit baş­ka başka eserler okuyanlar, iki üç günde bir dostlarını, evlerini, vatanlarını değiştiren insanlara benzemezler mi? Belki bunun için her yerde pek çok kitap çıkıyor, fakat iyileri ne kadar az. - Evet, kitap okumak bir sanattır; belki de yazmak ka­dar güç bir sanat. Onun için muharrirler, yalnız muhar­rirlerin okuması için yazmalıdırlar. Kari ile muharrir ara­sındaki seviye aynı derecede olmazsa anlaşmanın imkanı kalır mı?
288 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 28 days
Türkiye ve Oniki Ada
Oniki Ada, Ege Adaları ya da Ege Sorunu adı altında dillendirilen konular uzun yıllardır tarihçilerden daha çok siyasetçilerin dilindedir. Oniki Adalar, Lozan'dan evvel elimizden çıkmış olsa da Lozan'da tescillenen bir konudur. Her daim siyasi-tarih tartışmalarında içinde de yer almaktadır. Hazal Papuççular da "Türkiye ve Oniki Ada
Türkiye ve Oniki Ada
Türkiye ve Oniki AdaHazal Papuççular · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201944 okunma
Reklam
140 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 days
Not; iki kere iki dört eder.
Kitap yazmak sanatsa, kitabın ismi ayrı bir sanattır. Çünkü etkisini o belirler, ismine göre öne alıyoruz kitabı, ya da kütüphanede bekletip erteliyoruz okumayı. Ve yazılanı okumak sanatın en önemli, ve en özel kısmı. Bu kitap susmayı, konuşmaya tercih edenlerin, biriyle düşman olduğu halde onunla kardeş olabilme ihtimalini bile düşünen iyi
Yeraltından Notlar
Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020129.2k okunma
221 syf.
·
Not rated
Merhabalar sevgili dostlar, uzun zamandır buralarda yoktum incelemelerde biraz sessiz kaldım. Ama bugün sizlere Cihan Tuna Arslan’ın kaleme aldığı “Savaşmadan Ölmek Yok” adlı kitaptan bahsederek bu sessizliği bozmuş olayım. Kitabımız toplum baskısından, ötekileştirmekten, tahammülsüzlükten, bastırılmış duygulardan bahsediyor. Ne kadar tanıdık
Savaşmadan Ölmek Yok
Savaşmadan Ölmek YokCihan Tuna Arslan · Gece Kitaplığı · 2016111 okunma
Evet, ki­tap oku­mak bir sanattır; bel­ki de yaz­mak ka­dar güç bir sanat. Onun için mu­har­rir­ler, yal­nız mu­har­rir­le­rin oku­ma­sı için yaz­ma­lı­dır­lar. Ka­ri ile mu­har­rir ara­sın­da­ki se­vi­ye ay­nı de­re­ce­de ol­maz­sa an­laş­ma­nın imkânı ka­lır mı?
302 syf.
·
Not rated
Şimşek
Baştan söyleyeyim kitabı okumadıysanız bu yazımı okumanızı tavsiye etmem çünkü tamamen spoiler içerecek. Az evvel heyecanla bitirdiğim bu kitap yine beni çok sarsan bir Peyami Safa eseri olarak etkilendiğim kitapların tarihine adını keskin harflerle yazdırdı. Hala heyecanını atlatamadım. Normaldir. Nasıl içim rahatladı, Müfid nihayet acıklı
Şimşek
ŞimşekPeyami Safa · Ötüken Yayınları · 20221,756 okunma
Reklam
Kitaplar ve kitap okumak
- Ben, dedi, okuduğum kitabın kahramanlarını sevmek isterim; onları dostum farz ediyorum, hep kendileriyle beraber yaşıyorum ve yanımdan ayrılmalarını istemiyorum. Onun için bir kitabın kahramanını... Hatta pek çok sevmeliyim. Senelerce aynı kitabı tekrar tekrar okuduğum vardır. Öyle bir kitap arıyorum ki bütün hayatımda bıkmadan hep onu okuyayım. - Müfritsiniz. - Belki; bence kitap demek bir defa okumak için yazılan şey değildir. Bazı tanıdıklarımız haftada üç dört tane okuyorlar. Onlara hayret ediyorum. Kitap. Nasıl diyeyim... İçinde yaşadığımız ev gibi olmalı, vatan gibi olmalı, ona alışmalıyız, bağlanmalıyız, köşesini bucağını gayet iyi tanımalıyız, her noktasına hatıralarımız karışmalı. Değil mi? Bir musiki parçası gibi... Her vakit başka başka eserler okuyanlar, iki üç günde bir dostlarını, evlerini, vatanlarını değiştiren insanlara benzemezler mi? Belki bunun için her yerde pek çok kitap çıkıyor, fakat iyileri ne kadar az. - Evet, kitap okumak bir sanattır; belki de yazmak kadar güç bir sanat. Onun için muharrirler, yalnız muharrirlerin okuması için yazmalıdırlar. Kari ile muharrir arasında seviye aynı derecede olmazsa anlaşmanın imkânı kalır mı? - Tamamiyle böyle düşünüyorum. Not; Müfrit: Aşırı Muharrir: Yazar Kari: Okuyucu
Beynin Çatı Katının Bakımı: Eğitim Asla Bitmez Bir kiracının sıradışı davranışlar sergilediği söyleniyor. Ev sahibi Bayan Warren, kiracısını on günü aşkın süredir hiç görmemiş. Eve yerleştiği ilk gün dışarı çıkıp gecenin bir saati geri döndüğü zaman hariç, odasından hiç çıkmıyor. Sa­bahtan akşama kadar odanın içinde bir ileri bir geri mekik
104 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.