Sadece aklın istikametinde hareket edersen insanlardan uzaklaşırsın. duygularınla hareket edersen sürüklenirsin. Ruhunu açarsan ve dilediğin gibi yaşamazsan sıkışırsın. Nasıl bakarsan bak insanlarla anlaşmak zordur.
İyi anne ya da baba, kendisini yaşayabilen kişidir. Yaşamın
içinde olan ve kendisini yaşayabilen kişi, diğer insanların da yaşamına
saygılıdır. Anne ya da baba olduğunda çocuğunu kendine özgü bir dünyası olan bir varlık olarak algılar ve haklarına saygı
gösterir. Üstelik çocuğa gerekli olan modeli de sağlamış olur.
Çünkü yaşamak iniş ve çıkışları içerir. Ana-babasmın bu dalgalanmaları
yüreklice göğüsleyebildiğini gözlemleyen çocuk da
ilerki yaşamındaki inişleri dünyanın sonu gelmişçesine algılamaz.
Noksan yönleriyle yüzleşebilen bir ana-baba modeli gördüğünden,
kendisi de kendine karşı dürüst olmayı öğrenebilir.
insanın kendi kendisine tutsak olmasına yol
açan kısırdöngülerin oluşum nedenlerine ve yaşanış biçimlerine
ağırlık verilmiştir. Çünkü insan, kendisine karşıt düşen davranışlarını
nasıl geliştirdiğini göremedikçe, özgür olabilmek
için neyi aşması gerektiğini de bilemez. Ancak böyle bir kitabı
okumanın davranışlarda doğrudan bir değişiklik yaratacağı
beklentisi de bir yanılgıdır. Çünkü insan, çevresini algılarken
seçicidir; yalnızca seçtiklerini görür, diğerleri algı alanının dışında
kalır.
Nesneleri başkalarından farklı görüyordu, o yüzden hayatım boyunca yaşadığım şehir göze başka bir yermiş gibi görünüyor veya bir kadın, yüzüne vuran bir ışık sayesinde güzelleşiyordu.