Utanç
Akşam on bir olmasına rağmen karım hâlâ gelmemişti. Oysa iş yerinden saat onda çıkıyordu ve çoktan evde olması lazımdı. Cep telefonundan inatla aradım onu ama telefonu açmadı. Bugün haftanın hangi günü olduğu geldi aklıma. Günlerden salıydı ve benim inancıma göre uğursuz bir gündü. Çok tedirgindim, geçen her dakikayla birlikte, kan biraz daha
Bu kuşun başına ne gelmiş olabilir ve profesyonel bir yardım nasıl olurdu?
1-2 gün önce kardeşim bu kuşu bulup bize balkondan verdi. Gözleri ve sırt kısmı dışında her yeri ağda gibi bir yapışkana bulaşmıştı. Görünce şaşırdım ve korktum: tutarken ya zarar verirsem veya ani hareket yapar da korkup ya istemeden bırakırsam vs. diye ama yanimdakilere bakınca benim tutmam gerektiğini anladım ve dikkatli ama seri bir şekilde
Reklam
"Açık Mektup :) Seni kırmayacağım demiştim @milta :)
"Merhaba benim kalbimi görebilen can dostum Nazile Serna ; Sen beni yokluğunun bitimsiz kederine terk edip gideli, yıllar geçmiş. Peki ben neden, daha iki gün önce Antikacılar Çarşısı'ndaki çay evimizde buluşup, şen kahkahalarımızla söyleşmişiz gibi hissediyorum ? Neden yüzünün her tatlı kıvrımı gözlerimin önünde, sesin hala
600
600.gün... Zamanı tutamıyorum sevgili durduramıyorum. Son günümüzde bana "dursun mu zaman?" demiştin. Dursun artık sevgili, dursun artık, hayır zaman akıp gitmesin. Yarın, dün olsun. Zaman artık geriye aksın istiyorum. Merak etmiyorum geleceği, istemiyorum geleceği. Gözlerimin ışığının sönmesini izlemeyi değil, ışığını geri kazanmasını
Seni sevmeme izin verdiğin için teşekkür ederim...
Merhaba sevgilim :). Bugün çok özel bir gün ve dahası yarın çok çok daha özel bir gün. Nasıl başlayacağımı bilmiyorum. Seninle bize ait günlerin konuşmasını çok çok erken yapmıştık aslında. Sen takvimine not almıştın, bense birkaç kez unutup 17 Mart tarihinde sonsuza kadar aklıma kazımıştım. Senden saklı bir şeyim olmadığı için bunları anlatmamda
Kaybolanları ilmek ilmek buluyorum. Ne tuhaf. Bir döngünün en başına dönmek... Madem başa dönecektim, anlamı neydi bu çemberin? Belki de o çember hiç olmadı? Hep mi köşeler oluşturdum, hiç törpülenmeden? Hep köşeler oluşturdum, hiç törpülemeden. Hep dinledim, dinlediklerimi sorguladım. Ama hiç soru sormadım. Şimdiyse, zihnimden birkaç saniyeliğine geçip boşlukta kaybolan soruların cevaplarının, gün içinde basitçe karşıma çıktığına şahit oluyorum. Sorular benim sayıklamalarım, gördüğüm cevaplarsa benim rüyalarım mı? Hayır. Nadiren söyleyebildiğim, net bir "hayır". Her ne kadar bazı şeyleri kelimelere dökmek istesem de mahrem kalmalı gibi hissediyorum, "hayır"ın nedenleri gibi.. Hüzünlüyüm. Ve garip ama huzurlu bir hüzün bu.. "Fırtınalar artık diniyor Ayağa kalkıyorsun, benim dostum, Daima eve gelen yolu bulacaksın İçinde var olan yolu" youtu.be/j2ElRWjLPZU?si=...
Reklam
75 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.