Hırs insanı şan ve şöhretten daha çok sarhoş eder; arzu her şeyi yeşertirken sahip oluş soldurur; hayatı yaşamaktansa düşlemek yeğdir; kaldı ki yaşamak da bir bakıma hayatı düşlemektir, ama hem gizemi hem de netliği azalmış bir düştür bu...
Sayfa 170
Maddeden, tabiattan getirilip ruha ekilmek istenen umutsuzluk karamuklarının tohumlarını ayırmaktır bu amentü. İnkar ve red, yıkıntı ve çöküş, düşüş ve devriliş tohumlarını, oluş, ilerleyiş, yüceliş gibi olumlu tohum ve başakların içinden ayıklayıştır.
Reklam
Tuhaf olan buydu, insanın nereye gittiğini ya da ne istediğini bilmemesi; birşeyle-ri körü körüne takip ediyor, gizliden gizliye çok acı çekiyordu, hep hazırlıksız ve şaşkındı, hiçbir şey bilmiyordu; ama bir şey bir diğerine yol açıyor, hiçlikten aşama aşama bir şey kendi kendine oluşuveriyordu; böylece insan sonunda bu sakinliğe, bu sessizliğe, bu kesinliğe ulaşıyordu, insanların yaşamak de­dikleri de bu süreçti. O halde belki de gerçekle herkes onun şimdi bildiği gibi nereye gittiğini biliyordu; şeyler kendi ken­dilerine yalnızca onun için değil, onlar için de bir örüntü oluş­ turuyordu ve o örünıüde doyum, anlam yatıyordu. .
Sayfa 352Kitabı okudu
Olmayı unuttuğumdan, silinmeye razıyım. Oluş-ne cinayet.
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.