Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Şehid Binbaşı Mehmet Nazım..
Binbaşı Nazım (...) orijinal bir adamdı. Askerler içinde, askerliğin en çok aleyhinde olan oydu. Onu biraz başıbozuklara taraftar olduğundan dolayı tenkit ederlerdi. Topçu alayına mensuptu. Kendisinde yaşlı bir adam olgunluğu vardı. Aynı zamanda eski dünyanın işe yaramaz taraflarını da iyi biliyordu. Gelir gelmez, en dikkati çeken sima o oldu. Bilhassa, maceralarını anlattığı zaman, büyük bir ilgiyle dinleniyordu. Yeni bir Türkiye’nin, hatta dünyanın şekli için bir formül edinmişti. O da şuydu: Evvelâ bütün zabitleri öldürmek, sonra da zabitleri öldürenleri öldürmek, nihayet Türkiye’yi mesut ve yeni bir hayata kavuşturmak. Arkadaşlar arasında, söylediklerinin bir şaka olduğunu söyleyenler olduğu zaman: — Vallahi değil, derdi. Ona göre, dünyayı altüst eden iktisadî faktörler değil, ordulardı. Halbuki kendisi ordunun en cesur ve muktedir fertlerinden biriydi. Çok zaman öğleden sonra Karargâh’ta çalışırken Nâzım’ın bir neferi, elinde bir tavşanla gelir, onu Nâzım’a vurmuş olduğunu söylerdi.
Dr. Adnan Bütün kabine toplantılarında bulunmaya mecbur oluyor, bundan başka da Mustafa Kemal Paşa’nın çağırdığı hususî toplantılara gidiyordu. Bu günlerde, nadiren gece yarısından önce gelir, bazan da sabahın beşlerine kadar dışarıda kalırdı. Mustafa Kemal Paşa’nın anormal denilecek bir enerjisi olduğu için, sabahleyin uyurdu. Fakat, Dr. Adnan
Reklam
"...Ona göre <<tenceren kaynarken, maymunun oynarken >>hayatın tadını çıkaracaktın, başına bir dert gelirse de eh diyecektin,ne yapalım, dünya böyle. Kafanı ona buna takıp da o ne dedi bu ne dedi diye vıdı vıdı etmeyecektin. "
Her harekete, söze bin bir türlü mana veriyordu. Her hareket, her söz onun için ölçülmesi, biçilmesi, ona göre yapılması lazım gelen bir köprü, bir bina, ne bileyim bir tezgâhtı. Bu hissini kıza da söylerdi. Genç kız bütün hassasiyetine rağmen nihayet sevemediği bu adama karşı fazla realistti.
Değerli okurlarım atalarımızın güzel bir sözü vardır. "Söz vardır şakayı kavgaya çevirir, söz vardır kavgayı şakaya çevirir." İşte şu günümüzde söz sanatını iyi kullanamayışımızdandır ki, hem sosyal yaşamda, hem dini yaşamda muhatabımıza göre konuşamadığımızdan haklıyken haksız duruma düşebiliyoruz. Bir konuyu muhatabımıza aktarırken
Reklam
312 syf.
·
Puan vermedi
·
7 saatte okudu
Rahip
Rahip
Rahip
Sierra Simone
Sierra Simone
Bir rahibin çiğneyemeyeceği kurallar vardır. Rahipler evlenemezler, Hıristiyan cemaatini terk edemezler ve Tanrılarını yüzüstü bırakamazlardı.Kurallara uyma konusunda her zaman iyiydim. Ta ki o gelene kadar. Onun ardından yeni kurallar öğrendim.Benim adım Tyler Anselm Bell. Yirmi dokuz yaşındayım. Altı ay önce kilisemin
Rahip
RahipSierra Simone · Pukka Yayınları · 2024117 okunma
Çünkü ona göre diğer insanların hepsi onun hayranıydı.
ben dünyanın önde gelen saatçisi, ölemem; şu çeşit çeşit parçalar ve türlü türlü çarklar aracılığıyla hareketi ayarlamayı beceren ben! Sonsuzluğu kesin kurallara bağlamadım mı ben, ve ona egemen olarak istediğim gibi kullanamıyor muyum? Usta bir el, yüce bir deha gelip şu başıboş saatlere düzenli bir biçimde sahip olmadan önce insanoğlunun alınyazısı ne büyük bir belirsizliğin içine gömülüp gitmişti! Yaşamda olup bitenler hangi kesin harekete bağlanabiliyordu? Ama siz, insan ya da şeytan, kim olursanız olun, bütün bilimleri yardıma çağıran, bütün insan varlığını sarıp sarmalayan ve insan yaşamının kuramlarına ve uygulamalarına altedilmez bir biçimde karışan sanatımızın yüceliğini hiç düşünmediniz mi yoksa! Hayır hayır, Zacharius Usta ölemez! Çünkü, zamanı ben düzene soktuğuma göre, zaman da benimle biter, dehamın koparıp uzaklaştırmayı becerdiği o sonsuzluğa geri döner ve hiçliğin dipsiz kuyusunda geri dönüşsüz biçimde yitip giderdi. Hayır, yasalarıma boyun eğen bu evrenin yaratıcısı kadar ölümsüzüm ben; ona denk oldum, onun kudretini paylaştım: Tanrı sonsuzluğu yarattıysa Zacharius Usta da zamanı yarattı.
İthaki Yayınları
222 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Daha önce
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu Madonna
ve
İçimizdeki Şeytan
İçimizdeki Şeytan
'ı okumuş ve çok beğenmiştin ancak Yusuf ile yollarımız kesişmemişti bir türlü. Halbuki sevgili
Sabahattin Ali
Sabahattin Ali
'nin yazdığı ilk romanmış. Kitapçılardayken sürekli gözüme çarpan ve online kitap satan sitelerde sürekli sepetimde duran bu etkileyici romanı sonunda alıp okuyabildim. Gerçekten, roman hakkında tek bir kelime
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021173,5bin okunma
Reklam
İnsan, sahip olduğu nimeti, tam elinden çıkarken anlıyor. Nemiz varsa her ân gittiğini ve yeniden geldiğini farzedip ona göre davranamaz mıyız?. . İflasımızı anlar, ağlamaktan başka çare bulamazdık.
Abdülmuttalib
Peygamberler Peygamberinin büyük babası... Abdülmuttalip; yâni Muttalip isimli birinin kulu... Muttalip insan ismi olduğuna göre ne demek?.. Bu lâkablandırılışta bir iş olmalı... Şöyle: Muttalib isimli bir amcası var... Amcası, deveye binmiş, arkasında yeğeni, Mekke'ye girerlerken ona soruyorlar: – Arkandaki de kim? Çocuk, kılıksız ve bakımsız... Asîl Muttalib utanıyor: – Kulumdur! Diye cevap veriyor. Sonradan üstbaşı düzenlenen çocuğun kim olduğu meydana çıkıyor amma, lâkab bir kere takılmıştır: – Abdülmuttalib, Muttalib'in kölesi... Öz ismi Şeybe-tül Hamd... Doğuştan ak saçlı... Kendisine, bu mânaya gelen Şeybe ismini vermişler. Derken Abdülmuttalib... Uzun yıllar yaşadı ve Araplarda ilk defa sakalını o boyadı.
Sayfa 36 - Büyük Doğu YayınlarıKitabı okudu
Spino­za insan ruhunun ölümsüz olduğunu temelde inkar eder. Zih­nin ya da onun bir parçasının ölümsüz olduğunu ve vücudun ölümünden sonra bile Tanrı'nın içinde yaşamaya devam ettiği­ni kabul etse bile kişisel ruhun vücut ile birlikte yok olduğuna inanır. Dolayısıyla ebedi mükafat ya da ceza konusunda he­veslenecek ya da korkulacak bir şey yoktur. Hatta Spinoza, ümit ve korkunun, dini liderlerin, sürülerini inançlı bir tesli­miyet halinde tutmak için kullandıkları duygulardan ibaret ol­duğunu söyler. Tanrı'nın ödül ve ceza dağıtan serbest bir ha­kim olduğu sanısı, saçma bir biçimde ona insani özellikler at­fetmek gibi bir uygulamaya dayanır. "Bu kişiler, insanları ken­dilerine bağlamak ve onlar tarafından el üstünde tutulmak için Tanrı'nın her şeyi insanlar narnma yönlendirdiğini söyle­yip durur. Dolayısıyla her biri kendi mizacına göre Tanrı'ya tapınmanın değişik yollarını uydurmuştur." Bu yüzden batıl inanç, cehalet ve önyargı, düzenli bir dinin temelinde yer alır. Spinoza'nın ısrarla savunduğu görüşe göre Tanrı aslında sonsuzluktan yapılmıştır ve Doğa ile birdir. Diğer her şey mut­lak bir gereklilik ile Tanrı'nın doğasından gelir. Spinoza aynca insanoğlunun herhangi bir biçimde özgür olduğuna inanmaz ve onun günahlardan kurtulup hayırlı bir hale erişmesi konu­sunda hiçbir şey yapamayacağını ileri sürer.
Sayfa 196 - İletişim Yayınları
Hem 1660'lann başında başlanmış Spinoza'nın başyapıtı Eti­ka’da,hem de daha eski bir çalışma olan (muhtemelen 1660 başı, yani aforozdan dört yıl sonrası) ve Etica’daki fikirlerin olgunlaşmamış ya da henüz çekirdek halinde boy gösterdigi Tanrı, Insan ve Insanın Mutlulugu Üzerine Kısa Inceleme (A Short Treatise on God, Man and His
Sayfa 196 - İletişim Yayınları
.... Ulu Önder Atatürk’ün Çocuk Sevgisini Ve Onlara Verdiği Önemi Gösteren 19 Unutulmaz Söz Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu eşsiz kahraman Mustafa Kemal Atatürk, zamanının çok ötesinde bir liderdi. Zorlu savaşların ardından yeni bir ülke inşasına girişen bu büyük dâhi, yaşamın her alanında milletine örnek olmaya çalışıyor, fikirleri ve ortaya
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.