Oranı hayli düşük marjinal kesimlerin "Tarihi Ermenistan topraklarını bugünkü Ermenistan topraklarına katma" arzusu ise her zaman, her millet içinde olabilecek kadar, belirleyici olmayan bir varlık hali ki, bunun muadili Türkiye içinde de söz konusu. Bugün bıraksalar, Ermenistan'ı haritadan silecek zihniyette kesimler Türkiye'de de mevcut, ama onların varlık halini gerçeğin ta kendisi olarak mı kabul edeceğiz? Bir diğer önemli neden de, tabii, toprakla güç arasındaki ilişki. Toprak güçle alınır. Ermenistan'ın gücü ise ortada. Bugünkü güç dengesine baktığımızda Türkiye ile Ermenistan arasında kıyaslanamayacak bir fark söz konusu. Sonuç olarak, toprak paranoyası için şu tespitimizi aktarabiliriz: Türklerin Ermenilere ilişkin duydukları toprak paranoyası esas olarak gerçek olan bir paranoya değil, sürekli üretilen ve bununla da siyaset yapılan suni bir paranoyadır.
.... Kentsel bir icat: Öğle yemeği Öğle yemeği günün ikinci yemeği olarak bilinir, ancak üç öğün arasında bir zamanlar atıştırmalığa dayanan kökenlerinden günümüzdeki konumuna son yükselen öğle yemeği oldu. 1755’te bile Samuel Johnson öğle yemeğini “eline alabileceğin kadar yemek” yenen bir saat olarak tanımlıyordu. Mutfak tarihçisi ve 2012’de
Reklam
Güncel, genellikle "bilimsel" addedilen inanca göre tarih, belki de özellikle demokrasi çağında, büyük maddi ve ekonomik unsurların sonucudur ve insanların hayatları, davranışları ve düşünceleri büyük ölçüde bunların etkisiyle şekillenir. Bu büyük ölçüde doğru değildir. 1933'te Hitler'in Almanya'da iktidara gelmesinin sebebi yalnızca 1930-33 ekonomik krizi değildi, aynı zamanda o dönemde birçok Almanın içinde bulunduğu ruh haliydi. 30'larda İngiliz hükümetini Hitler'e direnmekte kararlı kılan şey İngiltere ekonomisi değildi. 1940'ta Fransa'nın yenilgisine sebep olan şey maddi imkânsızlıklar ya da silah eksikliği değildi. Japonların Birleşik Devletler'le savaşmayı planlayıp bunu yapmalarının ekonomik bir sebebi yoktu. Tabii ki, Birleşik Devletler'in muazzam maddi gücü (ve Sovyetler Birliği'nin devasa orduları) Almanya ve Japonya'ya karşı verilen savaşı kazanmalarını sağladı. Ama bu noktada bile asıl önemli olan şey azim, Amerikan halkının nerdeyse tam bir fikir birliği içinde olması ve Rusların Stalin'e karşı gelmek istemeyişleriydi. İnsanların düşünceleri, inançları, neyi düşünmeyi seçtikleri, neye inanmayı tercih ettikleridir hayatlarının temeli; maddi şartları ve ekonomik arzuları da çoğu zaman bunların sonucudur ve tam tersi doğru değildir.
Sayfa 128 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
Alışkanlıkların davranışları nasıl denetim altına aldığına örnek olarak aktardım bu konuşmaları. Zenginlerin alışkanlıklarını anlatmasını istemiştim zengin babamdan. Bana kestirme bir yanıt vermek yerine her zamanki gibi örnek vererek anlatmayı seçmişti. “Baban faturalarını ne zaman öder?” “Ayın birinde,” yanıtım verdim. “Peki geriye bir şey
Kitaplar ve belli yayınevlerinin övüldüğü kadar diğerlerinin doluluğundan bahsedilmiyor gibi geldi bana biraz. Mesela Prens isimli kitabı bitirdikten sonra incelemelerine bakayım dedim ve bir okurun dikkat çeken bir eleştiri metniyle beraber basılan bir yayınını okuduğunu gördüm; Remzi Kitabevi. Bir defa da başka bir okurun İş Bankası Yayınları'ndaki önemli bir klasiğin anlamı eksilten bir çevirisini Yordam Kitap'la karşılaştırdığını görmüştüm. Sanki yayınevlerinde de bazı isimleri alışkanlık haline getirmişiz...Belki daha dikkatli birçok okur vardır, ben önce kendime söylüyorum bunları tabii.
Kadıköy Moda Süreyya Sineması/Operası
Süreyya Sineması'nın öyküsü Kadıköy tarihi için önemli. 1923'te inşaatına başlanan sinema, 1927'de açılmış. Köseoğlu Paşa’nın ikiz kâgir konağının yanı sıra sedir ağaçlarıyla doluymuş arazisi. 1908 yılında konak satışa çıkarılınca selamlık kısmını Süreyya Paşa, haremlik kısmını ise Kadıköy Metropolitliği satın alır. Süreyya Paşa,
Reklam
1,000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.