Sessiz Hasta - Alex Michaelides
8/10
İnsanın bir psikiyatri ünitesinin tuhaf dünyasına bu kadar hızlı uyum sağlayabilmesi acayip. Delilerin arasında kendinizi git gide daha çok rahat hissediyorsunuz; sadece başkalarının değil, kendinizinkiyle de barışıyorsunuz. Bana göre hepimiz kendimize göre farklı şekillerde deliyiz.
Uzun zamandır ilk defa bir kitaba nasıl yorum yapmam gerektiğini ne yazmam gerektiğini bilmiyorum. Çünkü bu kitabı nasıl anlatırım bilmiyorum açıkçası.
Başarılı bir ressam Alicia Berenson, kocası Gabriel onun için endişeleniyor ve günlük tutmasını ona yardımcı olacağını söylüyor.
Ve Alicia Berenson, otuz üç yaşında, kocasının suratına beş kez ateş ederek öldürüyor. Ve sonrasında tek kelime bile etmiyor.
Theo Faber, Alicia'nın durumu ilgisini çekiyor ve psikoterapist olduğu için ona yardım etmek istiyor. Ama duydukları hoşuna gidecek mi? En önemlisi Alicia'yı konuşturabilecek mi?
Kitap gerçekten çok iyi kurgulanmış ve yazılmıştı. Alicia'nın günlüğünü okurken o kadar gerildim ki kitabi gece bitirebilecekken sabaha bıraktım. Tahmin edemeyeceğim bir ters köşe vardı. Fakat yine de o son kisim beni pek tatmin etmedi. Evet kesinlikle ters köşeydi ama anlatımdan mi bilmiyorum daha etkileyici olmasını beklerdim. Teorim vardı tabii ki ama onların hiçbiri çıkmasa da hepsi birbirine bağlandı.
Verity'den sonra okuduğum en iyi psikolojik gerilim kitabıydı. En son onu okurken böyle hissetmiştim.
Verity sevdiyseniz bu kitabı da seversiniz. Verity'i okumadıysanız onu da kesinlikle öneririm.