Abdulkadir Geylani Hz.
Kendisine kötü davrananları affederdi. Kötülüklere dalmış çok kimse, hırsız ve eşkıyâ onun vâsıtasıyla tövbe etti.
Sağlam bir Müslüman, kendisine ve etrafındaki insanlara maddi ve manevi güç veren sağlam temelli bir imana sahiptir. Birkaç basit adımı takip ederek Allah sevgisi ve iyi bir Müslüman olma yolunda mesafe kat edeceksiniz. 1. Önce, her şeye kâdir olan Allah’ın varlığını ve onun vasıflarının bizim tahayyülümüzün ötesinde olduğunu kabul et. O, her
Reklam
Salih İnsanları Sevme ve İlahlaştırma...
Nuh Suresi, 21 - 23. Ayetler: "Nûh, 'Rabbim, dedi, doğrusu bunlar beni dinlemediler, malı ve ço­cuğu kendi ziyanını arttırmaktan başka bir şeye yaramayan kimseye uydu­lar." "Onlar çok büyük tuzaklar kurdular." "Dediler ki: 'Sakın ilâhlarını­zı bırakmayın; hele Vedd'en, Suvâ'dan, Yeğus'tan,
İsmet Özel - Amentü Şiiri - 97. Satır:
"ne Godiva geçer yoldan, ne bir kimse kör olur" Tahlili: Lady Godiva 11 yy. da yaşamış olup İngiltere “Mercie” dükünün karısıdır. Kocası ağır vergiler koymak suretiyle halkına şiddetli bir şekilde zulüm yapar. Bu zulüm yüzünden Godiva ile eşinin araları açılır. Lady Godiva eşine bu zulümden vazgeçmesini söyler. O da Godiva’nın bir atın üzerinde çırılçıplak bir şekilde bütün şehri dolaşması şartıyla yaptığı zulümden vazgeçebileceğini söyler. Godiva bu şartı kabul ederek bir atın sırtında şehri çırılçıplak dolaşmaya başlar. Yalnız bundan önce halka haber salıp evlerinden dışarı çıkmamalarını ister. Halk da Godiva’ya olan sevgisi ve bağlılığı yüzünden onun bu isteğini yerine getirir ve Godiva şehri dolaştığı esnada perdelerini sımsıkı kapatırlar ve evlerinden çıkmazlar. Ama buna rağmen “Tom” adında biri, perdenin aralığından Godiva’yı izlemek ister. Perdeyi araladığında gözleri kör olur. Bu durum o kişiye verilen ilahi bir cezadır. “ne Godiva geçer ne bir kimse kör olur” dizelerinde şair bu olaya gönderme yapmaktadır. Şairin yaşadığı toplumda, ne Godiva gibi kendisini halkın huzuru ve selameti için feda edecek biri, ne de kendisine bir kötülük dokunacağını bilse dahi sokakta vuku bulan olayları görmeye cesaret edebilecek, eylemsel tepki gösterebilecek biri bulunmamaktadır.
Peygamberimiz öyle bir peygamberdi ki; hangi iyilikte gayret etse makamı yükselmeyecek, Gayretini azaltsa makamı düşmeyecekti. Allah kendisine öylesine özel bir yere koymuştu ki; Ne daha önce yaratılanlar onun gibiydi, ne de daha sonra yaratılacak olanlar. Olmayan günahları için Rabbinden af diler, Hatalarından bağıslanmayı ister, verdiği nimetler için teşekkür ederdi, sabahlara kadar ayakları şişer, secde yeri gözyaşları ile ıslanırdı. Tövbeleri, duâları neden bukadar uzardı? Acaba her yönü ile örnek olan peygamberin çağlar ötesinden bize bir mesajı mı vardı? Bağışlanma isteğimiz, hatalarımızı kabul etmemiz aldanışlarımızı itiraf etmemiz, onun için neden bu kadar önemliydi. Hataları ile yüzleşmeyen, çoğalan hatalarıyla yanlışlardan kurtulamayan birinin hem kendi hem de toplumun kalitesini düşürmesinden mi endişe etmişti. Tevazunun toplumdaki şiddetin ve nefretin tek ilacı olduğunu mu hatırlattı bizlere. Kaldır elini sonsuzluktan söz etmeyen her şeyi bırak bir kenara. Hatalarınla, yanlışlarınla yönel semaya. Kendinden tamamen tövbe etmek ile başla her şeye. Âlemlere rahmet olarak gönderilen peygamber bu özel anları ciddiye alırdı. Sende ciddiye al.
İ'lem Eyyühel-Aziz! Kur'an-ı Kerim bütün insanlara rahmettir. Çünki herbir insanın şu hakikî âlemden kendisine mahsus hayalî bir âlemi olduğu gibi, herkes kendi meşrebine göre Kur'andan fehm ve iktibas ettiği (hâfızasında) kendisine has bir Kur'an vardır ki, onun ruhunu terbiye, kalbini tedavi eder.
Mesnevi-i Nuriye
Mesnevi-i Nuriye
Reklam
Çok içten...
"Daha çok gençken herkese güvenebileceğini sanırsın. Ve senin olanlardan da kolayca vazgeçebileceğinin yanılgısına kapılırsın. Belki vazgeçmeye de çalışırsın fakat yine de yapamazsın. Ayrı olursun, gidersin. Gittiğin gibi de kapıyı tekrar çalarsın. Ama zil çalışmaz. Kimse duymaz. Kapının bir tarafında sen olursun, diğer tarafında o. Fakat
Ebu Ubeyde bin Cerrah;
🌼“Her ümmetin bir emini vardır, bu ümmetin emini ise Ebû Ubeyde’dir”🌼 →" Bedir Gazvesi’de müşrikler arasında bulunan babası ile karşılaşmak istememesine rağmen, babasının özellikle onun karşısına çıkması ve kendisine saldırması üzerine onu öldürmek zorunda kalmıştır. Bu olay üzerine ise, "Allah’a ve âhiret gününe iman eden bir
Yüzlerce veda 31 EKİM 2016 ‘Bana bir hikâye anlat’ dedi adam. Sesi, yaşamaktan yorulmuşların bezgin tınısını taşıyordu. ‘Bana bugüne dek duymadığım bir modern zaman hikâyesi anlat’. Durmuş kalp için bir elektroşok. Ona içinde nefes alacağı bir hikâye sunabilir miydim? ‘Veda etmeyi biliyor musun?’ dedim, ‘hiç vedalaşamadan bir sevdiğini toprağa
*Şevval Ayında Kılınacak Çok Mühim bir Namaz*
AZATLILAR UTEKA  namazı)*                    *🧡🍁Şevval ayında kılalım İnşaAllah  ve herkese duyuralım.*. *🧡🍁Peygamber Efendimiz (Sallallallahu Aleyhi ve Sellem ) şöyle buyurmuştur:* ➖ *"🍁Her Kim  Şevval ayı* *icerisinde  gece veya  gündüz  8 rekat kılar* *Her rekatta;* *1 Fatiha.*  *15kere ihlas Suresi ile kılınır* *🧡🍁Namazı  bitirince
Reklam
Her İşin Başı İslâm
Muaz Ibni Cebel Radiyallahu Anh’den rivayet edildiğine göre Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurdu: “- Tamamıyla işin aslını (başını, temelini) haber vereyim mi sana?” “- Ver, Ya Rasûlallah!” “- İşin başı (aslı) İslâm’dır...” ( Tirmizî, İman 8; İbn Mâce, Fiten 12; Ahmed b. Hanbel, Müsned, V, 231, 236, 237) Her şeyin temeline İslâm’ı
DENİZ GEZMİŞ'İN BABASINA YAZDIĞI SON MEKTUBU
Baba, Mektup elinize geçmiş olduğu zaman, aranızdan ayrılmış bulunuyorum. Ben, ne kadar üzülmeyin desem, yine de üzüleceğinizi biliyorum. Fakat, bu durumu metanetle karşılamanı istiyorum. İnsanlar doğar, büyür, yaşar ve ölürler… Önemli olan çok yaşamak değil, yaşadığı süre içinde, fazla şeyler yapabilmektir. Bu nedenle ben, erken gitmeyi normal karşılıyorum. Ve kaldı ki, benden önce giden arkadaşlarım, hiçbir zaman ölüm karşısında tereddüt etmemişlerdir. Benim de etmeyeceğimden şüphen olmasın. Oğlun, ölüm karşısında aciz ve çaresiz kalmış değildir. Bu yola bilerek girdi. Sonunda da bu olacağını biliyordu. Seninle düşüncelerimiz ayrı ama, beni anlayacağını tahmin ediyorum. Sadece senin değil, Türkiye'de yaşayan Kürt ve Türk halkının da anlayacağını inanıyorum. Cenaze için, avukatlarıma gerekli talimatı verdim. Ayrıca savcıya da bildireceğim. Ankara´da 1969´da ölen arkadaşım Taylan Özgür´ün yanına gömülmek istiyorum. Onun için cenazemi İstanbul´a götürmeye kalkma. Annemi teselli etmek sana düşüyor. Kitaplarımı küçük kardeşime bırakıyorum. Kendisine özellikle tembih et. Onun bilim adamı olmasını istiyorum. Bilimle uğraşsın ve unutmasın ki, bilimle uğraşmak da bir yerde insanlığa hizmettir. Son anda, yaptıklarımdan en ufak bir pişmanlık duymadığımı belirtir seni, annemi ve kardeşimi devrimciliğimin olanca ateşiyle kucaklarım… Oğlun Deniz Gezmiş 6 Mayıs 1972, Merkez Cezaevi
Bana bu dünyadaki bütün acılari yasattın acının türlüsünü tattirdin. . . Her gecenin sonsuz karanliginin icine hapsettin beni... Uykularimi aldin benden... Gözyaslarim pinar gibi akti sayfalarca özlem karaladim senin icin... Bir Sevginin bedeli neden bu kadar ağırdı ki . . . Benim sana en buyuk zararim seni sevmekti senin gözlerine bakarak bu dünyayi bitirmek gibi hayallerim vardi benim... Sen kendininde sana verilen sevgininde katilisin unutma hem kendini hemde seni seveni öldürecek kadar hastasin sen. . . Canim çok yanıyor allahim lütfen sen sar yaralarimi benim bu karanlikta ve acinin içinde senden başka kimsem yok . . . Sadece sevdim onu bütün hatalarına rağmen sevdim onu o kadar masum sevdimki ona hayrandim onun butun hatalarini hata olmadigini kendime anlatip kendime bile yalan söyleyecek kadar cok sevdim onu. . . O bu sevginin nankörüydü hep sen bunu ona sor allahim.... Bana cektirdigi bütün acıları misliyle çeksin uğruna döktüğüm her bir damla gözyasini misliyle döktür allahim lütfen sen herşeyin sahidisin sen herşeyi bilensin ve kimin hakkina ne düşüyorsa sen onu ver. . . Gözlerime bakip verdigi ve tutmadigi her bir söz için kurdurdugu ve yasatmadigi yarim bıraktigı her bir hayal icin onun yarinlarinda ondan hesap sor allahim canim çok yaniyor lütfen bu kez ona onun yaşattigini yaşat... Ben onu sadece sevdim küçük bir kız gibi saf ve masumca bazen bir kadin gibi tutkuyla bazen bir aşık gibi hayranlikla ama onu sadece sevdim ... Sevmenin bedeli bu kadar ağır olmamaliydi... Insan nasıl kendisine verilen sevginin nankörü olabiliyordu?
Sünneti İttiba'ya Niyet
Efendimiz ﷺ şöyle buyurdu: Sizden kim güzelce abdest alır, sonra da: “Ben şehâdet ederim ki, Allah’tan başka ilâh yoktur ve yine şehâdet ederim ki, Muhammed O’nun kulu ve Rasûlü’dür.” derse, kendisine Cennet’in sekiz kapısı da açılır. Hangisinden isterse oradan Cennet’e girer. (Müslim, Tahâret, 17. Krş. Müslim, Müsâfirîn, 294)
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.