90 syf.
·
Not rated
·
Read in 28 days
Manevi acının yanında fiziki acının ne önemi var? "Yargılayanlar ve mahkûm edenler ölüm cezasının toplumdan kendisine zarar veren ve daha sonra da zarar verebilecek olan birini uzaklaştırmanın önemi nedeniyle gerekli olduğunu söylüyorlar. Sadece bu söz konusu olsaydı, müebbet hapis cezası yetecekti. Öldürmek neye yarar? Hapishaneden kaçılabileceğini söyleyerek itiraz edeceksiniz, öyle değil mi? Nöbetçileriniz görevlerini iyi yapsınlar. Demir parmaklıkların sağlamlığına güvenmiyorsanız, hayvanat bahçelerini açmaya nasıl cesaret ediyorsunuz? Zindancının yeterli olduğu yerde cellata gerek yoktur. İnfazların gösteri haline dönüşmesinin beklenen etkiyi yaratmadığını, halkı eğitmediğini, içindeki bütün duyarlılığı ve erdemi yok ettiğini ileri sürüyoruz. Bu infaz kime örnek olur? Bu adamın boynunu kestiğiniz darbenin sadece onu öldürdüğünü, babasının, annesinin, çocuklarının bu durumdan hiç etkilenmeyeceğini mi sanıyorsunuz? Hayır, onun kellesini uçururken bütün ailesini de öldürüyorsunuz. Ve yine masumları yok ediyorsunuz. Size bütün bu adamların yaşamasının bize ne zararının dokunacağını soruyorum. Fransa'da herkesin solumasına yetecek kadar hava yok mu?"
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Bir İdam Mahkûmunun Son GünüVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023120.4k okunma
520 syf.
·
Not rated
İşçi sınıfına mensup Martin Eden Arthur adlı genci bir kavganın ortasından kurtarmış onun için kendini tehlikeye atmıştır. Arthur, Martin'in yaptığı şeyden ve karakterinden çok etkilenmiş ve onu ailesi ile tanıştırmak için yemeğe davet etmiştir. Ruth adında kibar ve güzel bir genç kızla karşılaşmıştır Eden bu davet edildiği evde. Ruth'un güzelliği masumiyeti elitliği onu büyülemiş ve kıza adeta hayran olmuş tutulmuştur. Ruth da bu güçlü kuvvetli, uzun boylu ve yakışıklı gençten hoşlanmıştır. Eden bu evdeki zarif kıyafetli kişileri gördükçe kendi giyiminden utanmıştır. Ama onu daha da mutsuz eden şey Ruth'un ulaşılmazlığı olmuştur. Martin bu ulaşılmaz gördüğü kıza ulaşmak için kendisini geliştirmeye karar vermiş ve kendisini eğitime kitaplara vermiştir. Martin sevdiği kıza denk olabilmek için elinden gelen yazma kabiliyetine sarılmış hiç bıkmadan usanmadan yazmış ve sonunda yazdıkları ilgi görmüş yayınlanmış ve istediği konuma bu sayede ulaşmıştır. Evveliyatında kızlarının Martin ile evlenmesini istemeyen aile sonrasına buna izin vermişler lakin martin gerçek aşkı gerçek sevgiyi beklediğinden bunu reddetmiştir. Klasik zengin kız fakir oğlan aşkı burada mutlu sonla bitmemiş. Martin kendisine ulaştığı konuma gelmesinde yardım eden kişileri unutmamış ve onlara çeşitli hediyeler vermiştir. Bir ara martin de ulaştığı bu zenginlikle kendisini kibre kaptırmıştır fakat bu haleti ruhiyeden kendisini kurtarabilmiştir.
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202391k okunma
Reklam
157 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 1 hours
Oligarşik Hiyerarşi: Mevki Uygarlığı
“Hiç kuşkum yok ki, yok olmakta olan tüm toplumlar sonuna dek sürekli oldukları hayalini yaşatırlar.” -
Robert Sheckley
Robert Sheckley
Robert Sheckley’nin Metis Bilimkurgu dizisindeki tek kitabı Mevki Uygarlığı. Amerika’da “bilimkurgunun altın çağı” olarak anılan dönemin ileri gelen yazarlarından biri Sheckley ve kendisine şimdiki ününü kazandıran ise, hiç şüphesiz
Mevki Uygarlığı
Mevki UygarlığıRobert Sheckley · Metis Yayınları · 1995539 okunma
258 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 9 days
BİR KURDUN DEĞİL, TÜM İNSANLIĞIN ÖYKÜSÜ
"Beyaz diş" Jack London'un macera türünde yazdığı bir romanıdır. Araştırdığım kadarı ile ilk kez 1906 Mayıs-Ekim arası "The Outing Magazine" adlı bir dergide yayınlanmaya başlamış ve daha sonraları birçok dile çevrilmiş ve birçok yayinevi tarafından yayımlanmıştır. Ben Türkiye iş bankası kültür yayınlarının modern klasikler
Beyaz Diş
Beyaz DişJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202076.3k okunma
590 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 7 days
Roman tadında bir siyer. Ne güzel bir kitaptın sen! Güzelden çok daha fazlasıydın. Çünkü anlattığın güzeldi, anlatılan güzeldi... İskender Pala edebiyatını gerçekten sevdiğim bir yazar, çok kitabını okudum. Ama en güzelini şu zamana bırakmışım ben de hissettirdiği duyguyu, hissi tarif edemem. Bunu yalnızca Peygamber efendimizi anlatıyor diye demiyorum anlatım tarzı, cümleleri sıralayışı, kalbe dokunan kısımları kitabı bütün olarak mükemmelleştiriyor. Okurken gözümün dolduğu yer çok oldu ama o son sayfaları... Yani tahmin edersiniz ki Veda hutbesi ve efendimizin son dakikaları... Ağlayarak okuduğum bu kitabı İskender Pala'nın da ağlayarak yazdığına eminim. Eğer müslümansanız eğer Muhammed Mustafa denildiğinde kalbinizde bir kıpırdanma oluşuyorsa benim hissettiğim gibi hissedeceksiniz okurken. Doğumundan ölümüne kadar örnek bir hayat var bu kitapta. Peygamber efendimizi tanımak ne kadar önemliyse onun gibi olmak ve yaşamak çok daha önemli. Allah onun sünnetine sarılan, ona benzemeye çalışan insanlardan eylesin bizi. Biz onu tanımadan nasıl sevdiysek onun da bizi öyle sevmesini nasip etsin. Ümmetinden övündüğü insanlardan olabilmeyi nasip etsin... İskender Pala... Kalemine hayran olduğum insan. Ne güzel de yazmış. Ne güzel de hissetmiş. Bir bülbülün gözünden Peygamberimizi ne güzel de anlatmış.Tavsiye ediyorum okuyun demiyorum, lütfen okuyun. Hayatınıza yüzlerce kitap sıkıştırırken önceliğiniz bu kitaptan yana olsun. Çünkü kitap bunu hak ediyor. Şimdiden keyifli okumalar diliyorum umarım sizi de kendisine hayran bırakır. Sevgiyle kalın.
Bülbülün Kırk Şarkısı
Bülbülün Kırk Şarkısıİskender Pala · Kapı Yayınları · 202010.4k okunma
Reklam
184 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
Ahmed Arif... Dizelerinin tonlarca besteye ilham verdiği, mısralarının onlarca müzisyen tarafından okunduğu koca yürekli adam... Söyledikleriyle ve mücadeleci ruhuyla 53 yıl sonrasında bile bize, şiir sevenlere ilham verebilecek cesur bir karakter... Severken tutkulu ve derin bir aşık, sevdiğini özlerken sanki çikolatası elinden alınmış küçük bir
Hasretinden Prangalar Eskittim
Hasretinden Prangalar EskittimAhmed Arif · Metis Yayınları · 201739.9k okunma
152 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
Kitabın başındaki cümle ile başlamak istiyorum. "Bütün kitaplar eşittir; ama bazı kitaplar öbürlerinden daha eşittir." "Büyük Biraderin Gözünü üzerimizde, Bütün hayvan eşittir fakat bazı hayvanlar diğer hayvanlardan daha eşittir." Alıntılarıyla hafızalara kazınan 20.yy'ın başarılı yazarı, ditopya denilince akla gelen
Hayvan Çiftliği
Hayvan ÇiftliğiGeorge Orwell · Can Yayınları · 2020246.5k okunma
𝕊𝕖𝕧𝕘𝕚 𝕒𝕣𝕒𝕔𝕚𝕕𝕚𝕣, 𝕊𝕖𝕧𝕘𝕚 𝕞𝕖𝕤𝕒𝕛𝕕𝕚𝕣 Dokunuşun bir aracı,sevginin de mesaj olduğunu söyleyebiliriz ama sevgi de bir çocuğun gelişimi için en iyi zemin olması bakımından bir aracıdır.Bütün kalpler sevgiyle beslenir ve sevgiyi kabul ettikçe açılır. Sevilmek kişiyi daha sevecen kılar. Aynı zamanda,direnç geliştirmesine de yardımcı olur. Sevgi mevcut olduğunda, koruma, teşvik, destek ve yol gösterme gibi diğer annelik davranışları hakkında da bilgi verir ve bunların daha iyi kabul edilmesini sağlar. Sevgi yoksunluğu bütün bunların herbirinin bir fayda değil de bir zarar olarak deneyimlenmesine neden olur. Örneğin,sevgi olmadığında,koruyucu sınırlar kısıtlayıcı ve haksız gibi algılanabilir.Sınırlar sevgi olmadan koyulursa, çocuk bu sınırları bir güç gösterisi olarak algılayabilir. Çocuk kendisine cesaret verildiğinde sevgi hissetmezse, bu durum ona destek değil de zorlama gibi gelebilir; hatta ebeveynlerinin kendilerini yüceltmek için onun başarılı olmasını istediklerini bile düşünebilir. Dolayısıyla sevgi olmadan hiçbir şey iyi yürümez ancak sevgiyle en beceriksiz ebeveynlikler bile affedilebilir..
Sayfa 111Kitabı okudu
Bazı insanlara da can hulkuma gelince; ailesinden, komşularından yahut çok sevdiği dostlarından daha önce vefat edenler kendisine gösterilir. O anda onun bir ses olur. O ses insan hariç herkes duyar. Eğer insan onu duyabilseydi düşer bayılırdı. Bir ölüden en son kaybolan şey, duyma özelliğidir. Çünkü ruh, kalpten ayrılınca görme hassesiyeti bozulur. Fakat duyma özelliği, nefis kabzoluncaya kadar yok olmaz.
Reklam
69 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 17 hours
Pessoa'nın hayata dair aforizmalarından oluşan kitap onun varoluş sancısını kendisine has üslubuyla gözler önüne seriyor. Pessoa'yı daha önce duymuş ama hiç okumamış arkadaşlara eğer Pessoa okumaya başlayacaklarsa bu kitaptan başlamamalarını öneriyorum. Çünkü Pessoa'nın kitaplarında hissedilen varoluşsal sancının yapısını anlamadan bu kitaptaki varoluşsal imgelemleri okumaları bir takım bazı şeyleri havada bırakmakla birlikte yazar hakkında olumsuz bir izlenime sahip olmalarına neden olabilir. Bunun dışında Pessoa okuyacak tüm arkadaşlara iyi okumalar diliyorum :)
Hiçbir Şey İstememenin Mutluluğu
Hiçbir Şey İstememenin MutluluğuFernando Pessoa · Zeplin Kitap · 2016459 okunma
Ve kadın kendisini seven kimseye bütünlü­ğü ile bağlanır. Yalnız sevdiği kimse için yaşar ve yaşamak ister. Sevgilisinin her şeyi ile ilgilenir. Onu tam olarak ta­nımaya, anlamaya gayret eder. Bütün bunlara karşılık sev­gilisinin de kendisini bütünlüğü ile ele almasını, sevmesini diler. Sevgilisinin de bütünlüğü ile kendisine bağlanması­nı arzu eder. Ruhunun, düşüncelerinin, duygularının onun tarafından beğenilmesini, takdir edilmesini ister. Yalnız vücudu ile vücudunun şu veya bu özellikleri ile değerlenen yakınlıktan hoşlanmaz. Bu çeşit yakınlıklar karşısında üzü­lür, acı çeker.
Yahudilik'ten Şia'ya
Yahudi bilginler (Hahamlar) İslâm'a girdiler. Bunlar Müslüman olmalarına rağmen İslâm'a daima şüpheyle bakıyorlardı. Yumuşak huylu olan Halife Osman döneminden beri fitnenin kokusu hissediliyordu. Yahudi hahamlar Hz. Osman'ın yumuşaklığını fırsat bilerek bunu değerlendirmek istediler. Hz. Ali kendisine üç kez hilafet teklif edildiği
Sayfa 86 - İnsan Yayınları
222 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
SABAHATTİN ALİ VE "KUYUCAKLI YUSUF"A DAİR YÜREĞİMDEN GEÇENLER Ben zaman zaman bazı kitapları bir an evvel alıp okumak için sabırsızlanırım. Öyle ki kargo beklemeyi bile göze alamam, hemen dışarı çıkıp evime en yakın kitapçıya koşup kitabı alır ve okumaya başlarım. Böyle koştuğum kitaplarda genelde pek yanılmam. O kitabı okumaya nasıl
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021174.2k okunma
... hınçlı insan ne samimidir ne saf ne de kendisine karşı dürüst ve açık Ruhu şaşı bakar; tini, gizli delikleri, arka yolları, arka kapıları sever; saklanmış her şey onun dünyası, onun güvencesi, onun merhemi gibi gelir ona; iyi bilir susmayı, unutmamayı, beklemeyi, geçici olarak kendini küçültmeyi ve alçaltmayı.
Sayfa 40
Geri199
1,500 öğeden 1,486 ile 1,500 arasındakiler gösteriliyor.