Batı orduları, 19. yüzyılda tüm dünyayı işgalle olduğu kadar nüfuzlarıyla da şekillendirmişlerdi. Diğer tüm ülkeler, kendi ordularını Batılı tarzda modernize etmek ile yok olmak arasında seçim yapmak zorunda kaldılar:. Askeri ıslahat yolu çok çetindi, çünkü orduda yapılacak ufak tefek makam ve silah değişikliklerini değil ama bütün yerel örgütlenme yöntemlerini, asker alma usullerini ve savaş taktiklerini terk edip yerine Batılılarınkini kabul etmeyi içeren tam teşekküllü bir devrimi gerektiriyordu. Devletler bir askeri sanayi ve büyük ordular kurmak, siyasal açıdan güvenilir iyi eğitimli subaylar yetiştirmek ve tüm bu kurum ve kişilerin masraflarını karşılayıp üzerlerinde sıkı bir denetim tesis etmek zorundaydılar. Bu reformların her birini doğru biçimde ve doğru zamanda gerçekleştirmek becerilemezse, ne kadar akıllıca planlanmış olursa olsun bütün program çökebilirdi. Diğer yandan, askeri Batılılaşma devlet ile yönettiği halk arasındaki ilişkinin de yeniden tanımlanmasını zorunlu kılıyordu. Askeri devrimleri siyasi devrimler takip ediyor ve yetersiz yürütülen Batılılaşma programları dahi niyet edilmemiş büyük değişikliklere yol açabiliyordu, Hindistan dışında, ordusunu Batılı tarzda modernize etmeye çalişan ilk devlet, Osmanlı Imparatorluğu' na bağlı olan Mısır'dı.
Sayfa 548Kitabı okudu
Reklam
Tehlikeliydi Eskiden uyuşturan, bağımlılık üreten teknoloji yoktu, Sorgulayan insanı çoğaltan kitaplar vardı, Gençlerimiz özellikle neden yasaklı olduğu Belli olmayan kitapları bulur okurlardı, Çağdaş ve ilerici kitaplar okumak yasaktı, Gençler kitaplarla birlikte toplatılırdı, Sorgudan sonra kitaplar tutsak, Gençler serbest kalırdı, Kitap
Mücadelelerden, baskılardan ve sağlığa zararlı hiyerarşilerden temizlenmiş yeni toplumsal örgütlenme ancak arzu hubrisinin, kibrin gemlendiği bir dünyada doğabilir.
En güçlü örgütlenme ve kitle kontrol aracı din adına siyaset ve sömürge olduğu müddetçe cehalet ve ürettiği ihanet bitmez!. Önder Karaçay
(...) Hz Muhammed'in sağlığında, sadece Müslüman insan vardır; herhangi bir mezhep, tarikat, cemaat ya da din anlayışını merkeze alan bir zümreleşme, bir örgütlenme söz konusu değildir.
Sayfa 214 - Fecr Yayınları, 1. Baskı, Kasım 2023Kitabı okudu
Reklam
1,000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.