''Kendini aşma , bir birey olarak kendinin , yaşamının ve bu dünyanın ötesine geçerek varoluşuna anlam verme insana özgü bir özelliktir. Maymun gibi gelişmiş memeli hayvanlarda insanlarla ortak biyolojik, psikolojik ve toplumsal özellikler gözlenmesine rağmen aşkınlık olarak adlandırabileceğimiz bir inanç, bir ideoloji ve din olgusuna rastlanmamıştır.''
"Eğer yaratamıyorsanız icra edersiniz ve eğer icra edemiyorsa­nız da öğretirsiniz:' Klasik piyano eğitimime başladığım Eastman Müzik Okulu gibi konservatuvarların mottosu budur. Ben de beste yapmayı ya da bir piyanist olarak para kazanmayı beceremediğim için Harvard'da yüksek lisans yaptım, doktora derecesi aldım ve klasik müzik tarihi alanında araştırmacı ve öğretim görevlisi, yani bir müzikolog oldum. Sonra Yale'de iş buldum ve klasik müziğin 3B' s ini; Bach, Beethoven ve Brahms'ı öğretmeye başladım ama karşılaştığım en çarpıcı karakter bir M oldu: Mozart. Mozart tuhaf, tutkulu, haylaz ve de son derece yetenekli biriydi; eşsiz besteler ya­ pıyor ve düzgün bir insana benziyordu. Floransa'ya yaptığım gezi­ler beni şehrin öz çocuğu Leonardo da Vinci'yi araştırmaya itti. Çok geçmeden hem Leonardo'nun hem de Mozart'ın dehayı mümkün kılan ortak özelliklere sahip olduklarını fark ettim: Olağanüstü bir doğal yetenek, canlı bir hayal gücü, geniş bir ilgi yelpazesi, hayat ve sanata dair geliştirdikleri ya hep ya hiç yaklaşımı. Bu ortak özellikler başka kaç dahiyi kapsıyor olabilir? Listeye Shakespeare, 1. Elizabeth, van Gogh ve Picasso'yu da ekleyin.
Reklam
Fazilet fazlalık anlamına gelen "fazl" kelimesinden türemiştir. İki şey bir hususta müşterek olsa ve birinde o hususta fazlalık bulunsa "onun bir fazileti var" denilir. Fakat söz konusu fazlalık o şeyin kemål sıfatında olur; "at, eşekten daha üstündür" sözünde olduğu gibi. Burada at yük taşıma gücünde eşekle ortak özellikler taşımakla birlikte fazladan saldırı ve geri çekilme kabiliyetine ve güzel bir görünüşe sahiptir. İnsanın fazladan bir parmağı olsa bu bir eksikliktir. Çünkü altı parmaklı olmak insan için kemål anlamına gelmez. Bunu anladıysan ilmin bir üstünlük olduğunu anladın demektir. Çünkü ilim mânâyı tamamlayan bir fazlalıktır. Ne kadar çok ilim sahibi olunursa üstünlük o kadar artar.
Sayfa 52
Bir hadis-i şerifte şöyle buyruluyor: "Ruhlar, değişik sınıflara göre dizilmiş ordular gibidir. Ruhlar âleminde birbirleriyle tanışanlar (ortak özellikler taşıyanlar), dünyada kolayca tanışıp kaynaşırlar. Orada birbirlerine yabancı olanlar, burada da zıtlaşıp dururlar. "
Peygamber Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) çocuklara karşı sevgisi ve merhameti, yalnızca müslüman çocuklarına ait değildi. Şöyle ki: Bir savaşta iki birlik arasında kalan birkaç çocuk öldü. Sonradan Resûlullah(sallallahu aleyhi ve sellem) durumu haber aldı ve son derece üzüldü. Sahabiler, Peygamber Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) bu derece üzüldüğünü görünce: -“Ey Allah’ın Resûlü(sallallahu aleyhi ve sellem)! Niçin bu kadar üzülüyorsunuz, onlar nihayet kâfir çocukları değil mi?” dediler. Peygamber Efendimiz de: -“Bu çocuklar, Allah’a ortak koşan kâfirlerin çocukları da olsalar sizden daha iyidirler; dikkat ediniz, çocukları öldürmeyiniz, asla çocukları öldürmeyiniz! Her insan, Allah’ın insan nev’ine verdiği özellikler(fıtrat) ile doğmaktadır!” diye cevap verdi.
Bir şeyin mukayesesi benzeriyle olur/ Bir şey benzeriyle kıyas edilir. (Mâturidi, Kıtâbu't-Tevhid, 47) Matüridi'ye göre her şey benzeriyle mukayese edilmelidir. Birbiriyle kıyas edilecek olan şeylerin benzer özellikler taşıması gerekir. Kıyas için zaten fıkıh usulünde illet benzerliği şartı gerekli görülmüştür. İki şey arasında ortak
Reklam
683 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.