Bıkmadınız mı kınamaktan. . . Göz göre göre bir millet yok oluyor Gazze’de. Soykırım kelimesi artık anlam ifade etmezken, siz kınıyorsunuz öyle mi?🤦🏻🤦🏻 Rezilsiniz ! Sinirlerim oynuyor artık şu kınama sözünü duydukça ya! Cemal Abdülnasır’ı işledi geçen gün Tarih KPSS anlatımında Ramazan hoca, şu Süveyş Kanalını İngilizlerden alan ve İsrail ile Filistin için savaşan Mısırlı lider. Tırnağı olamadınız. Yazık.
Savaş, Güven, Ayrılık
Gönüllüler Savaşı sırasında (Trablusgarp kast ediliyor) Enver Paşa'ya öyle büyük saygı duyuluyor ki İstanbul'dan yardım gelmeyince Enver Paşa beyaz kağıt üstüne kendi mührüyle "Enver parasıdır" diye para yazıyor. Yöre halkı bu parayı geçerli kabul ediyor. Düşünebiliyor musunuz? Daha sonra İkinci Balkan Savaşı patlak verince Enver Paşa ve diğer subayları geri çağırıyorlar. Enver Paşa hatıratlarında, "En büyük pişmanlığım bu tertemiz, cesur ve cengaver insanları bırakıp da buradan ayrılmaktı" diye yazıyor. Ömür boyunca da bu pişmanlığı yaşadığı görülüyor.
Reklam
Hani çiçekler vardır sanarsın, hep tomurcuk kalacak (öylesine uzun sürmüştür ki gelişmeleri, serpilmeleri, olgunlaşmaları) oysa, gün gelir, inanamadığıb bir hızda pırıl pırıl açıverirler ya işte öyle birdenbire gelişi verir yaşamın anlamı.
her şey yakın ya da uzak birbirine bağlıdır gizlice ölümsüz bir güçle öyle ki koparamazsınız bir çiçeği incitmeden bir yıldızı. francis thompson
Öyle ya krallarımız bizim tanrılarımız sayılmaz mı?
“ Sevgili dostum, benim için aşık bir erkek canlı nüfusundan dışlanır. Budalalaşır, yalnızca budalalaşmakla kalmaz, tehlikeli bir hale de gelir. Beni aşkla seven ya da öyle olduğunu iddia eden insanlarla her türlü ilişkimi keserim çünkü öncelikle canımı sıkarlar, ikincisi de tıpkı kriz geçirebilecek kuduz köpek misali bende güven uyandırmazlar. Dolayısıyla hastalıkları geçene kadar onları manevi karantinaya alırım. Bunu hiç unutmayın. Çok iyi biliyorum ki aşk sizin için bir tür heves sadece, oysaki benim için tersine, insanların mezhebine dahil olmayan bir tür… bir tür… ruhsal birleşme. Siz aşk sözünü kelimenin gerçek anlamıyla anlıyorsunuz, ben ise ruhsal anlamda. “
Reklam
108 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
Merhaba kitapsever dostlarım birbirinden güzel hikayeleri olan bir kitap okudum ve bu kitabı sizlerle paylaşmak istiyorum. Bazen gülümseten bazen ağlatan hayat hikayeleri var. Neye göre mutluluk şansını yakalıyoruz? Mutlu olmak elimizde mi? yoksa kader mecburi mutsuzluğa mı sürükler bizi? Bu kitabı okurken bu sorular aklıma geldi o kadar farklı hayatlar var ki kimisi iyi, kimisi kötü, kimisi mutlu, kimisi mutsuz ama bu bir tercih meselesi değil gibi, Örneğin Coğrafya kaderdir derler ya bazı yerlerde ne kadar çabalarsan çabala mutluluğun ucundan yakalayamıyorsun. Bazen de bir bakmışsın mutluluk kapını çalmış. Kitapta okuduğum bazı hikayelerdeki duygu durumumu sizlerle paylaşıyorum. Deniz Kızı: Sıcacık bir aşk hikayesi Deniz, kum, güneş, içimi ısıttı. Martılar: Ayrılık... İçime hüzün çöktü. Bu nasıl bir ayrılık Mor Çiçekli Orkide: Toksit ilişki havası aldım. Hani ne senle ne de sensiz gibi... Aşkını Bana Anlat: Dostluğun en güzel hali. Var olduğunu bilmek bile güç veriyor Üç Yıl Önce: Şiddet mağduru masum bir kadının savaşı. Hem kazanan hem kaybeden. Bende saklı kalsın: Bu hikaye beni çok üzdü birini severken Onun başka birini sevdiğini öğrenmek çok yıkıcı bir duygu. Saklı Bahçe: Bazı insanlar hayatımızdan Keşke hiç gitmese deriz ya öyle bir hikayeydi. Sevgili
Yağmur Boz
Yağmur Boz
bu muhteşem kitabı bana önerdiğin için çok teşekkür ederim
Deniz Kızı
Deniz KızıEngin Aşkın · Kitap Müptelası Yayınları · 202429 okunma
Öyle zayıf düşürdü ki zaman kalbimi ve ciğerimi Mecalim yok bir göze ya da bir gerdana yanmaya Ey iki sâkim, şarap mı sahiden kadehlerinizdeki Yoksa gam ve uykusuzluk mudur içtiğim şu anda
...bu sonu gelmez şehirlerde hayatlarımız olaydan yana yoksul, ya da gerçekten kendimize özgü olanı henüz bilmediğimiz için bize öyle geliyor.
Alacakaranlık hikayesiKitabı okudu
1,000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.