DAVETİYE Ey benito musolini! Ey gayet yüce, İtalyanlar başvekili muhterem Duce! Duydum ki, yelkenleri edip de fora Gelecekmiş orduların yeşil Bosfora. Buyursunlar... Bizim için savaş düğündür; Din arabın, hukuk sizin, harp Türklüğündür. Açlar nasıl bir istekle koşarsa aşa Türk eri de öyle gider kanlı savaşa. Hem karadan, hem denizden ordular
Davetiye
Ey Benito Mussolini! Ey gayet yüce, İtalyanlar başvekili muhterem Duçe! Duydum ki, yelkenleri edip de fora Gelecekmiş orduların yeşil Bosfora. Buyursunlar... Bizim için savaş düğündür; Din Arab’ın, hukuk sizin, harp Türklüğündür. Açlar nasıl bir istekle koşarsa aşa Türk eri de öyle gider kanlı savaşa. Hem karadan, hem
Reklam
Hayatın 1 . Bölümü
Kitaplar süslü bebekler gibi değildi, içleri doluydu. İçeride bambaşka dünyalar saklıydı. Cesur karakterler, uzak ülkeler, bilmediğim kelimeler, geleceğe dair hayaller vardı. Oysa bebekler sadece bebekti. Bir köşede süslü püslü oturan, sıkıcı nesnelerdi.Yüzlerinde sürekli aynı ifadeyle öylece duruyorlardı. Gerçek insanlar sürekli gülümsemezdi. Bunlar saçları kırpılırken, kolları kırılırken, gözleri oyulurken de aynı ifadeyle sessizce gülümsemeye devam ediyordu. Biraz büyüdükten sonra bazı kadınların bunu gerçek hayatta da yaşadığını öğrendim ve ses çıkarmadan sürekli gülümseyen oyuncak bebeklerin bu trajedide suçortağı olduğuna karar verdim. Onlar küçük kızlara başlarına ne felaket gelirse gelsin susmayı ve gülümsemeyi öğretiyordu. İşte bu yüzden bebekleri hiç sevemedim.
'İnni küntü minezzalimin' derken de diyorum ki Feride; 'Muhakkak ki ben yarattıklarının hakkını bihakkın göremediğim için zalimlerden oldum. Bana verdiğin ömrü boş hayaller peşinde koşarak tükettiğim için zalimlerden oldum. Kapından başka kapılarda merhamet dilendiğim için zalimlerden oldum. Mecazi aşklarda kalbimi daralttığım, değmeyecek şeylerle yerli yersiz gözyaşlarımı sarf ettiğim için zalimlerden oldum. Dünyayı birinci maksat yaptığım, hedonizm bataklığında kaybolduğum, bütün zevklerin kendi etrafımda dönmesini istediğim için zalimlerden oldum. Benim için dağlarda kırlarda yarattığın nadide çiçekleri göremediğim ya da gördüğüm halde çiçekteki Seni göremediğim için zalimlerden oldum. Nefsimin şerlerinden Sana sığmadığım ve onun elinde oyuncak olduğum için zalimlerden oldum.'
Sayfa 90
KİŞİLİK OLUŞUMU
bir anne baba var ki, ya ne zaman kızacağı, ne zaman seveceği belirsiz. Çocuk orada oyun oynuyor, anne baba akşam eve geliyor, aslan kızım, aslan oğlum, nasıl oyun falan gülümsüyor, başı okşanmış, mutlu, iyi kendilik tasarımı gelişti. Ooooo annem babam beni seviyor. Ertesi akşam aynı yerde, aynı oyuncaklar, aynı şekilde oynuyor, anne baba dışarıda
Sayfa 119 - Psikoterapi Enstitüsü Eğitim YayınlarıKitabı okudu
Ey Benito Musolini! Ey gayet yüce, İtalyanlar başvekili muhterem Düce! Duydum ki, yelkenleri edip de fora Gelecekmiş orduların yeşil Bosfora. Buyursunlar... Bizim için şavaş düğündür; Din Arab'ın, hukuk sizin, harp Türk'lüğündür. Açlar nasıl bir istekle koşarsa aşa Türk eri de öyle gider kanlı savaşa. Hem karadan, hem denizden ordular
Reklam
27 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.