Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Merve Özel

Kitap fiyatları nasılll bir yükselişte ? Her şeyde olduğu gibi… inanılmaz bir durumda neyse ki sahaflar var ama onlarda da yeni çıkan özellikle kişisel gelişim kitapları yok. Uzun zamandır böyle kitap arayışım olmamıştı. O kadar büyük hayal kırıklığı oldu ki 🥲
Reklam
“Her canlının tek sorunu sevgisizlik aslında.”
“Öperken koklayan insanın; özlerken burnunun direği sızlar.” Cemal Süreya

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Hâlâ yalnız mısın? Sadece özgür Peki ya mutsuz? Sadece alışmış Peki ya âşık? Sadece eksik Peki ya sen? Hâlâ, bekliyor musun? Beklemek, şimdi hiç duymayan birine Dünyanın en güzel şarkısını Söylemek kadar anlamsız Peki ya umut? Umut yok” Cem Adrian- Aylin Aslım
Tarkan
Sen aşkı çicek böcek güneş bulut sanmışsın Mevsimlerine göre uyuyup uyanmışsın Sen artık benden sonra sevemezsin yanmışsın Yüreğimden çıkarttım attığın kör kurşunu
Reklam
Hayata ve yaşamaya bakış açım aldığım kilolar kadar basit değil… Yüzeysel insanlarla burda ayrılıyoruz, şmdi bırakında basit olan tartıdaki sayılarla mutlu yaşantımıza devam edelim. En azından kendimi sevebilecek cesarete de , bikini giyebilecek cesarete de , başım dik yürüyecek cesarete de sahibim…
Son Buluşma
“ Bu sabah ki son kahvaltimiz, son otel maceramiz, son kahvemiz olabilirdi kazadan önce… Arabada yediğim son büfe tostu kaşarlı , ve son yolculuk kazaya giden… Hani derler ya ; ‘hayatım film şeridi gibi geçti gözümün önünden.’ Hiçte öyle olmadı aslında. Birşey olacaktı, hissetmiştim… Ve dedim ki tamam oldu. Kaza yaptık. Evet sadece buydu kaza yaptık. İyim ya nefes alıyorum hala, aklım karşı taraftaki sürücüdeydi. Toprağı öptüğünü gördüm. Evet evet toprağı öptü secde etti. Allah korkusu mu dersin? Bence sadece fani dünyadan kopma korkusuydu… Sonradan eve gelince anladım olayın gerçekliğini, o an orda aklımda sürücü; ambulansı, jandarmayı arayan bendim. Gerekenler yapıldı, artık eve dönebilirdim. Şoktan çıkınca acıktığımı yorulduğumu hissettim ve dedim ki: Bu sefer son olabilirdi. Bu son kahve, bu son konuşma, bu son sevişme olabilirdi… “
“Bu anılar öldürecek beni heyhat, Yaşarken unutabilir miyim ? “ Vasili Jukovskiy
Bir kere yatılacak insanları sarmış etrafımızı , su üstünde kalan zeytinyağı gibi yüzeysel ilişkiler yaşamak için varolan, küçük insanlar…
Okuduğum kitabın ismiyle alakalı olarak cinsel arzu ve istekleriniz açığa çıkıp, merk etseniz bile. Sapkınlığınızı, düşüncelerinizi meraklarınızı kendnze saklaynız. Burası benm kişisel profilim. Önyargılarnızı, meraknızı başka yerde harcayın.
Reklam
Ölümün çaresizliğini hissedince, ne yaşadığımıza değil, ne yaşayamadığımıza bakıyoruz. Geçmiş bir anda anlamını yitiriyor ve biz keşkelerle dolu bir ahhh vahh çekiyoruz... Şimdii zaten yokkk, geçmiş bitmişş, gelecekten ve vazgeçtiğimiz hayatlarımızdan , hayallerimizden utanıyoruz. Şu anı yok sayıyoruz yine... bizler ölümlü olduğumuzu unutuyoruz, fakat ölüm bir nefes kadar yakın bize... ötelediğimiz hayatlarımızı yaşayabilecek cesarete sahip olma bilincine ulaştığımızda, sağlıklı, farkındalığı yüksek bireyler olacağız...
Hep bir eksiklik , yetersizlik hissi yaşatıyor bazı insanlar hayatlarımızda . Bazen de suçluluk... Kendim olmayı hatırlatmak Zorunda kalıyorum kendime. Çünkü manipülatör olmuş herkes...
Bazen başkalarında ararsın, yüreğindekinin cevabını... Bazen sokaklarda, boş boş yürürken sanki sana cevap olacakmış kaldırım taşları diye düşünüp göZlerini taşalara dikersin. Ya da gökyüzünden bir yıldız kayacakmış sna cevap olmaya diye dik dik bakarsın yıldızları saymaya çalşırken. Çok uzakta değildir aslnda , kalbini dinlesen dimi ?
Rastlayamadık birbirimize... Oysa ki aynı şehirde yaşıyor, nefes alıyorduk. Denk gelemedik bir türlü, sen geldin ben gitmiştim çoktan... Ben geldim, sen bitmiştin zaten.
Eskiden anlık yaşadığımız kızgınlıklar, yaş aldıkça daha derin yaralara dönüşüyor. Değiştiremeyeceğimizi anlayınca yaşadıklarımızı, kabullenmeden öte bir yaşayan acı olarak kalıyor bazen içimizde...
37 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.