“Özgürlük ve eşitlik” dedi. Bunlar anlamını uzun süre önce kaybetmiş süslü sözler.
İstanbul’un fethi törenleri yasaklanırken…
İstanbul’da Fransız devriminin yıldönümü kutlandı.
Türk milleti katledilirken, İstanbul'daki Fransız askerleri
"Liberté, Egalité, Fraternité", yani "özgürlük, eşitlik, kardeşlik" sloganlarıyla Taksim'de resmi geçit yapıyordu.
Topraklarımızı işgal ederek, özgürlüklerini kutluyorlardı!
Sayfa 111Kitabı okudu
“Her şey bir yana, devrime ve geleceğe iman söz konusuydu; aniden bir eşitlik ve özgürlük çağının doğduğuna inanılıyordu. İnsanlar, kapitalist makinenin dişli çarkları gibi değil de, insan gibi davranmaya çalışıyorlardı.”
Sayfa 12Kitabı okudu
+1
Köy Enstitüleri, toprak reformu, eğitimde eşitlik, özgürlük deyip duruyordu yerli yersiz. Bütün bunları da ülkenin komünistlikten kurtulması için gerekli çözüm araçları olarak öne sürüyordu. DP'nin, Menderes'in tutumuna kızgınlıkla karşı çıkıyor; kendini tutamıyor, sövüp saymaya başlıyordu ara sıra.
Sayfa 393Kitabı okudu
Her zaman sisteminin amacı olması gereken, herkesin en büyük iyiliğinin tam olarak neden ibaret olduğunu araştırırsak, bunun şu iki temel hedefe indirgendiğini göreceğiz; özgürlük ve eşitlik. Özgürlük, çünkü her özel bağımlılık devletin gövdesinden güç eksilmesi demektir; eşitlik, çünkü özgürlük eşitlik olmadan var olamaz.
