İnsanın hayatı da pamuk ipliği gibidir. Bir anda kopar ve herşey altüst olur.
Merhaba kitap severler bugün sizlere @bicaksirtipamukipligi kitabı ile geldim.
#kitabınkonusu
Özgür üniversite okumak için gittiği İzmir'de bir sabah kapısını çalan polis memuru ile yıkılacağından habersiz günlük rutinlerine devam ediyordu. Ne olduğunu anlamadan 22 yaşında tanımadığı bir adamın ölümünden suçlu bulunmuş ve 25 yıl ceza almıştı. Yılları bir hiç uğruna elinden alınan Özgür'ün tek bir amacı vardı. Suçsuzluğunu ortaya çıkarmak ve adını temizlemek. Bu uğurda çok mücadele verdi. Beklemediği yerlerden darbe aldı.
Tabi hayatı sadece buna dayalı değildi. Aşık oldu evlendi. Mutlu bir yuvası oldu Sultan'la.
Her şeyden ümidini kestiği bir anda bir mucize olmuş ve yeniden amacına doğru koşmaya başlamıştı.
Peki yine hayal kırıklığı mi yaşayacaktı?
Böyle bir son kesinlikle hayal etmiyordum.
Akıcı ve kolay okuması ve farklı konusu ile bir solukta okuyacağınız güzel bir tavsiye bırakıyorum sizlere.
Kitapla ve sevgiyle kalın...
Bıçak Sırtı, Pamuk İpliği 
Emel Günaydın
“ Bıçak Sırtı, Pamuk İpliği Umut insanı uyandıran bir rüyadır.”
Özgür üniversite okurken babaannesinin ölüm haberi yüzünden zor zamanlar geçirir. Okulu dondurur. Kendisini toparlamaya çalışırken bir an da cinayet zanlısı olarak kendini bulur. Olayla alakası olmadığını anlatmaya çalışsa da gizli tanık ve deliller onun suçlu olduğunu gösterir. 25 yıl tutukluluk kararı verilir. Özgür cezaevinde sürekli kitap okur hatta Entel lakabı bile takılır. Cezaevinden çıktıktan sonra arkadaşı Sinan’dan yardım ister. Hem hayatına devam etmeye hem de suçsuzluğunu kanıtlamaya çalışır. Bu yolculukta başı belaya giren Özgür acaba suçsuzluğunu ispat edebilecek mi?
Adını bile ilk kez duyduğu isimler kim ve Özgür ile problemleri ne?
Sizleri okurken merak içinde bırakacak bu güzel romanı okumanızı tavsiye ederim
@bıçaksırtıgezgini
Sena Nur Yıldız
@karinakitap
Öncelikle kitaba başlamadan önce dini, milli olarak inandığınız yada inandırıldığınız konuları, kimliğiniz tabunuz olarak gördüğünüz mevzuları bir kenara bırakmanız gerekiyor. Zira onları bırakmazsanız kitabı okuyup bitirmekte çok zorlanırsınız. Kitap elbette ki evrim teorisini destekler nitelikte. Ama sadece o boyutundan bakmak çok sığ bir bakış açısı olur. Şu an dünya üzerinde bulunan insan türü olan homosapiensin nasıl ve neden diğer insan türlerini yok etmiş olacağına dair bilgilerle başlıyor kitap. Elbette ki bir kesinlik, yüzde yüz ispatlanmış gerçekler yok ortada. Ayrıca sapiensin hayvanları ve bitkileri nasıl evcilleştirdiğini, avcı toplayıcılıktan nasıl yerleşik hayata geçtiğini, nasıl medeniyetler kurduğunu anlatıyor. Geçmişten bugüne kadar aklınıza gelebilecek her türlü olaya değiniyor yazar. Görüşlerine inanırsınız, inanmazsınız. Bunlar kişisel tercihler. Yalnız yazarın her konuda fikir sahibi olduğu yadsınamaz bir gerçek. Kitapta evrim teorisi gibi can alıcı bir diğer nokta ise tek tanrılı dinlerin sonradan çıktığı, başlarda tek tanrılı inançlara ihtiyaç olmadığı fikriydi. İnsana bildiklerini, inandıklarını sorgulatan bir kitap. Elbette bir kitap okuduk diye dini inançlarımızdan pamuk ipliği ile bağlanmış gibi vazgeçecek değiliz. :) Ama bakış açımızı genişletmek, ufkumuzu açmak, sorgulamak güzel şeyler. Irk, cinsiyet, din,ideoloji olarak hiç birini diğerine üstün tutmamış kitap . Hepsini eleştirmiş mi? Evet hiç acımadan hem de. Kendinize, duygu durumunuza hakim olacağınıza eminseniz, kitabı okuyun ve muhakkak kütüphanenize ekleyin derim :) 
Yuval Noah Harari 
Hayvanlardan Tanrılara: Sapiens
