Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bıçağın kemiğe dayandığı ve artık intiharı düşünen bir kadınla çalışıyordum. Verandasına ağını kuran bir örümcek gözüne çarpmıştı. Bu küçük hayvancıkta, bu kadının ruhunun etrafındaki buzu kırıp onu tekrar özgürleştiren ve büyüten şeyin tam olarak ne olduğunu asla bilemeyeceğiz. Ama hem psikanalist, hem de cantadora olarak çoğu kere en iyileştirici şeylerin doğadan, özellikle de çok kolay ulaşılabilir ve basit olanlardan çıktığına inanıyorum. Doğanın ilaçları güçlü ve yalındır; karpuzun yeşil kabuğu üzerindeki uğurböceği, bir pamuk ipliğindeki nar bülbülü, mükemmel çiçekler açmış bir yabani ot, kayan bir yıldız, hatta sokaktaki kırık bir cam parçasında yansıyan gökkuşağı, doğru ilaç olabilir. Devamlılık garip bir şeydir: Muazzam bir enerji açığa çıkarır, beş dakika durgun suyu düşünmek bile onu bir ay boyunca besleyebilir.
Sayfa 211 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okuyor
Söz konusu okur burada,okumaya alıştığı ve keyif aldığı geleneksel-gercekçi romanın özelliklerini,okuduğu metinde bulamamanın sıkıntısını çeker;çağımız romanının özelliklerine alışkın olmadığı için de,"Yeni Hayat" metnindeki ipuçlarının ardına düşüp anlam katmanlarını bulgulamak yerine,okuduğu metni sürekli olarak alıştığı romanlarda örtük düzlemde kıyaslar;kendisine yol gösteren,toplumsal/ahlaksal iletilerde bulunan bir yazarın özlemini çeker;yaşadığı dünyanın metinde bir yansımasını arar;rahatça okuyabilecegi,sonra ne olduğunu merak ettiği gerilimli bir öykünün bulunmaması onu rahatsız eder;mantıklı bir öyküsü olmayan bir metinde ne yapacağını bilemez.
Reklam
-suya düşerdi pamuk şekerim
çünkü ben uzattığımda yağan kara ellerimi teğet geçerdi sevdiğim fesleğenin kokusunu alırdı rüzgar uçak çıkardı kayan yıldız sandığım suya düşerdi pamuk şekerim çünkü ben koşardım karahindiba'na üfleyiverirdi bir afacan dolu dizgin koşan hevesim takılıverirdi kursağıma da düşerdi uzanırdım yanına seyreylerdik kayan yıld- aman, uçakları!
~ Bana Sen Lazımsın ~ Ay lazım bana, gecemi aydınlatacak, Güneş lazım bana, yüreğimi ısıtacak, Yıldız lazım bana, karanlığımı süsleyecek, Bulut lazım bana, bakan herkesin farklı şekillerde gördüğü o muhteşem pamuk tarlası lazım bana.... Mavi lazım bana, denizime ve gökyüzümü huzura boyayacak bir mavi, Yeşil lazım bana, gülüşün de baharlar açacak, Bana kahverengi lazım, çiçeklerime yuva olacak, sevdiklerime yuva olacak toprak lazım, Oksijen lazım bana, hayat ve hayaller arasında ki o farkı anlayacak kadar, Bana bir çiçek lazım, dünyada eşi benzeri olmayan bir çiçek lazım... Allah'ı zikretmeyi bırakmış fakat verildiğin de mutlu eden solmuş sonbahar çiçeği lazım bana, Bana sen lazımsın... ...💐 Behzat...
Uğura, esrarengiz işaretlere ve gazetelerdeki yıldız falı köşelerine merak salmıştım. En çok Son Posta'daki "Burcunuz , Günlüğünüz" köşesine ve Hayat dergisindeki gözlemlere inanıyordum.Uzmanın akıllısı biz okurlara, özellikle de bana hep "Bugün sevdiğiniz birinden bir işaret alacaksınız !" derdi. Başka burçlarda doğanlar içinde sık sık böyle yazıyorlardı, ama çok da haklı ve inandırıcıydılar. Burç, yıldız falı köşelerini dikkatle okurdum, ama yıldızlara , astrolojiye hiç inanmaz, içi sıkılan ev kadınları gibi saatlerce burçlarla oyalanamazdım.
Sayfa 172Kitabı okudu
"Her harfinin tonlarca ağırlığını yüreğinde taşıdığı aşkın ne olduğunu biliyor muydu insan gerçekten? Kime sorsan farklı tarif edecekti, kimden anlatmasını istesem farklı betimleyecekti aşkı, biliyordum. Dünya üzerinde milyonlarca insandan yalnızca birini, diğerlerinden farklı kılar ve tabiri caizse onu bir yıldız kadar patlatıp diğerlerinden birçok adım öne çıkarırdı aşk.
Reklam
ᕯ "sᴀɴᴀ ᴀşɪᴋ ᴏʟᴅᴜᴍ. sᴀɴᴀ ᴄ̧ᴏᴋ ғᴇɴᴀ ᴀşɪᴋ ᴏʟᴅᴜᴍ..." ❦
Doğanın ilaçları güçlü ve yalındır; karpuzun yeşil kabuğu üzerindeki uğurböceği, bir pamuk ipliğindeki nar bülbülü, mükemmel çiçekler açmış bir yabani ot, kayan bir yıldız, hatta sokaktaki kırık bir cam parçasından yansıyan gökkuşağı, doğru ilaç olabilir.
Bir yıldız daha kaydı. Belki de o yıldızı bir tek ben görmüştüm. Ben varım diye düşündüm. Bu güzel bir duyguydu.
Sayfa 73
1. Bölüm
MARDİN'İN SIRLARI Dicle dişidir, derler... Fırat eril. İki nehir ayrılır, birleşir, küser, barışır sevişir. Binlerce yıldır, azgın Fırat kıvrak Dicle'ye aşıktır. Yatakları yeşil çarşaflı uçsuz bucaksız bereketli bir ovadır. İki deli su birlikte çağlar,insanlığın anavatanını damla damla kutsar. Dicle ile Fırat'ın çocukları başak olur, buğday olur yeşerir, pamuk olur serpilir. Besledikleri topraklar Anadolu'ya uzanır, Mardin'in ayaklarının altına serilir. Bir şehir zannetmeyin Mardin'i... O, zamanın başından beri parlayan bir ışık, sarı bir yıldız kümesidir. Mezopotamya'ya değil dünyaya tepeden bakandır.
839 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.