Clark, panik bozukluğu tanımlarken, paniğin aslında bir uyum bozukluğu olduğunu ve bunu yaşayan kişilerin bedensel fark edişlerinde algılama hatası olduğunu söylemişti. Diğer insanların üzerinde bile durmadığı konularda aşırı tepkiler veren panikli kişiler bir olayın gerçeğinden daha korkutucu boyutları olduğu izlenimine kapılırlar. (...) Clark bu türden felaket senaryolarının panik bozukluğunu tetiklediğini iddia eder.
Sayfa 48 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları | 1. Baskı - 2007Kitabı okuyacak
Kişinin geleceğini olumsuz değerlendirmesi: Kişi geleceğine baktığında şimdiki güçlüklerinin ve çektiklerinin gelecekte de süreceğini görür. Gelecekte engellemelerle, düş kırıklıklarıyla ve yoksunluklarla karşılaşacağını düşünür.
Sayfa 46 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları | 1. Baskı - 2007Kitabı okuyacak
Travma sonrası stres bozukluğunda kişi, sürekli olarak endişe, kaygı, korku, çaresizlik ve dehşet içinde yaşar. Olayı anımsamak, düşünmek ve konuşmak istemez. Olayı ya da olayın bir yönünü anımsatan durumlar, kişiler, nesneler karşısında endişe, kaygı düzeyi yükselir. Korku ve panik belirtileri ortaya çıkar. Ruhsal dalgınlık, donukluk, durgunluk, ilgisizlik, gerçek dışı değerlendirme, başkalarıyla, çevreyle ilişkinin azalması, uyumun bozulması, genel kaygı bozukluğunu ya da ruhsal çöküntüyü düşündüren belirtiler, yakınmalar, dehşet ve korku veren düşlemler, fanteziler, düşler görülür. Bu belirtiler üç aydan fazla sürerse bozukluğun, hastalığın uzaması, kronikleşmesi söz konusu olabilir.
Sayfa 42 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları | 1. Baskı - 2007Kitabı okuyacak
Kaygı, endişe ve panik de gerçekçi olmayan inanışlardan kaynaklanır. Tamamıyla geçerli hissettirseler de, bu hisleri yaratan düşünceler her zaman çarpık ve mantığa aykırıdır.
Oksijen Eksikliğinin Belirtileri
* Yorgunluk, ajite hissetmek
* Yüksek irtifada yaşamak
* Panik atak
* Çok düşük veya yüksek nabız
* Anemi
* Astım
* Çarpıntı
"Sabaha karşı panik ataklar
Hepsi sahte korkular, kalbim delik
Aklım bana oyunlar oynar
Psikanaliz yetmez bana dostlar
Biri beni benden çalan kâbuslardan kurtarsın
İçimdeki çığlıkları biri duyup uyansın..."
Aleyna Tilki
“Huzur buluyorum bu büyük düzende.
Kocadım.
Yine de neşeleniyorum ansızın
yükseldiğinde sessizce sis, sabah ışıltısı karıştığında hiç yaratılmamış şeylerin arasında.”
( sayfa 41)
Yerdeniz Büyücüsü kitabıyla lisede tanışmış bu büyülü kitaba aşık olmuştum. Daha sonra diğer kurmaca kitaplarını da okumaya başlamış ve bu çılgın kadına aşık olmuştum. Ursula K. Le GUIN’i daha iyi tanımak için denemelerini ve makalelerini de okuyarak hayatta birçok farklı açıdan bakabilmiş , ki en sevdiğim eserleri genelde bu türde olan eserleridir, tabularımı fark etmiş ve sorgulayarak kendimi keşfetmeye çalışmıştım. Bu yüzden Ursula benim karanlıktaki yıldızlarımdandır. Çok kıymetlidir.
Ursula’nın sadece şiirleriyle barışamadım sanırım. Daha önce birkaç kitapta şiirine denk gelmiş ama çok etkilenmemiştim. Bu kitap da ise bazı şiirler gerçekten çok güzel olmasına rağmen genel anlamda bakınca çok etkilenmedim. Şiirler belki de çeviri olduğundan şiirin ahengini yakalamak güç geldi. Yine de sevdiğim bir kitap oldu. Kitaba tarafsız da bakmam mümkün değil çünkü Ursula’nın ölmeden önce editörüne gönderdiği son eser bu. Bir açıdan veda gibi…
Yani Ursula’yı seviyorsanız eminim yine seversiniz ama sadece şiir kitabı açısından bakılınca böyle mi olur bilmiyorum.
Şimdilik her şey yolunda, kendinize iyi bakın iyi okumalar…
Paslı çivi tetanos yapar mı?
Çocuklar düşe kalka büyürler. Ellerinde; bacaklarında özellikle dizlerinde
sürekli yaralar vardır. Bu yaralar büyükler tarafından pek dert edilmez.
Sağlık kutusundan biraz oksijen biraz tentürdiyot, gerekirse bandajla tedavi
hemen ayaküstü yapılır. Çocuk toprağa düşmüş, taşa çarpmış çok
önemsenmez. Ancak iş paslı
"Gece Yarısı Kütüphanesi"' kitabı ile tanıdığım çok beğendiğim yazarın bu kez kendisini anlattığı kişisel gelişim-anı-inceleme üçgeninde yazılmış bir kitabını okudum.Yazar aslında 24 yaşında onu defalarca kez intihar düşüncesine sevk eden ciddi bir depresyon ve panik atak ve buna bağlı ağır kaygı bozukluğu sürecine girer ve bu durum yıllarca sürer. Onu depresyona sokan şeyleri, bu yolda an be an hissettiklerini, dışarıdakilerin onu ve onun gibileri algılama biçimini ve onun depresyonlu bir insanın gözünden dünyayı algılama biçimini samimi diliyle anlattığı bir kitap olmuş. Okurseverlere tavsiye ederim.