Her "keşke", insanın geriye doğru kendisini sorgulaması sayılır. İnsan bu sorgulamayı yaptığında pek çok "keşke"sini unutmak istediğini, hatta bazılarını unuttuğunu fark eder ve unutmanın insanlara bir nimet olarak verildiğini bile düşünür. Çünkü hafızalar, unutulmayacak dostlar ve dostluklardan çok, unutmak istenilen anlar ve zamanları biriktirir. Bir düşünün, aklınızdan silmeyi istediğiniz sahneleriniz mi, hatırlamayı istediğiniz anılarınız mı daha fazla?
İnsan dimağı, özellikle çocuklukta yumuşak bir balmumu gibidir, üzerinde yapılmak istenen bütün değişiklikleri kabul etmeye hazırdır.Kendisinin akıl yürütme gücü olmadığı bir zamanda, eğitim, insana hemen hemen bütün görüşlerini, bütün fikirlerini verir. Pek genç yaşımızda iken kafamıza sokulmuş doğru ya da yanlış fikirleri doğadan almış ya da doğarken bunlarla birlikte doğmuş olduğumuz inancında bulunuruz. İşte bu kanı, sapkınlıklarımızın en büyük kaynaklarından biridir.
Sayfa 93 - Kaynak yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
İnsan vücudundaki en sert organ oldukları halde insanların pek çoğu dişlerine doğru düzgün bakamazlar. Ya ihmal edip çürütürler onları ya da zımparalar gibi hunharca fırçalayıp aşındırarak, zarar verirler. Eğer gözlerin bakımı da, dişler gibi bize bırakılsaydı, muhtemelen pek çoğumuz, adamakıllı fırçalayayım, iyice bir silip süpüreyim, üstüne acık da çitileyeyim ki mikrobu kırılsın diye diye kendi gözünü patlatıp çıkarırdı?
Sayfa 73
Mutsuz olduğu ya da korktuğu zamanlarda kendisiyle sözde bu denli ilgili olan anne-babasının, durumunun farkında bile olmadıklarını, bunu söylese bile aldırmadıklarını görür. Çocuğun anne-babasının sevgisine, doğru sözlülüğüne ve adaletine duyduğu ilk, özgün inanç pek çok kez yıkılır.
Sayfa 25 - Payel Yayınevi, İstanbul, 5. Basım; 1990Kitabı okuyacak
Henüz nikâhları kıyılmamış karı-koca adayları, başbaşa kaldıklarında daha ileri davranışlara gidebilirler dillerini frenlemeleri pek zordur. . Bu hususta kendilerini frenlemeleri pek zordur. Hem böyle nikâhsız adaylar, ekseriya evlenmeden birbirinden ayrılıyorlar. Geride de, doğru olsun veya olmasın kız hakkında şüpheler kalıyor.
“İsa’nın dediğine göre insan aydınlığa ulaşabilmek için elindeki her şeyi tehlikeye atmalıymış. Tüm insanların arasında özellikle senin anlaman gereken bir şey var. İnsanın toplum tarafından kendisine sunulan o güven verici nimetleri reddetmek için çok cesur olması gerekir. Hele de yalnız kalmış bir ruhun bilinmez zevklerini araştırmak uğruna. Gerçi İsa’nın dans gibi, çiftleşme gibi konulara pek hevesi yoktu, doğru ve yanlış kavramlarını fazla ciddiye alıyordu, böylelikle kendini doğal dünyadan ayırıyordu; ayırıyordu, ama tüm kusurlarına rağmen, kendi çıkarları için ona sarılan siz insanlardan yine de çok daha üstündü.”
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.