Pınar

En uzun yolun bile varacağı bir son vardır, en kasvetli gece bile güne kavuşur.
Sayfa 530Kitabı okudu
Reklam
İnsanlar yapmaya güç buldukları şeyi duymaya güç bulamıyor.
Sayfa 537Kitabı okudu
“İnsanın özgürlüğünü elinden alan sen, Tanrı’ya hangi sözlerle yanıt vereceksin?”
Sayfa 505

Reader Follow Recommendations

See All
Reklam imgesi alıcıdan, aslında onun kendisine karşı duyduğu sevgiyi çalar; sonra da bu sevgiyi ona, alacağı ürünün fiyatına yeniden sunar.
Sayfa 134Kitabı okudu
Reklam, yüzeysel görünüşü değişmiş, bunun sonucu olarak kıskanılacak duruma gelmiş insanları göstererek bizi bu değişikliğe inandırmaya çalışır. Kıskanılacak durumda olmak, çekici olmak demektir. Reklamcılık çekicilik üretme sürecidir.
Sayfa 131Kitabı okudu
Reklam
Geçmiş içinde yaşanacak bir şey değildir. Eyleme geçerken içinden bir şeyler çekip çıkarttığımız bir sonuçlar kuyusudur.
“Hayat da öyledir, geçer gider, iyi dinlemezsen, ne dediğini duyamazsın.”
Yaşamak için zaman gerekir. Her sanat yapıtı gibi yaşam da üzerinde düşünmeyi gerektirir.
Uygarlığımızın tüm aşağılığı ve acımasızlığı, mutlu halkların tarihi olmadığını ileri süren anlamsız bir aksiyomla ortaya konuyor.
Özgürlük ve bağımsızlık kaygısı, ancak hala umutla yaşayan bir varlıkta duyulur.
Reklam
Oysa gerçekte, tartışma olmadığında yalnızca o görüşün temelleri değil, bizzat görüşün anlamı da unutuluyor. Onu aktaran sözcükler artık bir fikir uyandırmıyor insanda ya da yalnızca ilk başta iletmeleri istenen anlamın çok küçük bir bölümünü uyandırıyorlar. Canlı bir kavrayış ve yaşayan bir inanç yerine; ezberlenmiş birkaç söz kalır geriye; anlamdan geriye herhangi bir şey kalırsa, bu yalnızca kabuğudur, özü kaybolur.
Davanın yalnızca kendi tarafını bilen, davayı pek az biliyor demektir.
Güçlü bir görüşe sahip olan bir kişi, bunun yanlış olabileceğini kabullenmekte ne kadar zorlanırsa zorlansın, görüşü tam anlamıyla, sık sık ve korkusuzca tartışılmazsa yaşayan bir gerçek değil, yalnız ölü bir dogma olacağı düşüncesiyle hareket etmelidir.
Muhakemesi gerçekten güven duyulmayı hak eden bir kişiye ele alalım, bu duruma nasıl gelmiştir? Çünkü söz konusu kişi, görüşleri ve davranışlarıyla ilgili eleştirilere zihnini açık tutmuştur. Çünkü ona karşı söylenebilecek her şeyi dinleme alışkanlığı vardır, eleştiriden haklı olduğu ölçüde yararlanma ve hatanın hata olduğunu hem kendine hem de bazı durumlarla başkalarına açıkça anlatma alışkanlığı vardır. Çünkü bir insanın bir konunun tamamını bilmeye yaklaşmasının tek yolunun her türlü farklı görüşe sahip insanları dinlemek, her türden zihnin bu konuya bakış biçimlerinin tümünü incelemek olduğunu hissetmiştir.
111 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.