Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

R

Şıklık yalnız kıyafetle olmaz. Mizaç ve ahlakça da şık olmak icap eder. Kıyafette görülen aşırı şıklık, bazen mizaca karışan bozulmanın dışa vurması demektir.
Sayfa 2 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Asıl eleştirilmesi gereken şıklar, esasen hiçbir meziyet ve fazilete sahip olmayıp her hareketleri birer adi taklitçilikten ibaret kalanlar...
Sayfa 1 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Emin olunuz zamandan büyük bir öğretmen, gerçekleri anlamakta ondan daha güçlü bir öğretici yoktur.
Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İnsan kabahatin kendinde olduğunu bilince, hakikatin zehri kendisine sıçramasın diye suçu, başının üstünden geçen kuşa bile atabilir.
Sayfa 117 - Can YayınlarıKitabı okudu
"Bilinçli tutsaklığını tekmele."
Sayfa 113 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Yaşamak bağı, felaketleri alaya getirdi.
Sayfa 28 - Can YayınlarıKitabı okudu
İnsanın karanlığı çağıran bir yanı vardır. Bu yan, başkasının felaketinden şükür çıkaran zalimliğin hemen komşusudur.
Sayfa 26 - Can YayınlarıKitabı okudu
Başkasının helaki, hayatta olmaya kıymet katar, anlatılacak ömürlük bir tecrübe katar, şükür katar.
Sayfa 26 - Can YayınlarıKitabı okudu
Kendi başına gelmeyen felaket ne güzeldir.
Sayfa 26 - Can YayınlarıKitabı okudu
20. yüzyılın başında, hiçbir büyük güç, kendi denizaşırı imparatorluklarındaki istikrarsızlıktan kaygı duyan Avrupalı hükümdarlar bile, yaşlı Sultan Il. Abdülhamid dönemindeki ayaklanmalar ve çete savaşları gibi altüstlüklerle karşı karşıya gelmemişti.
Sayfa 44 - Kitap Yayınevi
Reklam
Kendi Müslüman tebaalarını yerlerinden etmiş olmayı umursamayan Hıristiyan hükümetler Hıristiyan Osmanlı tebaası hakkında endişelerini dile getirmekten geri durmadılar.
Sayfa 44 - Kitap Yayınevi
Şu halde tarih tek ve doğruluğu su götürmez bir anlatı ortaya koymakla ilgili değildir. Ulusu yüceltmekle ya da çocuklara kökenlerinin bir masal versiyonunu öğretmekle ya da vatanseverliğii teşvik etmekle ya da Türkiye ve başka ülkelerdeki politikacıların iddia ettiği başka şeylerle de ilgili değildir. Tarih, geçmişe dair kendi anlayışımızı eleştirmek, ölmüş gitmiş insanları anlama yeteneğimizi arrtırmak, bir de güçlüyü eleştirip zayıfı kavrama yeteneğimizi keskinleştirmekle ilgilidir.
Sayfa 12 - Kitap Yayınevi
Yıllar geçtikçe bir tarihçinin başlıca görevinin sadece geçmişteki olguları anlamaya çalışıp sonra da bunlara birer yorum sunmak olmadığına inanmaya başladım. Benim için tarih, ahlaki hayal gücümüzü çalıştırmanın bir yoludur.
Sayfa 11 - Kitap Yayınevi
Roma Imparatoru Büyük Constantinus 330 yılında şehri başkent ilan edince, adı Nea Roma oldu. Osmanlılar 1453'te şehri Constantinus'un siyasi ahfadı Bizanslıların elinden aldı. Türkçe konuşan kesim şehre artık Yunanca Konstantinupolis'ten ("Konstantinos'un şehri") bozma Kostantiniyye diyordu. Yerel Yahudiler ilk iki heceyi ödünç alıp şehre Kuşta dediler. Yerel Ermeniler son iki heceyi alıp Bolis dediler. Slavlar ise Çarigrad, yani Çar'ın Şehri adını kullandılar.
Sayfa 27 - Kitap Yayınevi
Cehennem boşalmış, şeytanlar aramızda.
Sayfa 337 - Everest YayınlarıKitabı okudu
649 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.