Pişmanlıklarınız sizi selamete çıkarır mı yoksa geriye dönüp farklı bir tercih mi yapardınız?
Açıkçası kitabı sevdiğim söylenemez. İlk olarak konusu çok tanıdıktı. İçerisine herhangi bir orijinallik katılmamıştı. İkinci olarak anlatımı sıradandı. Bir romanı ya konusu için ya da anlatım tekniği için okurum ama bu kitapta maalesef ikisi de ilgimi çekmedi.
Bir kadının yaşadığı pişmanlıkları, başarısızlıkları ve yaşama isteğini kaybettikten sonrasını konu alan bir kitap. Genel olarak sıkıcı bir şekilde işlenmiş. Gizem yok. Her şeyi tahmin edebiliyorsunuz. Betimlemenin ve sayfa sayısının az olması benim için artı özelliklerdi. Çünkü kalın kitapları okumakta sorun yaşamasam da bunun bir an evvel bitmesini istedim.
Yazarın bazı konulardaki yorumları güzeldi. En çok da Nora'nın pişmanlıkları hakkında yeni bakış açıları kazanmasını sevdim. Üstelik bu kazancı alelade, yıpratıcı bir aşk ilişkisi sayesinde kazanmıyor. Kendisine sunulan seçimleri deneyimliyor, gözlemliyor ve düşünüyor. İtip kakan ya da hakareti sevgi işareti olarak sunan bir sevgili sayesinde değil, sorular sorarak ve yeri geldiğinde cevaplar üreterek kazanıyor. Neyi, niçin seçtiğini/seçmediğini anlayabiliyorsunuz.
Sizin de hayatınızda gereğinden fazla yer kaplayan pişmanlıklarınız ya da geçmişe dönü değiştirmek istediğiniz bir kararınız var mı? Bunlar gün geçtikçe dayanılmaz hâle mi geliyor? Belki Nora size yeni bakış açıları kazandırabilir. Kendinizi sevmeyi biliyorsanız ve zaten olaylara farklı açılardan bakabiliyorsanız bu kitabı okumasanız da olur.
